10. Yıla Özel Contemporary İstanbul’a Hoşgeldiniz…

GİRİŞ modaheryerde cont 10giriş resmi

Bu yıl 10. Yaşını kutlamaya hazırlanan Contemporary Istanbul 12-15 Kasım tarihleri arasında İstanbul Kongre Merkezi ile İstanbul Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleşti.. Çağdaş sanatın en iyi örneklerini sanatseverlerle 10. yılında da buluşturan Contemporary Istanbul, 28 şehir ve 24 ülkeden toplam 102 galeriye ev sahipliği yaptı…

MODA HERYERDE CONTEMPORARY 10.YIL 2

9 yıl boyunca Contemporary Istanbul’u destekleyen Akbank Sanat, bu yıl da fuarın ana sponsorluğunu üstlendi Bu yıl Akbank Sanat standında dünyaca ünlü sanatçı Pablo Genoves’in dünyaca ünlü eserlerinden bir seçki izleyicilere sunuldu.

MODA HERYERDE CONTEMPORARY 10.YIL 3

Farklı bakış açısıyla, çarpıcı, yenilikçi ve öncü projelerini seçkin zevklere sunan , Türkiye’nin en büyük sanat etkinliklerinden Contemporary Istanbul’un ortak sponsorluğunu sürdürdü

Contemporary Istanbul, 10. yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi desteği ve iş birliği ile dış alan mecralarda görünürlük sağlayarak çağdaş sanatın her noktaya ulaşmasına öncülük etti.

MODAHERYERDE CONTEMPORARY 10 YIL 4

Dünyadan ve Türkiye’den en iyi çağdaş sanat eserlerini sanatseverlerle buluşturan Contemporary İstanbul, bu yıl 10′uncu yılını kutladı. 2006 yılından beri çağdaş eserleri sanatseverlerle buluşturan Contemporary İstanbul kapılarını açtı. 15 Kasım’a kadar devam edecek olan Contemporary İstanbul 2015′te 24 ülkeden 102 galeri ve 700′den fazla eser ziyaretçileriyle buluşacak. İstanbul Kongre Merkezi ile Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda 102 galeriyi barındırdı olan Contemporary İstanbul 23 galeriyi de ilk defa ağırladı

MODA HERYERDE CONTEM 10 .YIL 5

Contemporary Istanbul, Contemporary Tehran (Tahran’dan Çağdaş Sanat) adı altında gerçekleştirilen “Focus” bölümünde İran sanatını temsil eden, Nasser Bakhshi (Aaran Gallery), Babak Roshaninejad (Assar Gallery), Ali Akbar Sadeghi (Shirin Gallery), Moreshin Allahyari (Lajevardi Foundation) ve Houman Mortazavi (Dastan’s Basement) gibi önemli sanatçılar yer aldı

2015 Contemporary İstanbul’da Assar Gallery, Aaran Gallery, Dastan’s Basement, Lajevardi Foundation ve Shirin Gallery gibi Contemporary Tehran’ın katılımcı galerilerinden, 1950- 1960 yılları arasında başlayıp günümüze kadar uzanan İran modern sanatını işleyen ve toplamda 600 eserin bulunduğu özel koleksiyon ”The Mobarqa Collection” ise dikkat çeken sergilerden sadece birkaçı…

MODA HERYERDE CONTEMPO 10 YIL 7

ÇAĞDAŞ İRAN SANATINDAN ÖRNEKLER

Contemporary Istanbul’un bu yılki Focus bölümü ‘Tahran’ üzerinde yoğunlaşıyor. Çağdaş İran sanatından örnekler, Tahran merkezli Aaran Art Gallery, Assar Art Gallery, Dastan’s Basement, Shirin Art Gallery ve Lajevardi Foundation aracılığı ile ziyaretçilerle buluşacak. Diğer yandan İran’ın öne çıkan koleksiyonerlerinden Nadeer Mobarqa ve eşinin sanat koleksiyonu da ‘Mobarqa Collection’ adı altında, Contemporary Istanbul aracılığı ile Türkiye’de ilk defa sanatseverlerin beğenisine sunulacak. 1950 ve 60’lardan bu yana İran modern sanatının öne çıkan parçalarını barındıran Mobarqa Koleksiyonu’ndan 12 eser fuar alanında sergilendi

modaheryerde contempo 10 yıl

İskoçya gezilerinde çektiği video ve fotoğraflarıyla Contemporary İstanbul’da yer alan gazeteci Levent Özçelik, İskoçya coğrafyasının ve insanlarının kendisini etkilemesinden dolayı daha fazla şeyler yapmak adına bu projeyi hayata geçirdiğini vurguladı.

Özçelik, “Çeşitli aralıklarla İskoçya’ya gidiyorum. Orada, özellikle şehirler dışında seyahat ediyorum.

Bu deneyimleri video ve fotoğraflarla aktarıyorum. Bu projenin ilk ayağı bu. Bu sergiyle ilk ayağı başlatıyoruz, ardından kitap geliyor. Sonra bir dijital kitap geliyor, video dokümanterle sona erdireceğiz projeyi diye konuştu

MODA HERYERDE 10 YIL CONT

10. YILINA ÖZEL

Contemporrary Istanbul bu yıl dünyada birçok fuarda öne çıkan sanat galerilerini ağırlıyor. Johann König tarafından Berlin’de kurulan ve katıldığı Art Basel, Frieze Art Fair, London, FIAC, Paris ve Art Basel Miami gibi önemli fuarlarda dünyaca ünlü 30 uluslararası sanatçıyı temsil eden König Galerie Contemporary Istanbul’un 10. yaşında Public Art Fund desteğiyle Brooklyn Bridge Park için yaptığı oyunsu enstalasyonları ile ön plana çıkan Danimarkalı sanatçı Jeppe Hein’ın “Geometric Mirrors” serisini izleyiciyle buluşturacak. König Galerie ayrıca 14-17 Ekim tarihlerinde Frieze London’da tüm eserleri satılan ve büyük bir başarıya imza atan sanatçı Camille Henrot’nun eserlerini de bu yıl İstanbul’a getirdi

Çağdaş İran sanatı örneklerinin sergileneceği Contemporary Tehran ile Uzakdoğu’nun özgün ve çağdaş sanat eserlerinin yer alacağı Contemporary İstanbul 15 Kasım’a kadar gezilebildi

The Sofa Hotel fuarın başladığı günden bu yana sponsor olarak CI misafirlerini ağırladı ve sene içerisinde CI tarafından organize edilen sanat etkinliklerine ev sahipliği yaptı..

