IŞIKLANDIRMANIN ÖNEMİ…

 öncelikle belirtmek istediğim, herkes tarafından elit bir mekan olarak kabul edilen “Le Cigar” a, bu sıfatı dolayısıyla duyduğum merakla gitmiş olduğum. Fakat bu sıfatın özellikle mekanın dekorasyonu için kullanılmadığının altını çizebilirim. Çünkü dekorasyon olarak çok daha başarılı olan mekanlar bu imajı  kazanamayabiliyorlar. İsimle mekan arasındaki bağlantı olabilir mi diye düşündüğümde,  evet olabilir, cevabını verdiğimi söyleyebilirim. Dekorasyonda altın kural, verilen isimle mekanların bir hikayesi olduğu sürece kişilik kazanmalarıdır.

YENİİ

ışıklandırma ile hatalar3

Bu kural, Le Cigare’da mekanın renkleri ve atmosferiyle isminin bütünleştirilmesi şeklinde uygulanış, Burada, öğlen yemekleri verilmiyor. Ve bence bu iyi bir karar. Çünkü mekan gün ışında gerekli etkiyi yapamıyor. Bunun nedeni, dekorasyondaki yıpranma, detay eksiklikleri, yanlış seçilen mobilyalar olabilir. Le Cigare’ın dekorasyonundaki başarılı faktörlerden ikincisi, ışıklandırma. Gece ışık  o kadar loş ve başarılı ki mekandaki detay eksikliklerini ve yanlışları görmenizi engelliyor. Dekorasyonda, alt kat için seçilen mobilyalar, üst kata göre çok daha  başarılı… Kendilerine önerim, elit bir imaj kazanmış bir mekan olarak üst kattaki sandalyeleri, alt kattaki art deco mobilyalara göre seçselerdi, çok daha başarılı olabilirdi. Bu durumuyla mekanın üst katı spor kulüplerinin restoranlarını anımsatıyor.

ışıklandırma ile hatalar4

 

Ayrıca duvara asılan resimlerde de daha seçici olunursa daha iyi sonuç alınabilir. Alt katta ise mobilyaların seçimi ve renkler üst kata göre çok daha başarılı az önce de belirttiğim gibi. Burada en başarılı bulduğum bölüm, tavandan yere yapılan pencereler. Önerim ise klima ve müzik hoparlörlerinin duvara  gömüleceği…

G

ışıklandırma ile hatalar2J

 

KLASİK ÇİZGİDE YÜKSELEN TRENDLER…

Klasik çizgide yükselen trendler

Son yıllarda dekorasyonda ve modada herşey o kadar çabuk değişiyor ve de seçenekler o kadar fazla ki, klasik çizgide yükselen trendler ile muhafazakar kişilerin bile değişime ayak uydurması gerektiği vurgulanıyor.

YENII

YENNİ

Yukarıda da belirttiğimiz gibi herşey okadar hızla değişiyor ve tüketiliyor ki bazen insanı ürkütüyor. Çünkü zamanımızda üretmek o kadar zor, tükenmek de bir o kadar kolay. Hepimizin de bildiği gibi modern stilleri tercih eden kişiler, değişime daha çabuk uyum sağlarlar. Klasik stilleri tercih edenlerin daha muhafazakar oldukları ise bir gerçek. Zaman içinde klasik çizgide bile herşeyin günümüze uygun şekilde değişime uğradığını ve bazı klasik stillerin daha çok tercih edildiğini görüyoruz. Ancak bu tercihin uzun süreceğini düşünüyorsanız yanlıyorsunuz. Çünkü son günlerde klasik çizgide yükselen trendler ile muhafazakar kişilerin bile değişime ayak uydurması gerektiği vurgulanıyor. Klasik çizgide yükselen trendler ise leopar desenler, duvar ve örtülerde patchwork çalışmalar, duvarlarda, dolaplarda dantel gibi işlenmiş ince işçilikler, boncuk ve taş aksesuarlar, çiçekli ve kuş desenleriyle doğayı hissettiren son derece cesur ve ihtişamlı yaklaşımlar söz konusu.

