AHŞABIN DAYANILMAZ CAZİBESİ…

Evinizi dekore ederken sadece size özel sıcacık, samimi bir ortam oluşturmak istiyorsanız, stilde tercihiniz ister klasik ister modern olsun, vazgeçemeyeceğiniz tek malzeme ahşaptır. Kışın geldiğini haber veren şu soğuk günlerde ahşabın sıcaklığını hissettiğiniz bir mekanda rahat koltuklara uzanıp yapacağımız çay keyfi, hiçbir şeye değişilmez.

s1

Biz mimarların ve sizlerin vazgeçemeyeceği tek malzemenin ahşap olduğunu evinize şöyle bir bakarsanız görürsünüz. Her zaman bu malzemeye kolay kolay hayır diyemeyiz. Bu durum, son günlerde, ahşabın salonda, yatak odasında tercih edilmesi dışında, mutfakta hatta banyoda bile tercih edilmesiyle gözler önüne seriliyor. Ahşap deyip geçmeyin. Kullanıldığı yerler öyle çok ki neredeyse kullanılmadığı yer yok. Çeşit olarak baktığımızda ise ismini aklımızda tutamadığımız çeşitleri bile var. Tercih edilenlerden bazıları maun, kiraz, ceviz, çam v.s.

ahsap 3 Başlıksız-q

Böyle bir dekorasyonda, özellikle ahşapla bütünleşen renklerden yararlanırsınız, başarılı olma yüzdeniz fazlalaşır. Kullanacağınız renkler, sarı, kırmızı, kahverengi, mavi olabilir. Bu başka renkler kullanamayacağınız anlamına gelmiyor, tabii ki. Bu arada önemli olan ahşabın kendi rengiyle bu renklerin tonlarının bütünleşmesidir.

ahşap ahşap4 ahsapın vazgeçilmez seyi

Biliyorsunuz her ahşabın doğal rengi birbirinden farklıdır… Ceviz, koyu kahve, maun kızıl kahve, çam açık bej dir… Suni renklendirmelerle ahşabı renklendirebilirsiniz. Ahşabın doğal rengini tercih etmenizi tavsiye ederiz. Ahşapla yaratacağınız hoş, sıcak, sevimli mekanlarla hoş vakitler geçirmeniz dileğiyle…

s1 s2 s3

IN CONNECTION WITH THE MOVE TO GREENER TECHNOLOGY AND ARCHITECTURE

TEKNOLOJİ VE YEŞİLCİ HAREKETİN MİMARİYLE BAĞLANTISI…Bir mimar olarak, teknoloji ve mimari arasındaki bağlantıyı düşündüğüm zaman ilginç bir  portre ortaya çıktı. ‘Mimarinin amacı nedir? ‘ diye düşünürsek asıl amacın, insan yaşamını kolaylaştıracak binalar yapmak olduğunu görürüz. Ancak salt güzel tasarlanmış binalar insan yaşamı için yeterli değildir. Teknoloji – Mimari bağlantısı burada başlamaktadır. Ancak atlanmaması gereken, teknolojinin doğru kullanıldığı zaman olumlu, yanlış kullanıldığı zaman ise düzeltilemeyecek sonuçlar ortaya çıkardığıdır. Tabii ki reddedemeyeceğim en önemli nokta, doğru politikalarla kullanılan teknolojilerle mimaride mucizeler yaratmanın mümkün olduğudur.

v

h

Bu sonucun ortaya çıkardığı, dünyayı mimaride düzeltmeye başlayıp yıkımdan kurtarmaya çalışanların ilk önce düşünmeleri gereken sorunun kökenine sadece mimari olmadığıdır. Asıl dünyanın geleceğini tehlikeye atanlar oluşum ve kullanımda mimariden önce yanlış kullanılan teknoloji ve büyük ölçekli politikalar olduğunu görmeleridir. Teknolojik ve ekonomik  örgütlenmenin, daha az enerji  sarf ederek daha sağlıklı binalar inşa etmesi imkanını sağladığı doğrudur. Çünkü ne çağdaş endüstriyel gelişimleri ne de onların ardındaki ekonomik yapıyı mimarlık dünyası var etmedi. Ancak, doğru teknolojik ve ekonomik gelişmeler doğru mimariyi yarattı. Bu durumda kafamızda beliren soruya göre geçmiş kuşakların, toplumun işlediği suçları mimariye yüklemek doğru mudur? Daha gelişkin ve çağdaş bir toplumsal yapıya ulaşmak doğrultusunda mimarların örgütlenip bu boşluğu doldurmak için çalışmaları vardır. Ama tek başına mimari olarak nereye kadar yeterlidir?