10. yılında Contemporary Istanbul’un co-sponsorluğunu ise Doğuş Otomotiv üstlendi. 3. Yılında Audi araçları CI misafirlerine özel hizmet araçları ile etkinliğe lojistik destek sağladı

Bu yılki bir diğer sergi Diageo iş birliği gerçekleşecek. Diageo alanında sanatçı Levent Özçelik ‘Scotchland Projesi’ ziyaretçilerin beğenisine sunuldu.

Uluslararası birçok sanatçının eserlerinin sergilendiği contemporaryden  sizler için seçtiklerimiz..

Limits Off; CI Açılış partisinin ve de Plugin’in sponsoru. Limits Off, Contemporary Istanbul Plugin alanı içerisinde özel bir lounge alanında gençlerle bir araya gelecektir.

Contemporary Istanbul’un, İstanbul’un çağdaş sanat alanına yenilik getiren yeni medya bölümü Plugin’de teknoloji sponsorluğu ise Arçelik.

Teknolojik ürünleri ile Plugin alanına destek veren Arçelik fuar alanında misafirlere TELVE ile kahve ikramı yapıldı.

Contemporary Istanbul için dünyanın farklı lokasyonlarından çağdaş sanat için bir araya gelen galeriler için de konaklama sponsorları arasında; Arts Hotel İstanbul, Avantgarde Collection, Gezi Hotel Bosphorus, Le Meridien Etiler, The Elysium Istanbul MGallery by Accor, Mercure Istanbul Taksim Otel, Pera Palace Hotel Jumeirah,  Point Hotel Barbaros ve Point Hotel Taksim yer aldı.

Şişli Belediyesi, D&R, Nude, Nurus, St. Regis Istanbul bu yılın destekçileri arasında öne çıktı.

Beşiktaş Belediyesi Ortak Projesi ile bu yıl bilim, sanat ve teknolojiye ilgi duyan 7-13 yaş arasındaki çocuklar ve gençler için tasarlanan birbirinden eğlenceli ve eğitici atölyeler düzenlendi. Plug-in 2015’in teması “X-CHANGE” ile bağlantılı olarak geliştirilen bu atölyelerde dijital kültürün genç jenerasyonun birlikte çalışma, etkileşim, kendi kendine yapma ve değiş-tokuş becerilerini geliştirmesi amaçlandı Ayrıca Beşiktaş Belediyesi bu yıl dış alan mecralarında CI’ın onuncu yılına özel görünürlükler sağlayarak, sanatın Beşiktaş’a yayılmasına önemli bir destek sağlamıştır.

TAV’ın havalimanlarında ayrıcalıklı bir seyahat deneyimi sunan markası TAV Passport Contemporary İstanbul’a destek oldu.

Tasarım ödülleri ile Türkiye’nin adını dünyada duyuran seçkin profesyonel mobilya üreticisi Nurus,  ContemporaryIstanbul’a sağladığı ürünlerle destekçi sponsorlar arasında yer aldı Uluslararası pek çok tasarım ödülünün sahibi Nurus’un Contemporary Istanbul boyunca ziyaretçilerin kullanımına sunacağı ürünler, tasarım ve sanat ilişkisinin en güzel örnekleri olarak etkinlik alanını tamamladı.Ferko da ortak sponsor olarak contemporary deydi.

Halkla ilişkiler sektörünün dinamik ve deneyimli ajansı Manifesto, Contemporary Istanbul’un 10. yaşında iletişim partneri olarak yerini alıyor. Sanat iletişimi alanındaki çalışmaları sayesinde Manifesto, Contemporary Istanbul’un ve çağdaş sanatın ulusal ve uluslararası çapta iletişim faaliyetlerini gerçekleştirdi

Sağlık sponsorluğunda Amerikan Hastanesi, basın sporları ise Akşam Gazetesi, Cumhuriyet Gazetesi, Vatan Gazetesi, Hürriyet Gazetesi, Star Gazetesi, Milliyet Gazetesi, BirGün Gazetesi, Daily Sabah, Habertürk Gazetesi, Sabah Gazetesi, Sözcü Gazetesi, Zaman Gazetesi ve Today’s Zaman yer aldı.

Televizyon sponsorları: 24 TV, 360, A Haber, Habertürk, FOX, NTV, Bloomberg HT ve National Geographic var. Best FM, Bloomberg HT, Radyo Eksen, Habertürk Radyo, NTV Radyo, Voyage FM ise radyo sponsorları arasında yerini alıyor. Dergi sponsorları olarak Alem, L’Officiel, Marie Claire Maison, Robb Report, Trendsetter ve Vogue Contemporary Istanbul’a destek veriyor.

Bu yılın online sponsor ise Artsy…

Sanatsever bir mimar olarak dileğim barışı ve sanatı dolu dolu  her daim hissedeceğimiz nice 10 yıllara hepberaber,

Sevgilerimle,

Y.mim Sevinç Ormancı

sevincormanci@superonline.com

www.archisections.com

 www.modaheryerde.com

 

DÜNYANIN EN İYİ RESTAURANT VE BAR TASARIMLARI BELLİ OLDU!

Restaurant bar tasarımına Adanmış, dünyanın tek etkinligi Olan Restaurant & Bar Design Awards sahiplerini Buldu ettik. İşte 2015’in en tasarım harikası restoran barları ve …

20
Dandelyan, Londra Tasarım Araştırma Stüdyosu En iyi İngiltere Barı

3

Jane, Belçika Studio Piet Boom En İyi Restoran

21
Kroki at Galeri, Londra Hindistan Mahdavi En İyi İngiltere Restoranı

1

Restaurant bar tasarımına Adanmış, dünyanın tek etkinligi Olan Restaurant & Bar Design Awards sahiplerini Buldu ettik. İşte 2015’in en tasarım harikası restoran barları A.Ş.

