Posts

THE OLD DEPOT WAS CONVERTED INTO PUB

ESKİ DEPO BİRAHANEYE DÖNÜŞTÜRÜLDÜ. Tasarım dünyasında eski binaları dönüştürme projelerine bir yenisi daha eklendi. Eski bir depo, Napotz bira fabrikasına dönüştürüldü. Sanayi tarzı bir depoyu farklı malzeme ve mobilya ile birahaneye değiştirildi.Cerveceria en Durango

Cerveceria en Durango

Stili, ahşap, tuğla, çelik, cam ve bakır gibi maddelerin kullanımı için ayarlanmıştır. İlk fikir, sokaktan tesislerinde işletme ve ayar görürdünüz çarpıcı bir cephe oluşturmak oldu. Iç ve dış arasındaki sıvı iletişimini sağlamak , pencerelerden dışarıya açık bir yoldan geçenler, farklı giren tipik bir bira Galicia Bask alım-satım yapan benzersiz bir geziye Napozt şehrindeki hale davet etmek.

Cerveceria en Durango

Cerveceria en Durango

Dekor, farklı yerel ortamlar yansıtırken , uzakta bira tipik kavram almak istedi. Biz halkın üç alanları ayırt edebilir. Tesislerinde girişinde bir kanepe alanı, yüksek tablolar, alçak masalar ve başka bir bar alanı bir alan. Birinci bölge, binaların girişinde yakın, iki büyük deri kanepeler ve ahşap masa ve müşteri davet metal sandalyeler keyifli ve konforlu bir zaman hakim olan var iki alan vardır. Ana cazibe gibi bira iş depolamak iki büyük bakır tanklar ahşap bar, tarafından işgal tesislerinde merkezi alanı.

 

NAPOZT-brewery-by-Gespronor-A-Coruña-Spain-10

Son olarak, ahşap dışkı ve metal, odanın arkasındaki bir toplama alanı ile yüksek ahşap masa bir alan. Cam ve çelikten yapılmış bazı büyük kapılar vurgulayarak banyo bulunduğu ev geri. Yerel genel aydınlatma farklı odalarda lambaları asılı teller oluşur. Bütün yer dikkatle müşterinin kalmak daha rahat yapmak küçük dokunuşları ile dekore edilmiştir.

 

Arabesk tutkusu Arabesque Passion

arabesk tutkusuarabesk tutkusu 1 arabesk tutkusu 2 arabesk tutkusu 3

THE SPACES CREATED BY BLACK AND WHITE PHOTOGRAPHS OF WOMEN<

SİYAH- BEYAZ KADINLARIN OLDUĞU FOTOĞRAFLAR İLE YARATILAN MEKANLAR…Fotoğrafları gördünüz mü ? Görmedinizse sayfamda yayınladığım muhteşem siyah- beyaz fotoğraf sergisine hoş geldiniz… Bekir Ormancı’nın 4 Şubat – 22 Şubat arası sergilediği SİYAH-BEYAZ fotoğraf sergisine… Kadınlar günü için adlı fotoğraf sergisinden sizler için seçtiğim çeşitli ülkelerden kadınların fotoğraflarını bu yazımda mercek altına yatırdım… Bu resim sergisinde bir çok ülkeden kameraya yansıyan kadınları göreceksiniz. Ortak noktaları kadın olmaları… Peki Fotoğraflar? Kadınlar ile mekan ilişkisini nasıl mı kurdum ? Biraz ipucu vereyim. Eklektik anlayışta siyah-beyaz dekore edilmiş bir mekan düşünün. Eklektik anlayışın buradaki sözlük anlamı farklı kültürler.Bir siyah-beyaz fotoğraf sergisi düşünün, farklı ülkelerden kültürlerden kadınlarsiyah beyaz9