ğ

a

‘Sürdürülebilir Tasarım’ yada mimarlık için gerekli olan evrensel gerçek bu durumda nedir? Tabii ki doğru politikalar ve teknolojiler ile gelişen mimari! Doğru olmadığı takdirde, gelişen teknoloji ile şu dünyayı kirletip gelecekte insan yaşamını tehlikeye atan petrol, madencilik sanayi girişimlerini kim finanse ediyor dersiniz! Bunlar yapılırken mimardan yeşil harekatı beklemek ne kadar doğru. Ayrıca mimari için gerekli çelik cam ya da alüminyum üretimi sırasında o yapıda harcanacak günlük kullanım suyu, elektriği ve ısıtma enerjisinin kökeninin nereye dayandığı… Çağdaş dünya, eğer insanlığın geleceğini tehlikeye atacak bir şekilde gelişiyorsa, bu durumda mimar kendisine yüklenen küresel sorunlarından sorumludur. Mesela güneş  enerjisi ile fosil yakıtların kullanımı hiç de sürdürülebilir tasarıma mimariye uygun değildir; çünkü sonucu yeşilci hareketlere uyum sağlamaz. Bu durumda güneş enerjisinden yararlanırken insan yaşamına zarar vermeyecek şekilde düzenlenmelidir. Bu durum gerektiriyor ki, yeşilci hareketle teknolojik politikaların sonucu paralel gitmelidir. Bu paralellik oluşmadığı taktirde çağdaş yapılar için gerekli teknolojilerin insan yaşamı için tehlike yarattığından doğru mimariye zarar vermektedir. Bu durumda da hedeflenen bir zincirin halkaları gibi mimarinin teknolojinin birbirine doğru hizmet vermesidir. Çünkü doğru politikalarla kullanılan teknolojinin mucizeleri mimaride yadsınamaz. Mesela en büyük korkumuz olan depremin, doğru politikalarla kullanılan doğru teknoloji ve mimari ile yapılan binalara zarar vermesi yok denecek kadar az olurdu…

teknoloji ile yaşilci hareketin bağlantısı-1

L

 

 

 

KURALLARI YIKAN MEYHANE

KURALLARI YIKAN MEYHANE

İstanbul gecelerinin kalbi Beyoğlu’nda atmaya devam ediyor. İşte son dönemin gözde mekanlarından İstiklal Caddesi’ndeki Miğfer Karafaki. Kurallara uyulma kaygısı olmadan dekore edilmiş son derece sıcak bir mekan. Şarapla rakının beraber içildiği samimi meyhanenin dekorasyonunda bir tek gerçek rakı sürahileri eksik. Gece hayatında Ulus ve Etiler’de başlayan rüzgar son günlerde Beyoğlu’nda esmeye başladı. Akşam çıkmaya karar verdiğinizde Beyoğlu’na uğramayı sakın unutmayın ve burada gece hayatının canlanışına gözlerinizle bir kerede siz tanık olun. Evet tabii ki bu canlanışta en büyük pay, isim sahibi olan işletmecilerin Beyoğlu’nu tercih etmeye başlamaları. İşletmecilerin akıllarından geçen nedir bilinmez, belki eskiye olan özlem, belki de değişiklik yapmak arzusu. Neden her ne olursa olsun şimdilerdeki gerçek, eğlencenin kalbinin Beyoğlu’nda attığı. Biz de son dönemlerde ismini sık sık duyduğumuz İstiklal Caddesi üzerindeki Miğfer Karafaki’yi sayfalarımıza almaya karar verdik. Karafaki, önceleri Miğfer adında Bizans Dönemi’ni çağrıştıran bir barmış.

g

i

İzzet Çapa, barın işletmesini aldıktan sonra, klasik bir Rum Meyhanesi yerine şarabında içildiği daha komple bir meyhane olmasına karar verilmiştir. Ve ismindeki  Miğfer’in yanına Karafaki eklenmiş. Bu yüzden dekorasyonda çok fazla değişiklik yapılmamış. Karafaki’nin rakı sürahisi anlamına gelmesi de mekanın konseptini bir hayli güçlendirmiş. Miğfer Karafaki, kaba ahşap dekorasyonuyla geçmişe, ve özellikle Bizans Dönemi’ne, olta atmış. Hem Rum Meyhanesi, hem de şarap evi özelliği olan mekanın, bu anlamda önemli bir boşluğu doldurduğu da muhakkak. Şarapla rakının birlikte içildiği mekan, Bizans Dönemi’ni çağrıştırdığı gibi Atatürk’ün duvara asılı resimleri ile de günümüzle bağlantı sağlıyor. Rustik çizgilerde dekore edilmiş, Rönesans Dönemi’ni çağrıştıran bir meyhane görüntüsünde. Rustik stili diyorum, çünkü Karafaki, bir mekan. Ahşap kaba işçiliği ile meyhaneye sıcak ve loş bir ambians katmış. Kapıdan içeri girdiğinizde, kendinizi bir fıçının içine girmiş gibi hissediyorsunuz.