YENİ

 

GFDG

Her detay başlı başına bir olay. Belli bir stilden ziyade eklektizm hakim. Eklektizmde seçilen stiller ise en ihtişamlı olanları; Rokoko, Barok, Biedermeir vb. Renkler ise klasik çizgide ama nerdeyse canlı olarak seçilen her renk… Resimler ise geçmişin romantizm izlerini günümüzde insanlar minimalist çizgilerle yok olmaya başlayan ihtişam, zenginlik ve romantizmi yeniden mekanlara taşınmak istiyorlar. Fakat bu sizi yanıltmasın. Son yıllarda insanlar herşeyi birarada istiyorlar.Sanki kaybolan değerleri moda ve dekorasyondaki değişimlerle var etmek istercesine… Daha düne kadar yalın çizgileri yaşatmak gündemdeyken şimdi ise son derece ihtişam söz konusu. Yazının başında da belirttiğimiz gibi insanlar herşeyi çabuk tüketip çabuk sıkılıyorlar. Yalın, doğal çizgiler bir dönem cazip gelirken birden ihtişamlı çizgilere karşı özlem duyabiliyorlar. İster doyumsuzluk, ister ihtiyaç olarak yorumlanabilir. Olaya nasıl baktığınıza bağlı. Tercih sizin.

YENNİ,

YENNİ

YEENİ

 

 

 

Klasik çizgide yükselen bu trendlere ayak uydurmak isteyen, klasik çizgide mekana sahip bir kişilikseniz işe perdelerinizi çiçek, duvar kağıtlarınızı patchwork desenlerle değiştirmekle işe başlayabilirsiniz. Eğer elinizde geçmişi yansıtan mobilyalar mevcutsa bunların döşemeliklerinin kumaşını da leopar deseni kumaşlarla değiştirebilirsiniz. Size bahsettiğimiz bu desenler son yıllarda oldukça revaçta. Ayrıca yatak ve masa örtüleriniz, perdeleriniz için Çin ve Hint işi kumaşları tercih edebilirsiniz. Aydınlatmada ise şamdanlar, aplik ve abajurlar öncelikle tercih edilenler arasında. Bizden söylemesi, sizden uygulaması…

klasik çizgide yükselen trend,ler 7

GF

DSFD

 

HOLLYWOOD RÜZGARI

HOLLYWOOD RÜZGARI..

Biliyorsunuz geçmişin farklı yorumları bugün dekorasyonun yükselen trendi. Ve biz de bu yazımızda geçmişi en güzel anlatan Hollywood yıldızlarının evlerinin dekorasyonunu ve günümüze yansımasını inceledik.
YENNİ

YENNİİ

 

YEEE

 

2001 yılına girdiğimiz şu günlerde Hollywood yıldızlarını yansıtan evlerin nasıl olduğuna ve günümüze kadar nasıl değişime uğradığına tanık olacağız. Hepimizi oldukça ilgilendiren geçmişten gelen Hollywood yıldızlarının çoğu ölümsüzleşmiş , efsaneleşmiş duruma. Son günlerde geçmişten günümüze esen rüzgarda en çok efsaneleşmiş Hollywood yıldızlarının yaşam tarzlarından, evlerini nasıl dekore ettiklerine, nasıl giyindiklerine kadar her şey gündemde… Geçmişi en güzel onların anlatması buna neden olabilir. Ayrıca dekorasyonda yükselen trend geçmişte Hollywood yıldızlarının yanı sıra renkli çekilmiş mekanlarından örnekler göreceksiniz. Geçmişteki farklı dönemleri bu mekanlarda rahatlıkla görebilirsiniz. Bu mekanları dönemlerine göre incelerken efsaneleşmiş yıldızların filmlerini seyreder gibi bile olabilirsiniz. Uzun lafın kısası geçmişi Hollywood yıldızlarının evleriyle anlatmak oldukça keyifli olacak. örneğin geçen ayki yazımızda Mickey Rourke’ın eviyle altının ne kadar revaçta olduğuna tanık olduk. Ayrıca altının geçmişin dönemlerini anlatan mobilyalarla nasıl kullanıldığını gördük. Hollywood yıldızları ile yılların yanı sıra, 1890’ların Napolyon dönemlerine kaar geriye gidebilirsiniz. Mekanları Hollywood yıldızları ile anlatmamızdaki en büyük sebep geçmişi en güzel onların anlatmalarının yanı sıra Hollywood yıldızlarının nasıl evlerde yaşadıklarını merak etmemiz.

YENİİİ

YENİİİİ

 

hollywood rüzgarı8

Bu şekilde yıldızların yaşamlarına daha yakın olup, onları daha yakından tanıma fırsatını yakalamış olacağız. Ayrıca Hollywood yıldızları evlerinin dekorasyonunda en çok rağbet edilen çizgileri göreceğiz. Hangi yıldızların hangi tarz evi tercih ettiğine tanık olacağız. Öreğin , Nathalie Wood, Elvis Presley, Frank Sinatra v.s 50’li yılları tercih etmişler. Doris Day ‘in evi geçmişi çağrıştıran konservatif mobilyalarla döşenmiş. Clark Gable‘in evi Venedik stilinin etkisinde. Glenn Ford ve eşinin tercihi ise Uzakdoğu İngiliz Country stili. Günümüz yıldızlarından Clarie Danes ‘in  Manattan’ daki evi 50’li yılları çağrıştırıyor. Ayrıca Ronald Reagan ‘ın Pasific Palicades’deki evinden görüntüler 40’lı yıllardan. Günümüz yıldızlarından Uma Thurman’ın görüntülendiği ev  tamamen altın varağın etkisinde. Ayrıca bu yıldızlardan Marlyn Monroe’nun heykelini de evlerde rahatlıkla kullanabilirsiniz.