ın olduğu Ayrıca siyah-beyaz fotoğraflarla, eklektik dekore edilmiş siyah-beyaz mekanlar. Aradaki ilişkiyi yakaladınız mı ?… Öncelikle amacım sizler için kültürleri farklı da olsa tüm kadınların ortak noktasının kadın olduğunu vurgulayan bir dünya yaratmak… Hangi ülkeden gelirsek gelelim tim kadınların ortak üzüntüsünün, neşesinin, siyah-beyaz simgelendiği bir dünya yaratıp tüm dünyaya bunları bir mekanla sunmak ve düşündürmek… Benim bu yazıyla yaratmak istediğim tüm dünyadan kadınların ortak noktalarının olduğu bir mekan… Siyah-beyazın hakim olduğu, duvarlarına çeşitli ülkelerden kadınlarının fotoğraflarının asıldığı bir mekanın dekorasyonu ile tüm dünyaya kadınların üzüntülerini ve sevinçlerini siyah ve beyazın simgelediği zıtlıkla aktarmak. İşte kadın dünyasında bazı kesitler böyle bir şey. Başka bir kabile değil, içinde yaşayabilenlerin anlayabileceği bir gezegen ! Sadece. Nasıl podyumlarda yürüyen mankenlerin dış dünyasında yaz havası yaşanıyor gibi cıvıl cıvıl gözükse bile iç dünyalarında kış havası yaşanabiliyor. Bu da gösteriyor ki iç dünyamızla dış dünyamız siyah-beyaz gibi zıtlıklar içerebilir… Bu da gösteriyor ki hangi kültürde ya da hangi dünyadan olduğumuz önemli bile gözükse iç dünyamızda neler hissettiğiniz hepsinden önemli.siyah beyaz2

siyah beyaz4

ıuygıugıugıugıugsiyah beyaz2 copy

Çağdaş sanat arenasında gelecek bugündür..

Istanbul Çağdaş sanat arenasında.. gelecek bugündür…..