l

j

Mekanın ana teması; insanı stresten ve sıkıntıdan uzaklaştırmak için adam akıllı sarhoş olmaya çağırmak. Rakı yetmezse şarap veriyorlar. Kapısı bile fıçının içine gömülerek bu düşünceyi savunuyor. İnsan, mimar bile olsa dekorasyondaki kuralları hiçe sayabilir felsefesi mevcut. Karafaki, dekorasyon olarak tipik bir Rum Meyhanesi olmasa da kurallarınızı bir kenara bırakıp rahatlayabileceğiniz, eski Türkçe müzikleri dinleyebileceğiniz bir mekan. Yani kısaca Karafaki, sadece meyhaneye gidenlerin değil, herkesin rahatlıkla gidebileceği sıcak, rustik ve kural tanımaz bir ambiansa sahip. Bu sebepten dekorasyondaki ince detaylar, burada çok da önemli değil. Belki de son günlerde yaşanan krizin oluşturduğu stresi atmanın en iyi yolu kuralsız bir meyhanede kafayı dağıtmaktır. Gelen kişiler seçkin olunca rahatsız edilme endişeniz ortadan kalkıyor. İlk içeriye girdiğimde bir noktanın beni rahatsız ettiğini söylemeden geçemeyeceğim. Bu kadar sıkıntılı insan için oldukça küçük bir mekan. Ancak merdivenlerden yukarıya çıkıldıkça meyhanenin farklı bölümlere açıldığını görünce o kadar küçük bir yer olmadığını anladım ve rahatladım. Hiç bir kurala bağlı kalmadan dekore edilmiş meyhane konsepti kullanıldığı için, mekanın klimalarının gizlenmesini tavsiye etmeden geçemeyeceğim. Yalnız bir de mekanda gerçek karakafiler, yani rakı sürahileri, görmeyi arzu ettiğimi de belirtmem gerekiyor. Uzun lafın kısası, Karafaki dekorasyondaki kurallara uyulma kaygısı olmadan dekore edilmiş, stresten ve sıkıntılardan kurtulmak için rahatlıkla gidebileceğiniz bir mekan.

teknoloji ile yaşilci hareketin bağlantısı-1

o

ATTRACTIVE DANCE OF FASHION AND INTERIORDESIGN

MODA VE DEKORASYONUN CAZİBELİ DANSI Bu yazımızda moda ve dekorasyon sayfalarımızı ayrı ayrı değil, birlikte hazırladık. Çünkü ikisini birbirinden ayıramadık. 2000-2001 Sonbahar-Kış sezonundan günümüze 2016 olan yansımaları tekrar mercek altına aldık.  moda ve dekorasyonun yükselen trendleri hala, müthiş bir ortaklıktaki ayrılmaz unsurlar arasında en çok aristokrat ama bir o kadar çılgın, nostaljik ama bir o kadar yeni, rengarenk ama bir okadar ahenkli bir ambians dikkat çekiyor.

moda ve dekorasyonun cazibeli dansı-1

moda ve dekorasyonun cazibeli dansı-

moda ve dekorasyonun azibeli dansı-1

moda ve dekorasyonun cazibeli dansı-4

moda ve dekorasyonun cazibeli dası-2

Sıcak ve güneşli günleri yavaş yavaş arkamızda bıraktık… Daha gri, yağmurlu ve hatta soğuk havalar kapımızda. Dolayısıyla yaşamın her alanında yeni bir sezona giriyoruz. Dergimizin Ekim sayısını hazırlarken, yeni sezonun yaşama getirdiği yenilikleri inceliyorduk ki, çok ilginç olduğu kadar da çarpıcı bir  durumla karşılaştık. Moda ve dekorasyonun yükselen trendleri birbiriyle müthiş bir paralellik içinde… 2000-2001 Sonbahar- Kışı’nın renk, desen materyel ve stil unsurları hem moda dünyasında hemde dekorasyon dünyasında aynen karşımıza çıkıyor… Örneğin leopar  deseni bir çanta. İpek bir bluzda kullanıldığı gibi, evde yerdeki halıda, kanepedeki minik yastıklar da kullanılıyor. Geometrik desenler yalnızca yer döşemelerinde veya duvar kağıtlarında değil, kadının dişiliğini vurgulayan elbiselerde de hayat buluyor…İşte biz de bu durum karşısında, dergimizin Ekim sayısındaki moda ve dekorasyon sayfalarımızı birbirinden ayıramadık ve birlikte hazırladık.