YENİ

YEEN

 

hollywood rüzgarı7

Bu ay sevilen Hollywood yıldızlarından bazılarını sayfalarımıza konuk ettik. Görülen şu ki onlardan bazıları sade yaşamayı tercih ediyorlar. Yaşamlarının getirdiği ihtişamı evlerine taşımıyorlar. Sanki normal aileler gibi. Tabii aralarında ihtişamı evlerine taşıyanlar var. Fakat sizin için seçtiğimiz evin çoğunda klasiklik hakim olsa bile hakimiyet sadelikte. Örnek Ronald Reagan bir zamanların Amerikan Başkanı. Ve bu Hollywood yıldızının evi sanki normal bir ailenin evi. Bu da insanın evinin dekorasyonunun yaşamına paralellikten ziyada karakterine paralel gittiğini gösteriyor. Gerçi geçmişteki Hollywood yıldızlarının evleri günümüzdeki yıldızlara göre , karşılaştırılırsa oldukça sade. Günümüzdeki yıldızlar nedense ihtişamı daha çok seviyorlar. Yazıdaki Hollywood yıldızlarını incelerseniz, geçmişteki Hollywood yıldızlarının evlerinin, günümüz yıldızlarının evlerine göre , klasik çizgilerde bile olsa oldukça sade olduklarını görürsünüz. Bunun nedeni olarak bu yıldızların evleriyle kendilerini ispatlamak yerine, filmlerinde oyunculuk yönüyle ispatlamak olduğunu düşünebiliriz.

YEENİ

YENNNİİ

hollywood rüzgarı10copy

hollywood pcopy

hollywood rüzgarı341 copy

hollywood rüzggarı4 copy

 

KOZMOPOLİT ÇİZGİLER…

Sanki İstanbul ve Paris… Farklı kültürlerdeki insanların aynı şehirlerde buluşması gibi klasizm çizgilerini taşıyan mobilyaların farklı kültürleri içermesi sonucu ortaya çıkan kozmopolit çizgiler bir çoğumuz için cazip gelebilir. Her ülkenin stilleri kendilerine göre yorumlayışı farklıdır. Bu sebepten farklı kültürlerin aynı stilde buluşması bile farklı atmosferler yaratmaktadır.

YEENİ

 

YENİ

Bu sayımızda sizin için seçtiğimiz mekan bu özelliği en tipik şekliyle yansıtıyor. Birinci mekanımız Kopenhagen, Roma ve Amerikan empresyonizminin kültürlerini taşıyor. Ressamlardan Daniel Garber’in resimleri, Kopenhagen’den seçilen geçmiş dönemlere ait mobilyalarla süslü. Bu örnek mekanlarda dikkat çeken ortak özellik altın varak. Mobilyadan aynaya, çerçeveden aksesuara hepsinde altın varak dikkat çekiyor. Altın varakla en fazla bağlantı sağlayan renkler sarı, yeşil, mavi. Bunun yanında arada kullanılan kırmızı, pembe gibi canlı renkler mekana oldukça hoş bir canlılık veriyor. Bu tarz evlerin en önemli özelliği, mekanda yaşayanların kişiliğini ve zevkini en iyi şekilde yansıtması. Bu özellik de göz önüne alındığında bu tarz evlerde evin sahibiyle iç mimar çok yakın bir şekilde çalışmalıdır. Çünkü iç mimar evin sahibinin seçimlerini doğru yerde ve uyumlu bir şekilde yansıtacaktır mekana. Farklı kültürlerin bir arada kullanılması ve bunların uyumlu olabilmesi göründüğü kadar kolay bir iş değildir.

YEENİİ

YEENN

 

 

 

Böyle kozmopolit  bir evde temelde bir stil seçmelidir örnek olarak. Birinci mekanda temelde neoklasik seçilmiştir. Özelikle aksesuar, koltuk ve sehpalarda 14. Loui Dönemi göze çarpmaktadır. Ayrıca dönemin renkleri de bu dekorasyonda önemli faktörlerden biridir. Örnek mekanlarda seçilen dönemin açık renkleri olduğu için mekan geniş görünmektedir. Bu bilinçli bir tercih olabildiği gibi olmayabilir de. Bu da gösteriyor ki bir evi dekore ederken dönemin özelliklerinin yanı sıra farklı kültürleri bir arada tutmak yeterli olmuyor. Kişiliği yansıtan mekanlarda mekanın geniş gösterilmesi de önemlidir.