19
RAW, Tayvan Weijenberg Asya RestaurantI

18
Giales, Birleşik Arap Emirlikleri LW Orta Doğu ve Afrika Resturantı

17
ACME, Avusturalya Luchetti Krelle Avusturalya & Pasifik RestaurantI

16
Remicone, Kore betwin Mekan Tasarımı Cafe

15
Park, Amerika Davis Mürekkep Renk

14

Dairy Farm Restaurant, Japonya Moriyuki Ochiai Mimarlar Dekoratif Aydınlatma Rüya

13
Disfrutar El Equeipo Creativo Yüzey Tasarımı

12
Dalloyau, Hong Kong Ters Işık Tasarımı Aydınlatma Teması

11
Fırın François Grey Goose Martini Bar, Londra Ragged Edge & Brady Williams Studio Pop-up

10
Bond Lounge, Avusturalya Hachem Gece Klubü

9
Güzel, Romanya Twins Studio Dış Mekan

8
Canavar, Londrat Stephen Garrett Studio Kimlik

7
Tadım Odası, İsrail Studio OPA Orta Doğu & Afrika Barı

6

Majestelerinin Pleasure, Kanada + TongTong Amerika Barı

5
Le Bar du Plaza Athenee, Fransa Joun Manku Avrupa Barı

THE BEST CAFE-BISTRO DESIGNS IN THE WORLD

DÜNYANIN EN İYİ BİSTRO-LOUNGE DİZAYNLARI,

Truth Cafe, Cape Town, South Africa

 

 Untitled.png3
Dünyanın en iyi bar, cafe – ve restoran iç mekan tasarımlarında seçimler yapıldı ve birçok mekan iç tasarım ödülleri verildi.

Bugünkü yazımızda sizlerle Cafe,Bistro ve Lounge mekanlarının asıl anlamlarını ve ödül verilen mekanlardan bazılarını inceleyeceğiz.

Kısaca öncelikle Tükçemize yerleşen bu kelimelerin anlamına kısaca göz atacak olursak: Kafe İçecek ve hafif yiyeceklerin satıldığı, bazılarında kapı önlerinde oturacak yerlerin bulunduğu ayaküstü yiyecek yerleri. Bistro, Fransızca “Bar” anlamına gelmektedir. Belirgin özellikleri olan Paris kafe-barlarına bistro denir.

Ülkemizin Büyük şehirlerindede çok sık kullanılmaya başlayan bir terim olan bistro genelde çok yoğun olarak kullanılan kelimelerden biri değildir. Çoğu kimse bistro’nun ne anlama geldiğini bilmemekte. Her ülkede küçük bar’lara farklı isimler verilir örneğin İngiltere’deki mahalle arasındaki küçük barlara Pub denir. Modanın başkenti Paris’tede bu tür küçük bar, lokanta vb. gibi yerlere “bistro” denilmektedir.

Fransa’nın kuzeyinde hava durumu gereği insanlar kapalı mekanları tercih etmekteler. Dolayısıyla bistro Paris’in aynasıdır ve tamamen Paris ile alakalıdır. Bistro, İngiliz Publarına benzemeyen kendine özel belli bir tarzı olan içme mekanları olarakta açıklanabilir. Bistro, Fransızca “Bar” anlamına gelmektedir fakat bu bar kavramı Fransız kültüründe farklı bir anlam taşımaktadır. İnsanlar dünya’nın her yerinde belirli belirsiz yerleri Bistro diye tanımlamaya başlamışlardır.

Halbuki bu yerlerin bistro ile uzaktan yakından alakası yoktur. Bistrolar mahalle barlarıdır. Gün içerisinde farklı kesimlere hizmet ederler. Bistrolar Fransızlar için bir yaşam alanıdır. İnsanlar sabahları buralara kahve içmeye gelirler, öğleden sonra okulların dağılmasıyla birlikte Öğrenciler Bistrolara sıcak çikolata içmeye gelirler, akşamları ise genellikle insanlar dostlatıyla buluşmaya gelirler.

İngilizce bir kelime olan “lounge”  ise Türkçe’de; fiil olarak kullanıldığında; “uzanmak, yayılmak, tembellik etmek. İsim olarak kullanıldığında; “salon, divan, kanepe, şezlong, uzanma” anlamına gelmektedir.

Logomo Café, Turku,Finlandiya

 Untitled.jpg11

Untitled.jpg8

Rocambolesc Cafe, Girona,Spain

maxresdefault

Blue Frog Lounge,Mumbai, İndia

Blue-Frog-India

Cafe Ki, Tokyo, Japan 

World-Interiors-News-Awards-2014-Café-Ki-by-id_

 

ANDY WARHOL İLE SINIRSIZ POP ART SERGİSİ PARİS’TE..

‘GÖLGELER ‘SINIRSIZ SERGİSİYLE ANDY WARHOL PARİS DE MODERN SANAT MÜZESİNDE..

Andy Warhol kesinlikle Paris de modern müzesinde sergilenen limitsiz sergisiyle yeniden 15 dakikayla Fransa’da ün yapıyor. Serigrafik Marilyn ve çorba kutu tasarımlarının amacı ünlü olmanın yanı sıra kendisini pop sanata adamış 70’lerden günümüze  avangart sahneler inde  yeniden. 1960’larda  New York da doğan Andy Warholin sanatına  kısaca bir özet yaparsak. Onun tanımlanamıyan bir kültür  yarattığına günümüzde de tanık oluruz. Andy Warhol günümüze kadar birçok insanda yarattığı soru işaretiyle ya  yeni bir yol yarattı, ya da sanat olarak  ya da reklam olarak insanları kandırdı sorusu her daim insanların kafasında yer alacak. Andy Warhol. Pittsburgh, Pennsylvania, 1928 yılında doğdu.

O dergi ve reklam için  hayalini gerçekleştirmek için New York’a gitti, 1949 yılında,Andy Warhol ticari sanat eğitimi ve Pazarlama Sanat Dünyasını kucakladı. 1960 yılında, Campbell Çorba kutular ve Coca-Cola şişeleri ile ikonik Amerikan ürünlerinin  resimlerini yapmaya başladı. O fotoğraflardan bazılarında, Marilyn Monroe, Troy Donahue ve Elizabeth Taylor gibi Hollywood yıldızlarının portrelerini boyadı yeniden yorumladı.