moda ve dekorasyonun cazibeli dsı-3

moda ve dekorasyonn cazibeli dansı-3

moda ve dekorasyon cazibeli dansı-3

ü

2000-2001 Sonbahar-Kış sezonunda herşeyden önce, ucu bucağı olmayan geriye dönüşler yaşanıyor.2016 ıdada aynı dönüşler.Geçmiş dönemler herdaim revaçta.. Neden ucu bucağı yok, çünkü bırakın 60’lı, 70’li, 80’li yılları, 20’li, 30’lu, 40’lı hatta hatta çok daha eskiye, 1700’lü yıllara bile dönüşler söz konusu… Bu da demek oluyor ki kendini bir hayli hissettirir derecede aristokrat bir hava esiyor ortalıkta… Yani pembe, yeşil ve turkuazı aynı anda hem kıyafetlerinde, hem ayakkabı ve çantasında, hem makyajında kullanan, aynı anda hem çok zarif hem de dişi bir elektrik yayan “cool” görünümlü kadınlar, üstelik bolca altın takı ve aksesuarlar takmış olarak, gece-gündüz çıkarmadıkları büyük, şeffaf camlı güneş gözlükleri ile arz-ı endam eyleyecek sokaklarda.

moda ve dekorasyonun cazibeli dsı-4

moda ve dekorasyonun caeli dansı-4

moda ve dekorasyonun cazibeli da..nsı-4

moda ve korasyonun cazibeli dansı-4

Başlıksız-1

Bu şık, çarpıcı, renkli ve kadın gibi kadının en etkileyici olanları, bize kalırsa Donatella Versace ‘nin kadınları… Catherine Denevue’ün sanki  çok az farkla milenyum yorumu, göğsündeki manolyası ve ekose döpiyesi ile Chanel kadınıyla kolkola… Sokaklardan eve girdiğimizde ise Neoklasik  döneme ait 15. 16. Louis koltukların yan ısıra  feminen Rokoko tarzı pembe bir  koltuk, yine geçmişlerden Rönesans dönemine ait altın kaplama bir konsol görmek mümkün. Chanel’in döpiyesteki ekosesi ise evde sandalye döşemesinde karşımıza çıkıyor… Bu sezon özellikle geometrik desen çılgınlığı had safhada yaşanıyor. Elbiselerden yer ve duvar döşemelerine kadar… Romantizm sessiz sedasız yükselişini sürdürüyor. Gül, çiçek desenli duvar karoları, çiçek tokalı ayakkabılar, dantel gece kıyafetleri, dantel iç çamaşırları, dantelden sivri burunlu ve topuklu botlar, işlemeli örtüler, yastıklar bir hayli revaçta. Gucci’nin çiçek desenli duvar seramikleri Romantizmin dekorasyondaki yansımasına çok güzel bir örnek. Gelelim derilere… Krokodil derileri, yılan derileri özellikle mont, ceket, pantolon ve botlarda son derece modern tarzlarda islenmiş.

moda ve dekorasyonun cazibeli nsı-3

moda e dekorasyonun cazibeli dansı-3

yu

 

moda ve dekoronun cazibeli dansı-3moda ve dekosyonun cazibli dansı-3

Bu konuda Armani ‘nin deri kıyafetlerinin oldukça çarpıcı olduğunu söylemeden geçemeyeceğiz. Ralp Lauren’in tasarladığı deri koltuklar ise detay zenginliği ile derinin milenyum dekorasyonundaki yerini farklı kılıyor… Peluşlar ve kürkler gerek renkleri, gerekse desenleri ile yatak örtüsünden, halıya, döpiyes yakalarından kollarına kadar heryerde… Pırıltı, boncuk ve işleme ise hızını kesmeden varlığını korumaya devam ediyor… Çılgınlık derecesindeki bu abartılı çizgilerin moda ve dekorasyon arasındaki paralellikleri sizi de şaşırtmış olmalı. Gerek dekorasyonda, gerek modada, geçmişe dönüşlerinizde dönemleri kendi çizgilerine sadık kalarak uygulayabildiğiniz gibi, eklektizm de yaratabilirsiniz. Uzun lafın kısası mekanlarınızda hayal gücünüzü kullanarak hiçbir sınır tanımadan sıcak ambianslar ve kıyafetler yaratmaktan çekinmeyin.