istanbul contemporary art… now you see…
Sizler için bu seferki seçimim geleceği bugünden gösteren  istanbul contemporary 2014.Fuarı Gezerken dikkatimi çeken  en önemli nokta binlerce davetli kalabalık nedeniyle galeri standlarını gezmekte hayli zorlandığıydı..Bu nokta sanata gösterilen ilgi açısından oldukça gurur vericiydi.Genel yorumlar ise bu yılın geçen yıllara kıyaslandığında en iyi istanbul contemporary olduğu üzerineydi… 1 2 Esra Oflaz Guvenkaya, Sevinç Ormancı, Pınar Eczacıbası 3 Eser: Sevinchy Türkiye’nin ve bölgenin uluslararası çağdaş sanat fuarı Contemporary Istanbul, dünyanın saygın galerilerini, sanat kuruluşlarını, sanat profesyonellerini, koleksiyonerleri ve sanatseverleri İstanbul’da 9. kez buluştu. 13-16 Kasım 2014 tarihleri arasında Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı ile İstanbul Kongre Merkezi’nde gerçekleşen Contemporary Istanbul, 520 sanatçı, 22 ülkeden 105 çağdaş sanat galerisi ile beraber 75.000’den fazla ziyaretçiyi bir araya getirdi. 4. resim modaheryerde5. resim moda heryerde6. resim moda heryerde7. resim moda heryerde8. resim modaheryerde9.. resim moda heryerde   Contemporary Istanbul, Avrupa, Balkanlar ve Orta Doğu’nun en iyi çağdaş sanatını Istanbul’a getirdi Kaçırılmayacak bir buluşma noktası olduğu kadar en genç ve canlı sanat ortamına sahip, çağdaş sanatın geleceğini elinde tutan Istanbul’u keşfetme fırsatı sunan Plugin Yeni Medya bölümü ile de çağdaş sanat dünyasındaki yepyeni ve yenilikçi gelişmeleri takip etme fırsatı yakaladı Contemporary Istanbul Yönetim Kurulu Ali Güreli’nin sözleri ile “9. Contemporary Istanbul ile, yeni bir jenerasyon alanı ve sanat kuruluşu oluşturduğumuz için gururluyuz. CI, yeni ve çağdaş Türk sanatının kesinlikle arkasında duruyor. Geçmişe ya da bugüne doğru değil, geleceğe doğru ilerliyoruz. Bu yüzden de bölgedeki bütün diğer ülkelere kapımızı sonuna kadar açtık. Bölge derken geniş bir bölgeden bahsediyorum: Orta Doğu, Balkanlar, Kafkasya, Doğu Akdeniz ve tabii ki Avrupa.” şeklinde açıklıyor. Lütfi Kırdar’ın yanı sıra İstanbul Kongre Merkezi’ne de yayılan fuar bu yıl,  Akbank Private Banking’in ana sponsorluğunda Yıldız Holding ve 42 Maslak’ın ise ortak sponsorluğunda düzenlenen fuarın bu seneki katılımcı galeriler arasında 10. resim moda heryerde11. resim moda heryerde yer aldı Contemporary İstanbul’2014 de dikkat çeken gurur veren  önemli noktası binlerce davetli kalabalık nedeniyle galeri standlarını gezmekte hayli zorlanmasıydı. Fuarın ArtNews İstanbul dergisinin ev sahipliğinde Karaköy Liman Restoran’da düzenlenen açılış partisinde de yüzlerce davetli kalabalık nedeniyle dışarda kaldı. CI EDITIONS – Sanat edisyonları için üretim, dağıtım ve iletişim platformu Contemporary Istanbul, sanat edisyonlarının, çoklu sanatların farklı formatlarının, kavramsal boyutlarının sunulduğu, tartışıldığı ve paylaşıldığı yeni girişim ve inisiyatifi CI Editions’ı sundu Sınırlı sayıda üretilen özel edisyonların yaygın dağıtmını sağlayacak olan CI Editions, sanatın daha geniş izleyici grubunun yanı sıra yeni sanatseverler ile buluşmasında alternatif bir kanal yaratdı CI yarattığı bu yeni değer ile yeni koleksiyoner gruplarının da oluşturulmasını sağlayarak bir kez daha ayrıcalığını ortaya koydu CI Editions geleneksel baskı edisyonları fikrinden çok daha öteye geçiyor. Baskı (litografi, ipek baskı, dijital baskı) sanatçı kitabı, fotoğraf, video, heykel/obje, neon, ses ve diğer çeşitli alanlarda üretilen sınırlı edisyonların bir sanat eseri olduğunu açıkladı Mustafa Horasan, Hale Tenger, Buğra Erol, Fırat Engin, Orhan Cem Çetin, Ali Emir Tapan, Ardan Özmenoğlu, Ali Taptık, Ahmet