Onun stüdyosunun tasarımının görünümü günümüz deki, “Fabrika,” görünümündeydi.Endüstriyel tarza bir örnekdi Her zaman sanatçılar, yazarlar ve Velvet Underground gibi yeraltı müzisyenlerle ile doluydu. O seri üretilen sanat eserlerinde sadece sanatı sanat yapmak için değil sadece yapmaya  karar verdiği için üretti O fabrika  üretilen objelerle birlikte serigrafik serisi olarak bilindi. Nükleer bomba bulutlar, elektrikli sandalye, Sivil Haklar protestocuları saldıran polis köpekleri -Eserlerinde hep topluma karşı  kitlesel bir itiraz olarak vede   gazete kupürlerinin yanısıra markalı ürünlerin,  ünlülerin dikkat çekici neon renklerde boyalı haliyle dikkat çekti  Warhol un Paris’teki 2 ekim 2015-7 şubat 2016  Modern Sanat Müzesi’nde  yapılan limitsiz   sergi açılışında segilenen anıtsal, zamansız  eserlerinden ,Gölgeler serisi , 102 gümüş renkli olarak sergiye gelenlere sunuldu. Daha önce Fransa’da gösterilen bu seri her daim iş yapmaya değer olarak yeniden  karşımızda 102 eser? Soyutlamamı veya gerçekçilik mi?Serginin  etkisi Warhol’un deney filmlerin den bir  şerit gibi, Limitsiz Sergi, Andy Warhol Sınırsız sergi  çeşitli  sosyal medyada parisde  7 kasım 2016 a kadar  Andy Warhol eserleri ile sanatçılara geniş bir yelpaze sunuyor..

Daha da birçok yıl sunacak 15 dakikayla ünlenecek görünüyor. Pop Art’ın Kralı Andy Warhol’un 1978-79 yılları arasında yaptığı, en çarpıcı işlerinden ‘Gölgeler’in Avrupa gösterimi Paris’te gerçekleşiyor.50’li yıllarda doğan ve soyut dışavurumculuğa tepki gösteren sanat akımı Pop Art denince akla gelen isimdir Andy Warhol. He ne kadar işleri sık sık tartışılmış olsa da sanatçı hiçbir zaman çizgisini bozmamıştır. Warhol’un stüdyosunda yarattığı, gölgelerin çarpıtılmış fotoğraflarından oluşan ‘Gölgeler’ sergisi Avrupa’da ilk kez Paris Modern Sanat Müze’sinde sergileniyor.102 tuvalden oluşan 130 metrelik Warhol çalışması ise serginin merkezi.Warhol eserleriyle zaman ve mekan algımız yeniden şekillendiriyorç ‘Gümüş Bulutlar’ sergi salonunda oradan oraya savrulurken ziyaretçilerden bulutların hareketlerine ayak uyduruyor…

 

 

Comfortable life in Loft stile.

Loft Tarzında Rahat Yaşam ..

loft00

Son yıllarda rezidansların gözdesi olan loftların tarihçesine kısaca göz atacak olursak; Loft Stilin sanatçıların 1960’ların sonları ve 70’lerde klasik ve modern evlerde kendilerini iyi ifade edemeyince yaşam alanlarını değiştirmeye karar vermeleri sonucu bir akım haline geldiğini görebiliriz.

loft7

Sanatlarını icra etmek için buldukları boş hangarları, terk edilmiş endüstriyel mekanları, ambarları, garları, garajları kiralayıp kendileri için rahat yasam alanı haline getirdiler ve bu mekanların orijinal yapısına dokunmamayı seçtiler. Dolayısıyla duvarlarından tesisat boruları geçen, yıpranmış zeminleri olan, beton duvarlı eski dokuların içlerine modern olduğu kadar klasik mobilyalar da yerleştirdiler.

loft9

loft8loft5loft6loft3Yüksek tavana uzanan bolca tablo ve hangarlarda sıvası bozulmuş tuğla ve taşların doğal kaba görüntüleri olduğu gibi bıraktılar. Hatta sıfırdan yapılan dairelerde hangar görüntüsünün yansıdığı mekanlar tasarladılar. Bu şekilde alanların büyüklüğü ve yüksek tavanlar sayesinde nefes alan yaratıcı mekanlar ortaya çıktı.

loft4

 

loft2Bu stilin günümüzde yaşayan mekanlarında yaşamaya ne dersiniz.Yaşayanlar..keyfini çıkarın..

ENDÜSTRİYEL TARZA SANATÇI BAKIŞI;Artistic look through industrial stile..

Son yıllarda sanatçıların gözdesi olan endüstriyel tarzın tarihçesine kısaca göz atacak olursak; sanatçıların 1960’ların sonları ve 70’lerde klasik ve modern evlerde kendilerini iyi ifade edemeyince yaşam alanlarını değiştirmeye karar vermeleri sonucu bir akım haline geldiğini görebiliriz.
popvizyon lofts1

Sanatlarını icra etmek için buldukları boş hangarları, terk edilmiş endüstriyel mekanları, ambarları, garları, garajları kiralayıp kendileri için rahat yasam alanı haline getirdiler ve bu mekanların orijinal yapısına dokunmamayı seçtiler. Dolayısıyla duvarlarından tesisat boruları geçen, yıpranmış zeminleri olan, beton duvarlı eski dokuların içlerine modern olduğu kadar klasik mobilyalar da yerleştirdiler. Yüksek tavana uzanan bolca tablo ve hangarlarda sıvası bozulmuş tuğla ve taşların doğal kaba görüntüleri olduğu gibi bıraktılar.popvizyon lofts 7untitled

popvizyon lofts4untitled

popvizyon lofts..8 untitledHatta sıfırdan yapılan dairelerde hangar görüntüsünün yansıdığı mekanlar tasarladılar. Bu şekilde alanların büyüklüğü ve yüksek tavanlar sayesinde nefes alan yaratıcı mekanlar ortaya çıktı.

Bu stilin günümüzde yaşayan alanlarında  birkaçını sizler için seçtik.. ne dersiniz?

SAVE ONE CHILD’S LIFE

BİR ÇOCUĞUN HAYATINI KURTARIN. Yeni yıla gireceğimiz şu günlerde sizin için  arşivden UNICEF 2006-2007 kolek­siyonundan tebrik kartları ve hediyeliklerini konu edinmemin sebebi, son günlerde gündemden düşmeyen, 17 aylık bebeğe yapılan sömürü ve is­tismara karşı duyduğum üzüntü…
Dünyanın her yanından ünlü ressamların ve el sa­natçılarının hazırladığı müstesna kreasyonlar ara­sından yapacağınız seçimlerle siz de bir fark yara­tırken bir hayat kurtarın. UNICEF’ten alacağınız her kart. her hediye dünyadaki bir yoksul çocuğa ulaşmaya çalışıyor ve onlara yaşamda bir şans veriyor. UNICEF’in bu misyonu ile milyonlarca çocuğa ha­yat kurtarıcı sağlık hizmetleri ve hayat şartlarını iyileştirici imkanlar sağlanabiliyor.