moda ve derasyonun cazibeli dansı-3

moda ve dekoranun cazibeli dansı-3

moda ve dekorasyocazibeli dansı-3

moda ve dekorasyonun cazibeli dansı-2

moda ve dekorasyonun celi dansı-3

Doğadaki desenleri, canlı tropik renkleri kullanarak inanılmaz armoniler yaratabilirsiniz. Arada eklenen payetler, boncuklar işlenmiş ince işçilikler de ruhumuza tarzını yarattığı için, tüm streslerden kurtulmak adına ideal doğrusu. Uzakdoğunun tüm renk ve desen zenginliği gözler önünde. Bunun yanısıra Elvis Presley, Ava Gardner, Jackie Onassis Kennedy dönemini aynen yaşamamız hiç de zor değil. Tüm ünlü markalar, gerek dekorasyonda, gerek moda bu  yöndeki bütün tasarımlarını piyasaya sürdüler bile. Kıyafetinize uyması için dekorasyonda da bu çizgileri uygulamanız çılgınlık olabilir. Arada bu çılgınlıkları yaşamakta insan için bir ihtiyaç aslında. Gerçi dekorasyonda boncuk, işleme, leopar desenleri kürkler, peluşlar, altın kaplama, deri, romantizm, geometrik desenler, payetler, geçmişe dönüş, oldukça uçlarda gelebilir.

moda ve dekoroun cazibeli dansı-3

moda ve korasonun cazibeli dansı-3

moda ve dekornun cazibeli nsı-3

moda ve dekorun cazibeli dansı-3

moda ve dekorasyonun cazibelinsı-3

moda ve desyonun cazibeli dansı-3

Bu çılgın çizgiler arasında öncelikle kıyafette olmasa bile dekorasyonda kendi tarzınızı seçmeniz maliyet açısından sizin için iyi sonuçlar verebilir. Bu durumda moda geçse, kıyafetinizi  değiştirseniz de evinizin dekorasyonunu değiştirmek zorunda kalmazsınız. Ya da sadece aksesuarlarınızda abajur, resim, yastık ve döşeme kumaşlarında bu modayı uygulayarak çok fazla maliyet yapmak zorunda kalmazsınız. Seçim sizin. Hayatınızda bu kadar strese inat, yaşamınızı renklendirmek ve canlandırmak için yaşamaya değer…

yuk

fgk

fghj

Başlıkfsız-1

ggg

hg

trd

 

TROPİKAL ESİNTİLER..

Sıcak ülkelerin tropik esintilerinden etkilenerek dekore edilen, deniz kenarında konumlandırılmış yazlık mekanların en önemli özelliği; doğayla bütünleşen bir görselliğe sahip olmalarıdır…
Sıcakların  iyice bastırdığı Ağustos ayı’nda pek çok insan püfür püfür esen yazlık mekanları tercih eder. Biz de güneşin tüm etkisini hissettirdiği bu ayda yine yazlık bir mekanı seçtik sizler için. Burası, tropikal çizgiler taşıyan,  sıcak renklerin etkin olduğu rahat mekanlara örnek teşkil ediyor. Peki tropikal esintiler deyince akla gelecek en önemli nokta nedir?

ffff

3

tropikal esintiler-1

Yapıların doğayla bütünleşen bir görselliğe sahip olması. Ayrıca bunların bazılarının sazlık olduğunu da belirtmekte fayda var. Bu tip evler yaz için idealdir.Özellikle deniz kenarında konumlandırılmıştır. Tropikal çizgiler taşıyan mekanları siz değerli okuyucularımıza rahatlıkla tavsiye edebiliriz. Örnek mekanın yerleri terra cotta ,ahşap kumaş kaplı mobilyalarda ise beyaz ya da kiremit tonları, sarı, yeşil,mavi gibi sıcak renkler kullanılmış. Aspiratör, pervane, panjur , pencere tipleri özellikle tercih edilmiş. Yazlık mekan denizin kenarında ise mekanın doğallığını bozmamaya özen göstermekte fayda var. Kullanılan malzemelerde ise seçilen canlı, cıvıl cıvır renkleri muhafaza edin.

