EMBRACE NATURE, CLEAR CARBONDIOXIDE FOOTPRINT IN THE LIVING AREA!
DOĞAYA SAHİP ÇIK, KUCAKLA, YAŞAM ALANINDAKİ KARBONDİOKSİT AYAK İZİNİ TEMİZLE!
19 Ekim 2018’de İstanbul’da yapılacak uluslararası ‘’Archisections Yeşil ve Mavi’nin Sonsuz Tonları’’ etkinliğinin amacı nedir? ”Karbondioksit ayak izini azaltmadaki yeri nedir?” sorularını öncelikle cevaplayalım.
Konferansın amacı Karbondioksit ayak izlerini temizleyerek Şehir Hayatını Doğanın Yeşil ve Mavinin Sonsuz Tonları ile Yaşamak…
Doğanın yaşamımıza nefes verdiği alanlar olan Yeşil – Mavi çevre dostu binalara yeterli ilgi gösterilmezse karbondioksit ayak izleri ile çevre ve insan sağlığının olumsuz etkileneceğini tahmin etmek hiç de zor değil!
Konferans da iklim değişikliğine en az yol açacak olan ekolojik yapı malzemeleri ile tasarlanan yeşil binaların, çevresel, toplumsal ve ekonomik yararları ile ilgili sunumlar yapılacak. Binaların karbon salımlarının, yaklaşık yüzde 30’una neden olduğu göz önünde bulundurulup, bu soruna çözüm bulmak adına dünyadan, Türkiye den ünlü şehir planlamacıların, mimarların sunacakları en iyi gelişmiş dünya şehir örnekleri ile şehir hayatından karbon dioksit ayak izlerini nasıl temizleyip dünya güzeli Unesco tarafından en yaratıcı şehir ödülü alan İstanbul şehrimizde doğayı kucaklayan çevre ve insan sağlığına odaklı yaşam alanları yaratırıza cevap aranacak! Konferans da sunumu yapılacak Hiroshima şehri atom bombasından sonra doğanın gücünün farkında olan bir toplum bilinciyle karbondioksit ayak izlerinden nasıl temizlenip tekrar yaşam a döndü? Yapılacak sunumlardan ikinci bir örnek olan Karbon dioksit ayak izleri temizlenerek Los Angeles da uygulamaya başlanılan Sürdürülebilirlik Planı merak la bekleniyor.
Son yıllarda küresel ısınma, buzulların erimesi, deniz sularının yükselmesi, doğal afetler ve mevsimler arası geçişlerdeki sert değişimlerin daha sık yaşanması insanların karbondioksit ayak izlerinin doğaya verdikleri zararın boyutlarının her geçen gün büyüyerek artmasıyla ilişkilendiriliyor.
Günümüzde fosil yakıt tüketimi artarken, su kaynakları azalıyor veya kullanılamaz durumda, dolayısıyla doğanın dengesindeki bozulma gözler önünde. Tüm bunlardan yola çıkarak, çevre duyarlı bilinci ile en azından kötüye giden dönüşümün biraz olsun yavaşlatılması ve yenilebilir enerji kaynakları tam randımanlı kullanılabilecek duruma gelene kadar zaman kazanılması hedefleniyor. Bu bilinç ile beraber karbon ayak izi kavramı önem kazanıyor. Son yıllarda dillerden düşmeyen karbon ayak izi nedir?
Karbon ayak izi nedir sorusuna verilebilecek en doğru cevap; tüketim aşamasın da insanın tüm canlılara, çevreye verdiği zararın karbondioksit biriminden ölçüsüdür. Eğer herkes kendi yaşam alanında doğaya sahip çıkar, karbon ayak izini hesaplar ve azaltmaya çalışır ise kötüye giden döngü dengelenebilir.
Karbon ayak izi hesaplama nasıl yapılır? Hesaplama için yaşam alanınızda kişi sayısı, doğalgaz su tüketiminiz yakıt sarfiyatı araç modeliniz toplu araç kullanımınız öncelikle listenizde olması gerekenler.
Yaşam alanımızda, karbondioksit ayak izine sebep olan en başlıca bölgesel ve küresel karbon piyasaları aşağıdaki gibidir.
*Doğal gaz Petrol Kömür*Özel Araç*Araba imalatı*Mimari, Binalar Mobilyalar, *Giyecek vs*Toplu taşıma*Eğlence tatil*Finansal hizmetler,
Kısacası yaşam alanımızın her alanında yer alan yukarıdaki maddelerden sera gazına, fosil atıklara sebep olacak üretimlerin hepsi hesaplamada listede bulundurulmalıdır. Gelişmekte olan karbon piyasalarının potensiyelin deki artışı engellemek adına İklim politikasında ve karbon piyasalarında yeni düşük karbonlu strajilerin önemi tartışmasız çok büyük. Bu sebepten küresel karbon piyasalarının görüşlerini de alarak, küresel yeni karbon çerçeveleri olan yeni pazar mekanizmaları ve yeşil iklim fonunun potansiyeli için karbondioksit ayak izi doğru hesaplanarak ilerlenmelidir. Toplumdaki her bireye bu konuda bilinçlenme sağlanmalıdır. Karbon ayak izini azaltacak önlemlerden toplumdaki her bireye detaylı bahsetmek gerekir. Doğayı korumak, Ağaç dikmek, kısa mesafede toplu araç elektrikli taşıma ya da bisiklet kullanarak, bitkisel atık veya hayvansal atıkların çöplere atılması yerine gübre olarak kullanılması karbondioksit ayak izi oranını azaltacaktır. Sadece Karbon ayak izini azaltacak en büyük yöntemlerden biriside doğalgazı gereğinden fazla kullanmamak olacaktır. Onun yerine güneş enerjisini kullanarak veya ısı yalıtımı yaptırarak doğalgazdan meydana gelebilecek karbon ayak izini azaltmış olacağı açıklanmalıdır.
Küresel ısınmaya sebep olan sera gazların hepsi insanlığın bireysel toplumsal ihtiyaçlarını karşılamak için yapılan her türlü aktivite özellikle plastiğin üretilmesi karbon salınımına sebep olan en önemli etkenlerdendir. En önemlisidir çünkü suni atıkların geri dönüşmemesi yaşadığımız dünyaya doğaya çok büyük zarar veriyor. Bu sebepten mümkün olduğunca sürdürülebilir dönüşebilen doğayla uyum içinde olan ürünler kullanılmalıdır.
Tarımsal üretim, hayvancılık, yapılaşma, orman ürünleri ve deniz ürünleri insanlık olarak ihtiyaçlarımızı karşılamak için bulunuyor. Karbon ayak izi özellikle bu alanlarda da yer aldığı durumunda tehlike arz ediyor. Kısacası bütün bu üretim alanlarında ortaya çıkan karbondioksit salınımını göz önünde bulundurulmalıdır. Çünkü orman alanlarında yapılan uygulamalar karbon ayak izinin artışına sebep olurken telafisi de olmayacak bir yola girilmiş oluyor.
Şu anda dünyanın telafi edebileceğinin çok üzerinde bir tüketim çağındayız. Böyle giderse doğal kaynakların son bulması ve temiz tatlı su kaynaklarının hızlı bir şekilde yok olacağından bahsediliyor. Bunun olmaması için de hepimize, hem hükümetlere hem de bireylere oldukça fazla sorumluluk düşüyor.
Bu sorumluluk da hep beraber, el ele sorumlulukları paylaşmak doğayı kucaklamak için ‘Archisections Yeşil Mavinin sonsuz tonları’ konferansında buluşalım..