Önceliklerine göre “UNICEF Doğrudan Yardım Programı” kapsamında;
-Çocuk yaşatma ve geliştirme
-Temel eğitim ve cinsiyet eşitliği
-HIV AİDS ve çocuklar
-Çocukları; şiddet, sömürü ve istismardan koruma
-Çocuk hakları için tanıtım savunu ve ortaklıklar yer alıyor.
Başlıksız-1

UNICEF’in dünyanın birçok ülkesinde gerçekleştir­diği yardımlardan bazıları:

ETiYOPYA / 2005 yılında Etiyopya’da 60.000 sağ­lık görevlisinin katılımı ile çocuk felciyle mücadele kampanyası düzenlenerek beş yas altındaki 15.5 milyon çocuk aşılandı.

IRAK 2004 – 2005 eğitim döneminde lrak’ta 17 .000 ilk ve orta okulda 6 milyon öğrenciye okul çantası ve eğitim malzemesi dağıtıldı.

LIBERYA / 2005 yılından beri, henüz çocuk yaşta olmasına rağmen savaşmaya zorlanan 11.780 çocuğun. Askeri silahlarından arındırılıp çocuklukları­nı yeniden yasamaları sağlandı.

“Haydi Kızlar Okula” sloganıyla, ülkemizdeki kız ve erkek çocuklar arasında kızlar aleyhine eşitsizliğe dikkat çeken milli komitemiz en geç iki yıl içinde bu eşitsizliğin giderileceği inancındadır.  

Sokakta yasayan ve çalıştırılan risk altındaki ço­cuklar için evleri tek tek dolaşarak hizmet sağla­yan gönüllü eğitimcilerin kişi basına eğitim maliye­ti 40 YTL’dir. 

QSQS

Başlıksız-SSQ

Siz de çocuklara çocukluklarını yasamaları için hem yardım edin hem de mekanlarınıza renk ka­tın. UNICEF’e verdiğiniz desteği, dünyanın birçok ülkesinde çekilen anne çocuk fotoğraflarıyla me­kanlarınızı dekore ederek gösterin. Bu essiz koleksiyonlardan sizin için özellikle seçtiklerimden bazıları ise:

Sanat Ajandası, Dünyadan Kapılar, Tek Dünya, Dünya Çocukları, 17. yy Hollanda’sında Ya­kın Çekimler, Çocukların Mutluluğu için Suyun Önemi konulu fotoğraflarla süslenmiş takvimler, el yapımı hediyelik çerçeveler, çiçek desenli gümüş mumlar, fotoğraflı masa ajandası, pirinç yılbaşı süsleri, yıldızlara ulaşma… Siz de bu koleksiyon dan seçtiklerinizle mekanlarınıza şıklık kazandıra­bilirisiz. Bu şıklığın yanı sıra UNICEF’e desteğiniz sürdükçe UNICEF çocukların refahı misyonunu sürdürecek. Bu yazımla yardıma ihtiyaç duyan ço­cuklara yapılan desteğe dikkat çekerek benim de çorbada bir parça tuzum olursa çok mutlu olaca­ğım 

Bu yazı, mekanlarınız için hem şık hediyelikler ve fotoğraflar seçmenizde sizi yönlendirecek bir yazı hem de yardıma ihtiyaç duyan çocuklar için bir yar­dım çağrısıdır…

S1 S2

Klasik Araba Meraklılarına;FOR THE ONES WHO ARE INTERESTED IN CLASSIC CARS .

Klasik Araba Meraklılarına öze ;For the ones who are interested in classic cars…

Bir tasarımcı olarak meraklıları için  yıllar geçsede şarap misali her yıl yükselişte olan klasik araba modellerini, hangi yıl hangi model olduğunu araştırdım.
Uzun lafın kısası, fazla söze gerek yok sizler için görsel show hazırladım.

klasik-spor-arabalar-temasi_3_1024x640klasik-araba-32klasik spor araba mercedesKLASİK ARABALAR FERRARİ 340 GWA5406e11bc62a80e52af5776dklasik arabalar 1948-Plymouth-Belvedere

klasik arabalar-araba-resimleri

 

Bunların içinde aşağıda isimlerini yazdıklarım için İstanbul’da dügünarabasi.com ile özel günlerinizde bağlantıya geçip şehir turu bile yapabilirsiniz. Şahsen ben yaptım çok keyifliydi. Size de öneririm. Diğer klasik arabalarda görsel şovunuza devam etmek içinde en güzel araba koleksiyona sahip onedio.com’u ziyaret etmelisiniz. Bana bu yazımda ilham oldukları için iki siteyede teşekkür ederim…

  • 1934 model Rolls Royce Phantom Victoria Limousine
  • 1937 model Cadillac LaSalle Limousine
  • 1939 model Chevrolet Master Deluxe
  • 1948 model Chrysler Windsor Deluxe
  • 1948 model Dodge Kingsway Convertible
  • 1948 model Plymouth Belvedere
  • 1952 model Plymouth Cambridge
  • 1955 model Chevrolet Belair Convertible
  • 1962 model Chevrolet Impala Convertible
  • 1962 model Ford Galaxie 500
  • 1974 model Plymouth Valiant



DugunArabasi.com, şoförlü klasik amerikan arabaları kiralama hizmeti veren kurumsal yapıya sahip ilk ve tek firmadır. DugunArabasi.com; uzun yıllar içersinde toplanmış, itina ile restore edilmiş veya kapalı garajlarda saklanmış ve günümüze kadar ulaşabilmiş nadir araçlardan oluşan filosuyla müşterilerine hizmet vermektedir. Araç filosunda 20’ye yakın araç bulunmakta olup, 1934 modelden 1989 modele kadar değişik marka klasik araçlarla müşterilerine hizmet vermeye devam etmektedir.