1111111111111111

22222222222222222222222222222222

Açık renklerden ve canlı desenlerden vazgeçmeyin.Bu renkler özellikle krem rengi ile hoş kombinler yaratıyor. Böyle evlerde en önemli faktör rahatlıktır. İşte bundan dolayı rahat koltuklar ve kanepeler tercih edilmelidir. Yer döşemesinin kolay temizlenebilir olması önemli bir ayrıntı. Bu arada ufak bir uyarıda bulanmadan da geçmeyelim, yalın çizgilerde sade mobilyalar kullanın. Klasik tarz mobilyalar bile kullanırsanız kumaşla kaplayarak yalınlaştırın.  Tropik çizgilerin hakim olduğu evlerde kullanılan mobilyalar ise her ne şekilde olursa olsun yalın ol.11111 2222222222222

Rüya Evler’de Yeni Bir Boyut: Cam Ev

Rüya Evler’de Yeni Bir Boyut: Cam Ev

  

Kış aylarına girdiğimiz şu günlerde zarif, şık ve özgün rüya ev tasarımlarından,tasarımcısı Carlo Santambrogionun en dikkat çeken cam evini mercek altına aldık. Carlo Santambrogio ve Ennio Arosio nin ortak çalışmasının ürünü olan cam ev şeffaf gövde ve gövdeyi destekliyen ekstra şeffaf camlardan yaratılmış.

Cam evin yapısal özelliği zemin hariç, evin içinde her şeyin temel konstrüksüyonunun cam olması. En dikkat çekici diğer bir özellik ise; evin yapısının büyük yüklere dayanabilecek kadar kalın bölmeleri gerektiriyor olmasına karşın, tasarımda bir o kadar sade yalın çizgilere sahip olması. Cam duvarın en önemli detayı, bir anahtarın hareketiyle opak hale gelebilmesi.

popvizyon cam ev glass-house4-620x588Dayanıklılık özelliğinden ötürü cam evi, kar ev olarak da ifade edebiliriz.Hafif iklimli ülkelerde inşa edilmesi durumunda daha ince hafif cam elemanları kullanılması öneriliyor.
Cam ev, malzeme olarak inanılmaz güzel, harika görünüyor ancak bir o kadarda soğuk etkide yapıyor. Sıcak iklimi ve soğuk iklimi olan ülkelerde ısıtma,aydınlatma sistemi nasıl çözülür? Böyle bir evde kaçımız oturmak ister? Bu tartışılır ancak açık ve şeffaf tasarımıyla oldukça dikkat çekici, estetik ve fantastik olduğu da bir o kadarda gerçek.Karlar ile çevrili çevresi ile de oldukça cazip tablo gibi atmosfer yaratmış. Şeffaflığından ötürü de dış dünya ile güçlü bir bağ kurmuş.

popvizyon cam ev glass-house-bed-620x392

popvizyon cam ev glass-house-kitchen1-620x452-2

popvizyon cam ev glass-house_01-620x439

Cam evde yaşadığınızı hayal edin.Yıldızlar ve güneşin altında hayaller kurabileceğimiz bu rüya ev tasarımı ile sade olduğu kadar bir o kadar da iddialı.. Cam evlerin metre kare başına 6.200 $ inşa edilebilir olması da atlanmaması gereken bir ince bir detay.

Böyle bir evde yaşanılır mı sadece rüyalarımızda hayal olarak mı kalır bu da ayrı bir soru hepimize..

THE INDISPENSIBLE ‘ CLASSIC DESIGN’ IN INTERIORDESIGN

İÇ MİMARİ TASARIMDA  EN VAZGEÇİLMEYEN ‘KLASIK TARZ’

İÇ mimari ve mimari tasarımların her alanında, tasarımda, modada,  geçmişten günümüze gelen çizgileri klasik tarz olarak tanımlıyoruz. Moda ise sürekli değişen ve var olan bir şeyler üzerinde yapılan yenilenmelerdir. İkisi bir araya getirildiğinde iç mimaride yükselişte olan kavram ortaya çıkar. Yenilik arayanlar, farklılık isteyenler, alışagelmiş durumlardan sıyrılarak daha ötelerden bir tasarım isteyenler, iç mimarinin yükselişte olduğu çizgileri takip ederek en çok beğenilen modeller üzerinde tercih yaparlar. Kimi modern çizgilerin dokunuşundan elde edilen iç mimari fikirlerin üzerinde dururken, kimi de klasik tarz  stili üzerinde durur. Yani herkesin kendine göre tercih edebilecekleri seçeneklerin olması, tasarımda özgürlüğün en iyi şekilde elde edilmesini sağlamaktadır.

Yazımızın ilham kaynağı, klasik tarza örnek teşkil edebilecek seçimlerin sahibi İçmimar Philip Gorrivan. Mimarın seçimleri klasik olduğu kadar bir o kadarda sade ve dingin atmosferiyle yaşamımızda vazgeçilmeyen çizgilere güzel bir örnek niteliğinde.