YEE

YENNİİ

YENİİ

 

 

 

Kozmopolit çizgilerde göze çarpan bir başka noktada mekanın kişiliği yansıtmasının yanında ferah ve rahat da  olması. Bir başka deyişle oturacak kişinin yanı sıra rahat ve ferah bir ev istemesi en doğal hakkıdır. Evin sahibinin seçimleri yaparken iç mimarla çalışması bu sebepten gereklidir. İkinci örnek mekanda da 18. yüzyıl koltuklarının yanı sıra barok stili aplikler kişiliği yansıyan geçmiş dönem aksesuarları olarak aynı düşünceler içinde kullanılmıştır. Birinci örnek mekanda olan kültürler olmayıp başka kültürler olsa da amaç aynı. İster açık renklerle ister araya atılan renkli mobilyalar olsun, mekan kişiliğinizi yansıtsın. Ayrıca mekan kurallara uyulduğu sürece her zaman şık, zengin görüntü vererek dikkat çekici olabilir. Önemli olan ev sahibi tarafından  mobilya aksesuarlarının fonksiyonel olarak uyumlu yerleştirilmesidir. Farklı kültürlerin oluşturduğu tezatlıklar oldukça hoş görüntüler yaratmaktadır, yeter ki doğru uygulansın. Siz de bu kültürlerin yanı sıra Osmanlı kültürünün veya tercih ettiğiniz kültürleri bir arada kullanarak kozmopolit bir atmosfer yaratabilirsiniz Yapacağınız tek şey hangi kültürleri seçeceğinize karar vermek.

kozmopolit çizgiler1J

kozmopolit çizgiler2G

kozmopolit çizgiler3K

BETWEEN PAST AND FUTURE IS LOOKING FOR SUPPORT

GEÇMİŞLE GELECEK ARASINDAKİ ‘GÜZELLİKLER’ DESTEK ARIYOR.  Her yapıyı kendi tarihinin tek örneği olarak görüp ilkeleri belirlemek en doğru karardırElimizdeki arşivle, insanların anıtları koruma kaygısını gösteren örneklerin her devirde var olduğunu gösteriyor. Genel anlamıyla anıtlar mimari bilimsel ve kültürel özellikleri olan yapıtlar ve yerleşme mimari yapılardır. Gayrimenkul eser anıtların korunması deyimi ise bunlarla ilgili restorasyon, renkostruksiyon, Renovasyon gibi müdahalelerin hepsini kapsayan anlamdadırlar. Kendi tarihini yansıtan tarihi, arkeolojik eserleri ve muhteşem anıtlarıyla bir kaç bin yılı evrensel güzellikleriyle İstanbul, tarihi eserler açısından en önemli kentlerimizden biri olma özelliğini taşıyor. Boğaz çevresindeki sahil sarayları, yeşil doku mimarisi ile olağanüstü güzel kompozisyonlar yaratmış. Yıldırım Beyazıt ve II. Mehmet’in yaptırdığı Anadolu ve Rumeli Hisarları, mimarlık tarih kültür hazinesinin seçkin yapıtlarıdır. Kentin Asya bölümündeki tarihi yerleşmesi olan Üsküdar, Selimiye, Mimarah gibi anıtsal külliyeleri, ahşap evleri, külliyeleri, tekke ve türbeleri ile önemli yerleşme alanlarıdır. Lale Dönemi çeşmeleri bulundukları yerle özleşmişlerdir. Beyazıt Meydanı’ndaki I. Theodosius’daki, Aksaray Yedikule yolu üzerindeki Arcadinin ortasında yükselen Arkadius sütunu, eşşiz Ayasofya. Yere batan Sarayı gibi eserler, Ortacağ mimarisinden günümüze taşınan eserlerden bazılarıdır. III. ahmet, Sultan Mahmut, Tophane, Üsküdar Meydanı Çeşmeleri, bulundukları yerlerle özdeşmişlerdir. Fenerbahçe, Göztepe, Erenköy gibi sayfiye yer-leşmeleri, ahşap köşkleri ve bahçeleri ile geçmişin izlerini günümüze taşımaktadırlar. Hamamlar, Osmanlı saray hayatının ayrılmaz parçasıdırlar. Burada ismi geçmeyen tarihi eserler, sayılarıyla önemli yer tutarlar.

geçmişle gelecek arasındaki güzellikleri2

geçmişle gelecek arasındaki güzellikleri3

geçmişle gelecek arasındaki güzellikleri1 copy

Bu eserleri  üç grupta toplayabiliriz:

Restorasyonu yapılmış olanlar, Dolmabahçe, Kapalıçarşı, Rüstem Paşa Camii, Feshane, Deniz ve Kara Surlarının bazı bölümleri vs.