 

Bir sonraki tasarım odaklı yazım da görüşmek üzere…

Sevgilerimle

TASARIMDA IŞIK YILI KUTLAMASI…

[KGVID]http://archisections.com/wp-content/uploads/2015/11/VID-20151123-WA0008.mp4[/KGVID]

Toplumların gelişimi ve geleceğinde, ışığın gerek teknoloji gerek yaşam ve sanatdaki önemini vurgulamak üzere 2015 yılı Birleşmiş Milletler tarafından ışık yılı ilan edildi. Bu kapsamda kültürü tasarımı ve sanatı ışıkla buluşturarak yaşamın kaynağını kutlamak üzere 13-29 Kasım 2015 Kasım 2015 tarihleri arasında ilk defa Zorlu centerda gerçekleştirilen istanbul Light Festifal Zorlu Center şehri ışıl ışıl bir açık hava sanat galerisine dönüştürdü.
IŞIK YILI 2

iki kıtayı sanat ve ışıkla birbirine bağlayan Türk 23 eseri istanbullularla buluştu. Zorlu Alışveriş merkezi meydan ve köprü katı, park alanı, raffles oteli Zorlu Performans sanatları merkezi ve metro tünelinin zorlu centera geliş koridorunda gerçekleşti.istanbulun büyülü ışıklarına yepyeni bir renk katan 23 eserin yanısıra ücretsiz workshoplar söyleşilerle 29 kasıma kadar Zorlu centerda buluşacak..

[KGVID]http://archisections.com/wp-content/uploads/2015/11/VID-20151123-WA0007.mp4[/KGVID]

14. İstanbul Bienali’nde İstanbul’a yayılan tuzlu suyun sanat yansımaları

artinternational yazı başına konulacak
İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından düzenlenen 14. İstanbul Bienali, 5 Eylül-1 Kasım 2015 tarihleri arasında TUZLU SU: Düşünce Biçimleri Üzerine Bir Teori başlığıyla bir dizi işbirliği içerisinde şekilleniyor.
istanbul Bienali’nde, Afrika, Asya, Avustralya, Avrupa, Ortadoğu, Latin Amerika ve Kuzey Amerika’dan 80’in üzerinde katılımcının çalışmaları Boğaz’ın Avrupa ve Anadolu yakasında bulunan 30’dan fazla mekânda gezilebilecek. TUZLU SU, müzelerin yanı sıra tekneler, oteller, eski bankalar, otoparklar, bahçeler, okullar, dükkânlar ve özel konutlar gibi siyah ve su üzerindeki geçici yerleşim alanlarına yayılacak.

1. resim 14 bienal
Carolyn Christov-Bakargiev 14. İstanbul Bienali’ni şöyle anlatıyor: “Tuzlu su dünyada en sık rastlanan maddelerden biri. Vücudumuzdaki sodyum da sinir sistemimizi oluşturan en mühim içerenlerden, bir anlamda hayati ehemmiyet taşıyan bir sistemi çalıştırarak adamları yaşamda tutuyor. Tuzlu su aynı zamanda dijital çağın en yıpratıcı maddelerinden biri. Akıllı telefonunuzu tatlı suya düşürürseniz onu kuruttuktan sonra büyük olasılıkla yine çalışacaktır, ama tuzlu suya düşerse, kimyasal değişimler telefonun bozulmasına yol açabilir. 14. İstanbul Bienali’ni ziyaret ettiğinizde tuzlu suyun üstünde epey vakit geçireceksiniz. Mekânlar arasında, bilhassa de vapurlarla yapılacak seyahatlerle, ziyaretçilerin sanatı hissetmeleri süreleri yavaşlayacak. Bu da çok sağlıklı, çünkü tuzlu su solunum problemleriyle pek çok diğer hastalığın iyileşmesine yardımcı olduğu gibi sinirleri de yatıştırıyor.
2. resim 14. bienal
Sergi, Karadeniz’deki Rumelifeneri’nden Yunan mitolojisinde Altın Post’u arayan İason önderliğindeki Argonotlar’ın geçtiği, sekiz bin beş çehre sene evvel bir su kanalı olarak açılmış dar ve kavisli bir fay hattı olan İstanbul Boğazı’na, oradan da Akdeniz’e doğru, Bizans İmparatorluğu’nun düşmanlarını sürgün ettiği ve Troçki’nin 1929’dan 1933 yılına kadar yaşadığı Büyükada’ya uzanacak.
Bienalde, bazıları çok ufak olmak üzere sergilenecek 1.500’ün üzerinde eserin arasında ellinin üzerinde sanatçının yeni işlerinin yanı sıra denizbilimi tarihi, etraf çalışmaları, sualtı arkeolojisi, Art Nouveau, nörobilim, fizik, matematik ve teosofi tarihinden de yapıtlar yer alıyor. Tarihsel açıdan projeler, nöronu keşfederek 1906’da Nobel Ödülü’nü kazanan Santiago Ramón y Cajal’ın 1870 yılına ait çizimlerinden, Annie Besant ve Charles Leadbeater’ın çığır açan soyut ‘Düşünce Biçimleri’ne (1901-1905), Aslı Çavuşoğlu’nun çok eski ve artık kaybolmuş bir Ermeni tekniğini yeniden yaratarak bir böcekten al boya elde ettiği yeni projesinden Troçki’nin Türkiye’de geçirdiği dönemden esinlenen William Kentridge’in çok kanallı yeni enstalasyonuna kadar uzanacak.”
5. resim 14. bienal

6. resim 14. bienal
Carolyn Christov-Bakargiev’in bienali işbirliği içerisinde şekillendirdiği isimler arasında Anna Boghiguian, Aslı Çavuşoğlu, Cevdet Erek, Pierre Huyghe, Emre Hüner, William Kentridge, Marcos Lutyens, Chus Martínez, Füsun Onur, Emin Özsoy, Griselda Pollock, Michael Rakowitz, Vilayanur S. Ramachandran, Arlette Quynh-Anh Tran ve Elvan Zabunyan yer alıyor. Orhan Pamuk ise 14. İstanbul Bienali’nin Uluslararası Dostları ve Hamileri başlıklı destek programının onursal başkanlığını üstleniyor.
İstanbul Bienali’nin Danışma Kurulu’nda Adriano Pedrosa, Başak Şenova, İnci Eviner, Iwona Blazwick ve Ute Meta Bauer yer alıyor.
İKSV tarafından Koç Holding sponsorluğunda düzenlenen İstanbul Bienali, geçen bienalde olduğu gibi bu yıl de kapılarını ücretsiz olarak açacak. Bienal mekânları arasında sadece Masumiyet Müzesi’nin girişi ücretli olacak. Bienale aralarında DAI Dilijan Sanat Girişimi – IDeA Vakfı, SAHA – Çağdaş Sanatı Destekleme Girişimi, Avustralya Sanat Konseyi, Mathaf: Modern Sanat Müzesi (Katar Müzeleri), Acción Cultural Española (AC/E), Mondriaan Fonu, Kanada Konseyi, British Council, Henry Moore Vakfı, Culture.pl,İstanbul İtalyan Kültür Merkezi, Fransız Kültür Merkezi, Norveç Güncel Sanat Merkezi (OCA), Norveç Sanat Konseyi, Fondazione Sandretto re Rebaudengo, Schering Stiftung, Fiorucci Art Trust, Schwarz Vakfı, Dena Çağdaş Sanat Vakfı, Outset Güncel Sanat Fonu ve Kadist Sanat Vakfı’nın da yer aldığı kuruluş, müessese, uluslararası fon sağlayıcı ve fon kuruluşları da destek veriyor.