Her yıl olduğu gibi bu sezonda klasik tasarımlara olan ilgi gittikçe artıyor, ancak fark edilen bir değişiklik var o da klasik stil tasarımların, modern çizgilerle harmanlanarak yepyeni bir boyut kazanması. Çağdaş sanatın vazgeçilmez aksesuarları olan tablo,heykeller modern aksesuarlarla kombinlerek yeniden hayat buluyor. Bu da bize gösteriyor ki, her daim güncellenen iç mimarinin yanısıra mimarinin bizi geçmişe götüren klasik tarz çizgileri iç dekorasyonun olmazsa olmaz unsurlarından biri.

 

 

DENİZDEN GELEN ESİNTİLER…

Bu kez, denizden esinlenerek yaratılan objeleri ve renkleri taşıdık sayfalarımıza.
Siz de isterseniz bu objelerden, deniz kabukları ve kestanelerini doğal veya farklı malzemelerle yorumlanmış olarak evinizde yaşatabilirsiniz. Ayrıca, denizden esen rüzgar, pastel tonlarda renkleri sürüklüyor ardı sıra… Bu anlayışa göre yazın sıcak günlerinde, deniz gibi serin, güneş gibi sıcacık renkleri mekanlarınızın yeni dekorasyonunda rahatlıkla kullanabilirsiniz…

Başlıksız-eddd

a

denz

   Deniz, uçsuz bucak­sız etkisiyle her zaman hayatımız­da önemli bir yer­dedir. Güneşin ve denizin bütünleştiği her mekan bizler için caziptir. Ressamından mimarına tüm sanatçılara ilham kay­nağı olmuştur. Hatırlarsa­nız Botticclli’nin Venüs‘ün doğusundaki Afrodit bile deniz kabuğunda denizle kucaklaşarak güzelliği sim­geler. Denizden kay­naklanalarak yaratılan çiz­gilerin zerafeti ve malzemele­rin gücü, bu yaz mekanların esin kaynağı.

lllş

Başlıksız-sssssssss

hhh

sssa

zx

Bizlerin önerileriyle doğal ama alabildiğine denizi hissedebileceğiniz dekorasyonlar yaratmanız müm­kün. Böyle bir dekorasyo­nun maliyeti de fazla değil. Çünkü mevcut sade bir de­korasyonu baz olarak alabi­lirsiniz. Denizden esinlene­rek yaratılan objeleri de kul­lanarak mekanlarınızda farklı bir atmosfere sahip olabilirsiniz. Bir zaman son­ra böyle bir dekorasyondan sıkılınca da aksesuarları ip­tal edip sade ve şık bir dekorasyona da sahip olabilir­siniz. Bu yaz bu tip ak­sesuarlarla mekanlarınızda denizi hissetmeye ne dersiniz? Ayrıca bu öyle bir deniz hikayesi ki, deniz kabuk­ları ve kestaneleri dışında mavi ve kırmızının tüm ton­ları karşımızda. Böyle bir de­korasyon özellikle yazlık evler için ideal. Nedenine ge­lince dekorasyonun ana teması, denizi çağrıştıran objelerle bütünleşen sade şık mekanlar. Tabii ki bu, kışlık evlerinizde böyle bir dekorasyona sahip olamayacağınız anlamına gelmez. Yeter ki bu stil sizin tercihiniz olsun.

sayfa 1

sayfa 2

sayfa 3

CIVIL CIVIL BAHARI HİSSETTİĞİMİZ ŞIK MEKANLAR..

Baharı mekanlarda her daim hissetmek koleksiyoncular için ilham kaynağı olmuştur. Bu yazımızda sizlere kırsal yaşamın sadeliği, yaban çiçekleri ile bezenmiş çayırların güzelliği ve ustalıkla yumuşatılmış soluk ve canlı renklerin kullanıldığı çağdaş ve klasik mekanlardan bahsedeceğiz.
cx

csa

dw

sqq

xc

Baharın ilham kaynağı olduğu koleksiyonlar hareketli hayvanlar, kır çi­çekleri, zarif ekose ve desenlerle süslenmiş basma kumaşlar, doğal dokulu ekoseler ve süngerle boyanmış tarzda duvar kağıtlarını içermektedir. Koleksiyonun karakterini sadece desenler değil, aynı zamanda canlı indigo mavisi ile zeytin yeşilinin karışımı zengin terrakota toprak yeşili, bej ve kremin çeşitli tonları, leylak ve nane yeşilinden oluşan renk cümbüşü belirlemektedir.

