Son yıllarda rezidansların gözdesi olan loftların tarihçesine kısaca göz atacak olursak; Loft Stilin sanatçıların 1960’ların sonları ve 70’lerde klasik ve modern evlerde kendilerini iyi ifade edemeyince yaşam alanlarını değiştirmeye karar vermeleri sonucu bir akım haline geldiğini görebiliriz.
Sanatlarını icra etmek için buldukları boş hangarları, terk edilmiş endüstriyel mekanları, ambarları, garları, garajları kiralayıp kendileri için rahat yasam alanı haline getirdiler ve bu mekanların orijinal yapısına dokunmamayı seçtiler. Dolayısıyla duvarlarından tesisat boruları geçen, yıpranmış zeminleri olan, beton duvarlı eski dokuların içlerine modern olduğu kadar klasik mobilyalar da yerleştirdiler.
Yüksek tavana uzanan bolca tablo ve hangarlarda sıvası bozulmuş tuğla ve taşların doğal kaba görüntüleri olduğu gibi bıraktılar. Hatta sıfırdan yapılan dairelerde hangar görüntüsünün yansıdığı mekanlar tasarladılar. Bu şekilde alanların büyüklüğü ve yüksek tavanlar sayesinde nefes alan yaratıcı mekanlar ortaya çıktı.
Bu stilin günümüzde yaşayan mekanlarında yaşamaya ne dersiniz.Yaşayanlar..keyfini çıkarın..
Leave a Reply
Want to join the discussion?Feel free to contribute!