Restorasyonu hala yapılmakta olanlar, Galata Kulesi, Sait Halim Paşa Yalısı, Eyüp, Zeybek, III.Ahmet Çeşmesi vs.

Destek arayan tarihi eserler, Ayasofya, Tekfur Sarayı, Çemberlitaş, Hipodrom ve Anıtları, Küçük Mabeyn Köşkü, Arkadius Sütunu, Kıztaşı, Siyavuş Paşa Medresesi vs.

1951 yılında kurulan Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu kısa adıyla GEEAYK, sayısız eski yapıtın kurtarılmasını, onarılıp korunmasını sağlamıştır. Türkiye’de çeşitli kuruluşlar, eski yapıların, mimarlık anıtlarının korunması, onarılması, yenileştirilmesi konularıyla ilgilenmişlerdir. Bunlardan en önemlileri eski yapıt sahipleri, Milli Eğitim Bakanlığı, Kültür Bakanlığı, Vakıflar Genel Müdürlüğü, Yerel Yönetimler, Belediyeler, Eski Eserler ve Anıtlar Müdürlüğü’dür. Ayrıca, mimarlık dergileri, üniversiteler, TMMOB mimarlar odası da ilgili kuruluşlardır. İCOM uluslararası müzeler konseyi, İCOMOS uluslararası anıtlar ve sitler konseyi, ICCROM kültürel varlıkların korunması ve onarım araştırması da önemli kuruluşlardan bazılarıdır. Ancak, kültür varlıklarını tek başlarına da korumak yetmez. Onların çevreleriyle de bir bütün oluşturması da önem taşır.

geçmişle gelecek arasındaki güzellikleri5

geçmişle gelecek arasındaki güzellikleri8

Bir  yapının tarihsel anıt olarak korunması, kültür varlığı sayılması için gerekli ölçütler nelerdir sorusuna cevap ise yapının sanat yapısı olarak tasarlanma, biçimlenme gibi mimari özellikleri açısından bir ürün örneği olması, toplumsal ya da kültürel tarihin belirli bir dönemi yansıtıyor olması, kent tasarımı, peyzaj düzenlemesi açısından değer taşıması, ünlü bir mimarın yapıtı olması veya ünlü kişi ya da tarihsel olaylarla bağlantısının olmasıyla ilgilidir.Tarihsel anıtların korunmasında tek ya da az sayıda ilke yoktur. Her yapıyı kendi tarihinin tek örneği olarak görüp ilkeleri belirlemek en doğru karardır. Kilisenin camiye çevrilmesi gibi, yapılarda yapılacak işlemleri kültürlere göre istenilen biçime sokmamak gerekir. Eski yapıların biçimsel bütünlüğünü elden geldiğince bozmamaya çalışmak, güzelleştirelim derken çirkinleştirmemek, güçlendirelim derken  zayıflaştırmamak  esas uyulması gereken ilkelerdir. İstanbul’daki bazı eserler ne yazık ki gerekli ilgiyi görmemektedir.

geçmişle gelecek arasındaki güzellikleri9

geçmişle gelecek arasındaki güzellikleri7

geçmişle gelecek arasındaki güzellikleri6

İstanbul’un yanı sıra  tüm Türkiye taşınabilir taşınmaz kültür ve doğa varlıkları açısından zengin miras olan bir ülkedir. Bunun için gerekli koruma bakım onarım ve yenileştirmelerinin yapılması gerekmektedir. Yukarıda yazdığım kuruluşların dışında her bireyin bu konuda destek vermesi gerekir elbette. Devletin, gelecek kuşaklara bırakılacak bu mirasın korunmasının şart olduğunu görerek bu konuda duyarlı olması gerekir. Gerçek, şimdiyi yaşamaktır ama güzellikleri korumak adına ne geçmiş ne de gelecek yadsınamaz. İkisi de insanların olduğu kadar yapıtların yaşamında önemlidir.

geçmişle gelecek arasındaki güzellikleri1 copygeçmişle gelecek arasındaki güzellikleri2 copy

geçmişle gelecek arasındaki güzellikleri3 copygeçmişle gelecek arasındaki güzellikleri4 copy

ARABESK TUTKUSU..