IMG-20150916-WA0003
TUZLU SUDA NASIL GEZİLİR?
Sanatseverlerin en az üç günde gezebileceği 14. İstanbul Bienali’nde, İstanbul Modern, ARTER, Özel İtalyan Lisesi ve Galata Özel Rum İlköğretim Okulu gibi mekânlar karma sergiye hane sahipliği yaparken, başka bütün mekânlarda bir sanatçı ya da sanatçı topluluklarının işleri görülebilecek.
Galata-Tophane-Beyoğlu Bölgesindeki Mekânları Yürüyerek Keşfedin
Bienal gezisine, Bankalar Caddesi üzerinde, 19. yüzyılda, Osmanlı Bankası’nın merkez binası olarak Fransız asıllı Levanten mimar Alexandre Vallauri tarafından tasarlanan ve 2011 yılında restore edilerek yeniden açılan SALT Galata ile İstanbul doğumlu İtalyan mimar Antoine Tedeschi tarafından 1863 yılında Neo-Rönesans stilinde inşa edilen tarihi Sümerbank binası ve yakın zamanda yeniden açılan Vault Karaköy The House Hotel’den başlanabilir.

Buradan deniz seviyesine doğru giden yolun sol tarafında yer alan, 1913 yılında Vasileios Kouremenos tarafından inşa edilen ve şu anda Sabancı Üniversitesi’ne ait olan Minerva Han içindeki Kasa Galeri’ye geçilebilir. Kemeraltı Caddesi’nden devam eden rotada ise neo-klasik mimariye sahip Galata Özel Rum İlköğretim Okulu ziyaret edilebilir.
Bu rotadaki bir sonraki mekân, Tophane Meydanı’nın 1957-58 yıllarındaki düzenlenmesi sırasında ambar olarak, meşhur mimar Sedad Hakkı Eldem yönetiminde inşa edilen, 2003 yılında Türkiye’nin ilk çağdaş ve modern sanat müzesine dönüştürülen ve 11 Aralık 2004 yılında açılan İstanbul Modern olacak. İstanbul Modern, bienal kapsamında karma serginin yanı sıra tarihi konumlandırmalara da hane sahipliği yapacak.

1950’li senelere kadar tütün deposu olarak kullanılan ve şu anda kâr amacı gütmeyen bir sergi alanı olarak etkinlik gösteren DEPO da bienale hane sahipliği yapacak. Tophane bölgesindeki Boğazkesen Caddesi üzerinde yer alan bir otopark ve bir dükkân da bienal mekânları arasında. 1894’teki İstanbul depreminden üç sene sonra, 1897’de inşa edilen Brukner Apartmanı, yazar Orhan Pamuk tarafından 1999 yılında satın alındı ve Masumiyet Müzesi’ne dönüştürüldü. Masumiyet Müzesi de bienale hane sahipliği yapacak.
1861 yılında kurulan ve 1919 yılında Tom Tom Kaptan sokağındaki bugünkü yerine taşınan Özel İtalyan Lisesi bir başka bienal mekânı. Bu mekânın muhtelif katlarında beş sanatçının projesi yer alacak. Aziz Eugène konağı olarak bilinen, 1869’da inşa edilmiş Fransız Yetimhanesi ise bienalin ziyarete aleni olmayan, üç “hayali” mekânından biri olacak.

Zenovitch ailesi tarafından 1890’larda inşa edilen ve 2010 yılında The House Hotel Galatasaray olarak yenilenen otelin bir odası ile gene Galatasaray bölgesindeki Bostanbaşı Sokak’ta yer alan eski bir ev de bienalin sergi mekânlarından olacak. 1901 yılında inşa edilen Cezayir binası da bir sanatçı projesine ve bienal kapsamındaki kamusal program etkinliklerine hane sahipliği yapacak.
Ziyaretçiler, İstiklal Caddesi’nden Tünel Meydanı’na doğru ilerlerken, 1863 yılında kurulan İtalyan işçi derneği Società Operaia tarafından yaptırılan ve ismini 19. yüzyılda uzun seneler İstanbul’da yaşamış Giuseppe Garibaldi’den alan Casa Garibaldi binasını görecekler. Restorasyon çalışmaları devam eden bu yapı da bienalin ziyarete aleni olmayan “hayali” mekânlarından biri olarak konumlanıyor.

İstiklal Caddesi üzerinde 1910’lu senelerde mimar Petraki Meymaridis Efendi tarafından “Meymaret Han” adıyla inşa edilen ve 2010 yılında Vehbi Koç Vakfı tarafından kâr amacı gütmeyen bir sergi alanına dönüştürülen ARTER binası, üç sergi katında bienale hane sahipliği yapacak.
1. asır sonunda inşa edilen ve Anadolu Pasajı olarak da bilinen kundura dükkânı FLO da 4. katında bir sanatçının çalışmasını ağırlayacak.
Orijinali 1893 yılında mimar Achille Manoussos tarafından tasarlanan Bristol Oteli binasının, 2005′te cephesi korunarak renove edilmesiyle inşa edilen Pera Müzesi de üçüncü katıyla bienal mekânları arasında yer alıyor. Bu bölgedeki nihai sergi mekânı ise, Kamondo ailesi tarafından 19. yüzyılda inşa ettirilen ve 2007 yılında restore edilerek 2012’den beri hizmet veren ADAHAN Otel’in bir odası ile otelin altında bulunan Sarnıç olacak.