Başlıksız-1

Başlıksız-dd

cv

d

a

Koleksiyonun geniş bir yelpazede olması, rustik bir kır kulübesinden şehirdeki geniş bir apartman dairesi­ne uygulanabilmesine olanak sağlamaktadır. Cıvıl cıvıl baharı çağrıştıran mekanlarla girin bahara. Sade olan mekanlarınızı canlı renkli kumaş, yastık ve per­delerle canlandırın. İçimizin kıpır kıpır olduğu şu bahar günlerinde bu duygularınızı me­kanlarınızda hissedin. Yapacağınız tek şey sunacağımız koleksiyonlardan yararlanıp mekanlarınıza doğa­yı getirmek. Baharı gerek renklerle mekanınıza taşıyabiliriniz. Mo­dem ve çağdaş ev ofislerin yanı sıra klasik çizgideki mekanlar için de ideal olan bu koleksiyonlar ipek gibi doğal malzemeler ile dokunmuşturBirbirine kombinli olan kumaşlar ve duvar kağıtları sonsuz bir seçim olanağı sunmaktadır. Bu koleksiyonlar klasik mekanların ağır havasını bile cıvıl cıvıl şık mekanlar haline rahatlıkla getirebiliyor­lar.

dd

dda

dds

ds

Antika goblenlerin ve işlemelerin  nadiren bulunduğu günümüzde  18. ve 19. yüzyıl ör­nekleri ile yaratılan perdelik  kumaşlar, oriji­nal goblen yastıklar, işlemeli yatak örtüleri ve atkılar güzel döşenmiş evlerin dekorasyo­nunu tamamlamaktadır. Eğer bu mekanlar sizin verdiğiniz tarz ise, ağır ve klasik havadaki mekanlarda yapaca­ğınız bazı değişiklerle bu tarz mekanlara kavuşabilirsiniz.

s1

s2

s3

s4

s5

 

HAYAL GÜCÜNÜZÜ ZORLAYIN..

Hayal Gücünüzü Zorlayın

Çok da alışık olmadığımız bir olay değil. Amaç, farklı mekanların, yenilikleriyle, gerçekleriyle, hayalleriyle, atmosferlerini solumak örneğin resim veya tekstil atölyesinde, starların kulis havasını kuvvetle hissedeceğiniz mekanları dekore etmeye hazır mısınız?

YENİ

YENİ 2 copy

Kabul edilmiş klasik mekanlardan sıkılıp yenilik peşinde olanlar öncelikle monotonluktan uzaklaşıp hayal gücünü zorlamalıdır. Bunun için en önemli nokta detaylardır. Çünkü farklı mekanların özelliği detaylarda gizlidir. Hayal gücünüzü zorlayan bu dekorasyon anlayışı için öncelikle evinizde kurgulamak istediğiniz atmosferin insanla bütünleşmesini sağlamak gerekir. Ayrıca bütünleşmesi gereken diğer unsurlar ise, yaşam için gerekli olan mobilya ve aksesuarlardır. Mekanlarda ne tip atmosferler yaratmak istiyorsunuz, öncelikle bu mekanların özelliklerini inceleyelim.

hayal gücünüzü zorlayın2

hayal gücünüzü zorlayın3

hayal gücünüzü zorlayın5

Bu özelliklere göre mekanları yeniden yorumlayabilirsiniz. Gerçekte istenilen, atmosferin yeniden yorumlanırken tanımlanmasıdır. Sözün kısası, tanımlamak bu işin uzmanlarına ait bölümüdür. Çünkü resim atölyesini çağrıştıran mekanlardan, kulise kadar birçok mekanı evinizde tanımlayabilmek için bu konuda usta olmanız gerekiyor. Çünkü önemli olan mekanda aynı zamanda sükunetin de sağlanabilmesi. Bugün bu anlayışa açık olmayan birçok insan aramızdan çıkabilir.

hayal gücünüzü zorlayın6

 

hayal gücünüzü zorlayın10

hayal gücünüzü zorlayın9

Ama gelecekte kaçınılmaz bir şekilde her şey birbirini etkileyecek ve farklı mekanların grift halinde kullanıldığını göreceğiz. Belki bu her ülkenin kendi çizgisine göre değişebilir. Bu sadece mimarlık için değil sanatın her dalı için geçerlidir. Çünkü gelecekte sanat disiplinleri arasındaki farklar da gittikçe azalacaktır. Çünkü sanat her geçen gün evrenselleşiyor. Bu gelişmelere sanatçı da uyum göstermelidir. Yeteri kadar gelişmeleri incelemezse sonuç çok yüzeysel olur ve ortaya hiç bir şekilde yeni şeyler çıkmaz.

hayal gücünüzü zorlayın1gf

hayal gücünüzü zorlayın2h

hayal gücünüzü zorlayın3hg