Batının Doğudan etkilenişi VIII. Yüzyıl’a dayanır. Çin Seddi yapıldıktan sonra Doğunun mistik havası ipek Yolu’yla batıya ulaşmıştır. İlerleyen yıllarda da Batının teknoloji insanları Doğunun gizemli büyüsüne kapılmaktan alıkoyamazlar kendilerini. Özellikle kendilerine özel mekanlarındaki arabesk yaklaşımla Doğulu havayı solumaktan büyük haz duyarlar. İşte şimdi siz  okuyuculara son yıllarda oldukça merak uyandıran ”Arabesk” sanatının oluşma nedenlerinden etkilediği bazı kültürlerden ve günümüze gelişinden örnekler vereceğiz.

asd

ara

Bir Ortadoğu dini olarak İslamiyet’in  yayılışı VII. VIII. Yüzyıl’larda Kutsal Savaş’la ortaya çıktı. İslamiyet, imgelerin yasaklanmasında Hristiyanlık ‘tan daha katı davrandı. İmgeler yasaklandı ama sanatı yok etmek ko­lay değildi. Nitekim kendilerine insan resmi yapma izni verilmeyen Doğulu sanatçılar, hayal güçlerini, biçim ve motifler üzerine yö­nelttiler. Sanki onlarla oynarcasına ördüler. Şuana kadar gelen dantel dantel en ince süs­lemeyi, “Arabesk” dediğimiz girift bezeme­yi yarattılar. Tüm Doğu ve Uzakdoğu sanatlarında sanatçının dikkati gerçek dünyadan saptırılmış, çizgi ve zengin renklerden olu­şan bir düş dünyasına itilmiştir. XIV. Yüzyıl’dan itibaren İran’da, daha son­ra da Hindistan’da, zorlayan disiplin yüzün­den, romanların kahramanlarını, öykü ve masalların görsel açıklamalarım, sadece fi­gürsüz motiflerle anlattılar. Mobilyadan ay­naya, sedef, ahşap ve kristal malzemeyi kul­landıklarını görüyoruz. İslamiyet, Kutsal Savaş sırasında Suriye, Irak, İran, Kuzey Afri­ka ülkeleri (Tunus, Fas, Kenya, Yemen), Hindistan, Uzakdoğu ülkeleri, kısacası İs­panya’dan Pakistan’a kadar birçok kültürü etkisi altına aldı. Dinin sanat üzerinde etkisi Çin’de daha güçlü oldu. Çinliler çok eski zamanlardan beri tunç dökmede uzmandılar. Eski tapı­naklarda kullanılan bazı tunç kaplar İ.Ö. za­manına aittir. Çin sanatı asıl atılımı bir baş­ka dinsel etkiden, Budizm’den elde ettiği için bir Lohan Başı günümüze kadar gel­mektedir. Bu durumda Hindistan’da bazı objeler Do­ğudaki ve Uzakdoğuda ki etkilenmelerle karşımıza çıkıyor. Ördek başı, lohan başı, at başı, fil başı, ince dantel dantel “arabesk” bezemelerle işlenmiş günümüze kadar gelmiş­tir. Hindistan, yaşadığı o kadar fakir hayata rağmen hala bu konuda çok yaratıcı. Dantel dantel işledikleri bir kapıyı, sehpa haline bile getiriyorlar.

Başlıksız-ws

rfffffffffffffff

asads

sssssssssssaa

sssssssssssssssss

Doğu stilini diğer gördüğümüz bir yer Tunus’ta Dar Djellouli Sarayı. Yıldız motifli iki tarz perde. Bu mekanın en önemli özelliği geçmişten günümüze korunarak gelen son saraylardan olması. Bordo ipek kadife kumaşla kaplanan Türk divanı tüm şıklığıyla karşımızda. “Arabesk” bezemelerle işlenmis alçı sıvama panolar ile tavana kadar uzanan altın yaldız kaplama aynalar duvarlara yayılmış. VI. Yüzyıl’dan itibaren sarayda oturan Sidi Hamed eşyaları orjinal haliyle koruyor. Yerler mermer, üstü halı, avize kristal, duvarlarda panoların altı ipek kadife kumaşla kaplanmış. Bu mekanda gördüğünüz gibi İslam tarzının otantik havası çok ağır basıyor. Zengin ışıltılı doğu kumaşları (Rubelli) saf ipek.