Kabataş-Kadıköy-Büyükada Rotası
Kadıköy ve Büyükada’da da farklı mekânlar 14. İstanbul Bienali projelerine hane sahipliği yapacak. Kadıköy Yeldeğirmeni’nde yer alan bir sanatçı atölyesi de mekânlardan biri olacak.
Büyükada’da, 1997 yılından bugüne kadar toplu taşıma vasıtayı olarak hizmet veren Kaptan Paşa Deniz Otobüsü, bienal süresince iskelede kalarak sergi mekânlarından biri olacak. Büyükada Halk Kütüphanesi ise bienal konuklarını karşılayacak mekânlar arasında. Art Nouveau tarzından esinlenerek 1908-1911 tarihlerinde Kaludi Laskaris tarafından inşa edilen Splendid Palas Oteli’nin beş odası ve avlusu, bienal projelerini ve kamusal program etkinliklerini ağırlayacak.
1. yüzyılda inşa edilen, 1961 yılına kadar hususi ev olarak kullanıldıktan sonra Balıklı Rum Hastanesi Vakfı tarafından satın alınarak 2010 yılına kadar pansiyon olarak hizmet veren Rizzo Palas, 19. yüzyılın ikinci yarısındaki inşasının ardından İtalyan mimar Raimondo D’Aronco tarafından 1894 depreminden sonra restore edilen Mizzi Köşkü Büyükada’da yer alan sergi mekânlarından. Adadaki başka mekânlar ise, 1907-1908 yıllarında Ermeni bir tüccarın kızları için inşa ettiği, Troçki’nin sürgünde olduğu dönemde kısa bir süre yaşadığı tahmin edilen ve nihai zamanlarda Türkiye’de dizi çekimleri için kullanılan Çankaya 57 ile Yanaros Köşkü, başka adıyla Troçki Evi. Troçki’nin 1932-1933 seneleri arasında yaşadığı Troçki Evi, 1850’li senelerde Nikola Demades tarafından inşa edildi.
IMG-20150916-WA0007

IMG-20150916-WA0004
Bienal Şişli’den Tarihi Yarımada ve Rumeli Feneri’ne Uzanacak
İstanbul Bienali’nin Şişli bölgesinde iki sergi mekânı olacak: 1903-2004 seneleri arasında Anarad Hığutyun Okulu olarak hizmet verdikten sonra yeniden inşa edilerek 2015 yılında açılan Hrant Dink Vakfı ve Agos’un yeni binası ile Agos’un Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in Ocak 2007’de önünde öldürüldüğü, Pangaltı’daki vakfın ve gazetenin eski merkezi Hrant Dink Vakfı ve Agos – Parrhesia Alanı.
Bienal şehrin tarihi yarım adasına kadar uzanacak. İstanbul’un fethinden 24 sene sonra, 1477’de Fatih Sultan Mehmet döneminde inşa edilen en eski yapılardan biri olan Küçük Mustafa Paşa Hamamı da sergi mekânlardan biri olacak. 1990’lı senelere kadar hamam olarak kullanılan bu bina 1900 m2′lik bir alana sahip. Sultanahmet ile Bizans duvarları arasında kalan, Haliç’e kısa bir yürüme mesafesinde bulunan hamamın iki ayrı girişinde iki sanatçının işleri bulunacak.
Bienalin nihai iki mekânı da Kuzey Marmara’da yer alıyor. Rumeli Feneri’nde, üçüncü köprü inşaatının da yakından görülebildiği deniz feneri bir sanatçının projesine hane sahipliği yapacak. Soğuk harp döneminden kalan paslanmış bir radarın bulunduğu Boğazın Anadolu yakasındaki Riva Kumsalı da bienalin ziyarete aleni olmayan mekânları arasında yer alacak.

Bienalin geçici mekânı Kastellorizo (Meis)
Son olarak, bienalin geçici mekânlarından biri de Türkiye kıyılarından iki kilometre uzaklıkta olan Yunanistan adası Kastellorizo (Meis).
Adada 7-13 Eylül 2015 tarihleri arasında Fiorucci Art Trust işbirliğiyle bir proje gerçekleştirilecek.

20. yüzyılın ortasında doğan büyük sanat hareketi ZERO’nun yenilikçi ve dinamik ruhu ile İstanbul’da!

Akbank Sanat ve Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi ortak çalışmasının ürünü olan “ZERO – Geleceğe Geri Sayım” 2 Eylül’de start aldı
Yirminci yüzyıla damga vuran uluslararası sanat akımlarından biri olan ZERO’nun Türkiye’deki geniş kapsamlı ilk sergisi, Sakıp Sabancı Müzesi’nde sanatseverlerle buluşacak. II. Dünya Savaşı’nın ardından yaşanan maddi, manevi ve kültürel yıkım sonrasında bir grup sanatçının “yeniden başlama” felsefesi ile bir araya gelerek bireysel ve ortak üretimlerde bulunmasıyla ortaya çıkmış bir sanat akımı olan ZERO’nun kurucu sanatçıları ile bu akıma katılan pek çok sanatçının eseri bu sergide yer alacak.
Akımın kurucuları Heinz Mack, Otto Piene, Günther Uecker’in yapıtları ile akıma katkıda bulunmuş Yves Klein, Piero Manzoni ve Lucio Fontana’nın farklı tekniklerde ürettiği 100’den fazla eseri bir araya getiren sergi, 10 Ocak 2016 tarihine kadar açık kalacak.

Geleneksel etkinliklerimiz arasına giren İstanbul Art International
Çağdaş sanat açısından dünyanın en enerjik şehirlerinden biri olan İstanbul’da yerel ve uluslararası galerilere dinamik bir platform oluşturan ArtInternational, 4-6 Eylül 2015 tarihleri arasında üçüncü defa düzenlenecek. Diğer yandan dinamik etkinlik programları, konuşmalar ve projeler ile şehrin zengin kültür birikiminin yanısıra gelişmekte olan çağdaş sanat sahnesiyle fuar ziyaretçilerine farklı deneyimler sunuyor.

“Doğu” ile “Batı”arasında doğal bir geçiş yolu olan eşsiz coğrafi konumu ile Artinternational, global çağdaş sanat sahnesine çok hızlı biçimde kültürel bir köprü oluşturuyor.
Yaşamızdaki sevgiyle kurulmuş köprüleri atlamadan doya doya yaşayacağımız sanat dolu bir eylül olsun hepimize..
sevgiyle kalın,,
Y.Mimar Sevinç Ormancı
twitter@sevincormanci