sssssQQ

FFFFFF

VXCC

Başlıksız-1

Başlıksız-xxx

Sarayların ve evlerin alçı süslemelerinde, eğri yaş sıvaların üzerine tahta kalıplarla yapılan süslemeler, Türk sanatı’nın İslam Sanatı’na geçtiğinin belirtileridir… Karahanlılar, Asya’da kurulmuş ilk Türk-İslam Devleti’dir. Satuk Buğra Han 920’ye doğru İslamlığı resmi din olarak kabul etmiştir. Bu dönemde birbirini kesen sekizgenlerin meydana getirdiği dörtlü düğüm ve yıldız şeklindeki motifler, sonraları Türk sanatında klasik bir süsleme oldu. Geometrik örnekler esas olup, altıgenlerin içi rozet çiçekleri ve bitki motifleri ile dolguludur. 977’de Gazne’yi merkez yapan Sebir Tekin’in kurduğu bu Türk Devleti Gazneliler adını almıştır. VII. Yüzyıl başında Emevi orduları İndüs Vadisi’ne girmişlerse de Müslümanlığın Hindistan’da yerleşmesi Gazneliler ile olmuştur. O dönemde mekanlardaki stuk süslemeler ve çiçekli kufi kitaplar, günümüze kadar korunarak gelmiştir. Daha sonra ceviz ağacından geometrik bölümler içinde Rumi ve palmetlerle ince işlenmiş dolgular, sırlı tuğla çini mozaik, taş ve ağaç işlemeleri Selçuklu Sanatı’nın en önemli özelliklerindendir. Selçuklu Devleti’nin etkilediği ülkelerden Suriye, Şam’da mobilyalarda ağaç işçiliğinin etkileri Osmanlılar’ dan sonra günümüze kadar gelmiştir.

sayfa 1

sayfa 2

sayfa 3

SAYFA 4

 

RÜYA EVLERDE GRİNİN ELLİ TONU ..

Maviler, Bejler, Siyah beyaz, Sarılar, Pembeler, Kırmızılar, Morlar varken ‘Tüm o cıvıl cıvıl renkler dururken, soğuk Gri renk dekorasyon olur mu?‘ diyenler olabilir aranızda Hepimiz de biliyoruz aslında, gri nötr bir renk gibi görünse de, içinde barındırdığı zerafetle, asaletle, kullanıldığı mekanlara sofistik bir zerafet getirmek gri’nin içindeki o gizemli 50 tonu çıkarmayı bilmekten geçer.

Yazımızda sizin için seçtiğimiz grinin tonlarının asaletini hissettiğimiz rüya evin tasarımı Jean Louis Deniot’a ait. Evin gerek iç mimarisi gerek mimarisinin tasarımının asaleti zerafeti tartışılmaz. Tam da bizim “Rüya ev” niteliklerimize uyan bir ev.

Popvizyon Rüya ev

Onlarca farklı tonu içinde barındıran gri renk; özellikle monokromatik uygulamalarda, renk geçişlerinde açığa çıkan doğal gölgeler sayesinde oldukça asil bir görüntü oluşturur. Nötr bir renk olması ise, her sezon değişen renk trendlerine kolayca uyum sağlamasına olanak tanıdığı için tercih ediliyor.
Nötr bir renk olmasından ötürü, işte size istediğiniz birçok rengi kullanma imkânı sunar aslında. Mesela Turuncu koltuk takımınızın üzerine yılın trend rengi zümrüt yeşili ya da Kırmızıyı rahatlıkla koyamazsınız, ama gri koltuk takımınızla altın rengin yanısıra birçok parlak renk harika bir bütünlük oluşturur.
Duvarları, kapıları, perdeleri, yerleri gri renkte kullanmak için çoğu zaman biraz cesur olmak gerekir. Ne de olsa alışmışızdır açık renk duvarlara, kapılara, yer döşemelerine. Özellikle de alt görsellerdeki gibi gri bir duvar korkutucu gelebilir başlangıçta. Ama biraz cesaretle, sıradanlığı kırmak ve farklı olana ulaşmak kolaydır. Sadece diğer eşyalarla uyumuna bakarak doğru tonlamayı seçmek gerekir. Ayrıca kullanılacak mekânın ne derece de ışık alıyor olduğuna dikkat edilmelidir. Özellikle koyu Griler geniş pencereli havadar mekânlarda kendini daha iyi gösterecektir.

popvizyon dekorasyonPopvizyon dekorasyon

Gri renk ağırlıklı içmimari seçiminizde size eşlik edecek en iyi tamamlayıcılar masif ahşap yer kaplamaları, masif mobilyalar, pırıltılı avizeler, aynalar, metal ve cam aksesuarlar olacaktır. Özellikle Gri monokromatik dekorasyonda metal ve cam parçalar ortamı oldukça hareketlendirecektir.

Gri renk en iyi bej, beyaz, siyah renkleri ile kombin yapılır. Büyük parçaları; duvarlar, perdeler, koltuklar, yerler; bu tonlarda kullandığınızda aksesuar seçimlerinizde değişik renklere gitmenize imkân tanır. Daha çarpıcı ve etkileyici bir sonuç için turkuazlar, kırmızılar, yeşiller, maviler de dekorasyonunuzun bir parçası olabilir.

JEAN LOIUS DENOİT SONBAHAR 1

 

Rüya Evlerde Grinin Elli Tonu

Y.mim Sevinç Ormancı

ULUSLARARASI MİMARİ SİNERJİ…

ss2ddddddddddddss

GEORGİAN STİLİ ;Georgian style.

Evet öncelikle söyleyelim Georgian Stili, erken ve geç olarak ikiye ayrılıyor. Erken Georian Stili Gotik, Rokoko, Çin ve Japon etkisi çok belirgin olarak gösteriyor. Yavaşca geriye dönüş ve gotik merakı ön planda, Gotik, Çin ve Japon etkilerinin yanı sıra Rokoko’ya değinirsek; burada mobilya üstlerinde marküteri işçiliği ve geometrik desenler son derece ince bir işçilikle kullanılmış. Çiçek desenlerine uygun tombakların altın suyuna bastırılmış şekilde de tekrarlandığını görmekteyiz. Marküteride soyut desenler var. Mekandaki mobilyalar grup halinde yerleştiriliyor. Saraydaki ilişkiler göze çarpıyor. Çay masaları sıklıkla bulunuyor. Kadınlar sosyal yaşamda öne çıkıyor. Rokoko en feminen stil olarak bilinir. Mobilyada da kadınlar ön planda.S,C gibi çizgiler ve deniz kabuğu motifleri var. Tavanda yağlı boyalı mimari yapılar yer bulurken heykeller de sıklıkla kullanılmış. İnsan figürleri, yük taşımayan kolonlar ve mermer dokusu bu stilin öne çıkan özellikleri. Ayrıca boyamalarla fantaziler yaratılırken, Barok stilindeki ışık gölge oyunları dikkat çekiyor. Resimde duygular çokça kullanılmış idealize edilmiş bir anlayış hakim olduğu mobilyalarda yere yakın kayıtlar yok. Ahşabu işlemek, gelişmiş geçmeler çoğalmış raf çekmeceler rahatlıkla yapılıyor. Kayıtlar çapraz olarak ortada birleşiyor. Vücut biçimine uyumlu kolçaklar bulunuyor. İngiltere’de döşemeli kanepeler ve koltuklar var.

georgian stili-1

georgian stili-3

3georgian stili-2

2georgian stili-1

üççç

üçün kırpması

üçün sayfası

Tipik özellikleri ise şöyle: Ahşap oyma kaplama çiçek geometri marküteri sedef bağ kaplama.
Lake taklidi yağlıboya süsler bulunuyor. Doğu ‘dan gelen mobilyaları söküp kendilerinkine monte ediliyor.
Cam altı resimler var. Abanoz, meşe ceviz çok kullanılıyor. Pelesenk limon, gül ağacı da ihmal edilmiyor .Dengeli bir asimetri, metal küçük eşyalar ile porselenler ön plana çıkıyor. Gelelim Geç Georgian Stili ‘ne . Bu stil Neoklasik özellikler taşıyor. Rokokoya karşı çıkan Neoklasik çizgilerde Yunan ,Roma ,Etrüks Türk Sanatı görülüyor. Renkler ise Barok’ ta koyu parlak, Rokoko’da daha açılıyor. Neoklasik ’te ise somon sarısı, bej, pastel ,mavi, ve pembeler mekanlara hakim olmaya başlıyor. Kayıtlar yok .Düz hatlar hakim, kıvrımı bulunmuyor. Boncuk ip gibi iç içe geçmiş yapraklı birbirini takip eden bordürler ile düz hatlar oluşturuluyor. Ayak birleşiminde küp ve dikdörtgen prizma var .Ve sembolü xxx ayak bundan sonra başlıyor. Ayak Yivli ve Tornalı, Napolyon Savaşlar’ıyla Mısır keşfediliyor. Bu zamanda askeri dönem ,askeri arabalar, oyalara benzeyen gravürler ,heykelsi sfenksler, mısır böceği, mumyalar oldukça gösterişli olarak mobilyaya yerleştiriliyor. Yatak gösterişli halinden çıkmaya başlıyor ve taşınabilir bir hal alıyor. Kaplamalarda goblen kumaşlar var. Süsler , çelenk fiyonk , zeytin dalı , müzik aletleri ve yaldız görülüyor. Düz yuvarlak kemerler var. Masalar 3 ayaklı ve tek noktada birleşiyor. Kültür düzeyi arttırdığından kitap sayısı artıyor Kitap raflarının sayısı çoğalıyor. Simetri varlığını gösteriyor. İskemlede Lir biçimi görülüyor. Otoman denilen çok şişkin yastıklı divandan esinlenerek yapılan kanepe gündemde. Mobilyada dizaynırlar öne çıkmaya başlıyor. Adam Birader, Hepplewhite Sheraton ve Chippendale vs. gibi mekanlar bu stile örnek olarak verilebilir.

1 2 3