Polat, Erdoğan Zümrütoğlu, Gözde Türkkan, Book Lab, Seçkin Pirim, Ahmet Duru, Selçuk Ceylan, Sıtkı Kösemen, Özlem Günyol ve Mustafa Kunt, CI Editions’a özel sanat edisyonları üretecek sanatçılar arasında. Yeni Medya Bölümü PLUGIN ISTANBUL 2. Yılında Contemporary Istanbul’un en büyük yeniliği olan PluginIstanbulYeni Medya Bölümü sanatsal anlamda daha geniş bir alanı kapsamayı hedefliyor, sadece video sanatı değil, ses ve ışık enstalasyonları, etkileşimli ve jeneratif sanat işleri, iç mekanharitaları projeleri, robotik tasarımlar, hepsi ve daha fazlası Plugin Istanbul‘da yer buldu Plugin Istanbul ile Contemporary Istanbul, ait olduğu çağın dışına çıkarak ziyaretçileri geleceğe yollamayı amaçlıyor. Geçen seneki büyük başarıdan sonra daha çeşitli bir içerikle ziyaretçileri karşılamayı hedefleyen Plugin Istanbul’un bu seneki katılımcı galerileri arasında, Galerie AKINCI, DAM GALLERY, URAStudio, Yellow Peril Gallery, Sedition, Kasa Galeri, Galeri MCRD, Musion Eyeliner, NOHlab, videobrasil, MOCC, Perte de Signal, Space Invaders, Zimoun Studios,Çağla Çabaoğlu Galeria, Simon Heijdens, Epitome, Ouchhh, Kurye video, Wiz ve Brigitte Kowanz katılımcılar arasında yer aldı Çin çağdaş sanatına farklı bir bakış Bu senenin önemi Çin çağdaş sanatına veriliyor ve dünya çapında tanınmış Liu Bolin and Liu Dao  gibi Çinli sanatçıları konuk ediliyor. Çin çağdaş sanatı konusu aynı zamanda CI Dialogues programında “Gelecek Bugündür – Çin’de Çağdaş Sanat” ve “Çin’de Sanat Arenası, Piyasası ve Kuruluşları” oturumlarında yer buluyor. 2010’dan beri Çin video sanatı koleksiyonerliği yapan Dr. Michael I. Jacobs’ın gözünden Çin video sanatını görüleceği “Now You See” sergisi yer aldı 12. görsel moda13. resim moda heryerde CI DIALOGUES Öteki sanatın gerçeklerini tartışmaya açılıyor CI Dialogues konferans programı 2014 yılında da güncel sanatın uluslararası fikir liderlerini tartışma ve konuşmalar ile bir araya getiriyor. Plug-in Istanbul Yeni Medya Bölümü ve konuk ülke Çin’in de tartışmalar arasında yer alacağı konferans programının teması “The Other Art. Alternatives. Choices. Options” oluyor. Fuar alanında gerçekleşecek konferansta “Koleksiyonerliğin Geleceği”, “Çağdaş Sanatın Bugünü ve Yarını‘’, “Ses Sanatı” ve “Yarının Fuarı” gibi konular tartışılıyor. Sotheby’s International Yönetim Kurulu Başkanı Robin Woodhead, Christie Hong Kong Çağdaş Sanat Müzayede Müdürü Lauré Raibut, Artnet Kıdemli Başkan Yardımcısı Roxanna Zarnegar, Loop Sanat Fuar Direktörü Emilio Alvatre, CI Dialogues katılımcı konuşmacıları arasında yer alıyor. Yeni küratöryel sergi; CI 90 MINUTE SHOWS CI 2014 CI Program Direktörü Dr. Marcus Graf tarafından gerçekleştirilen etkileyici bir küratoral sergi sunuyor: CI 90 Minute Shows, her 90 dakikada bir, bir sanatçının solo şovunun kurulup, sunulup, tartışılıp, kaydedilip, başka bir sanatçının kurulumu için tekrar boş bir alan bırakılarak oluşturulan bir mekan-sergisi. 50 m2’lik bir kutu biçiminde olacak olan alanda alternatif sunuşlar ve küratoral denemeler için aynı sürecin sürekli devam ettiği deneysel bir forum yaratılıyor. 20 sanatçı bir arada, fuarın dört günü boyunca zaman ve yer temalı kurulumlarını sergiliyor. CI 90 Minute Shows, değişimleri takip eden, sanatın çoğulculuğunu ve çeşitliliğini destekleyen dinamik ve yönlü bir platform oluşturuyor. Ali Emir Tapan, Mehmet Ali Uysal, Charlotte Stein, Lukas Ulmi, Fani Zguro, Ansen, Gentian Shkurti, Island 6, Orhan Cem Çetin, Anri Sala, Dora Garcia, Kajsa Dahlberg, Pipilotti Rist, Beyli Peter, Voldemars Johansons, Özlem Günyol & Mustafa Kunt, İsmail Necmi, Ozan Kerem Bayraktar, Buğra Erol, İrfan Önürmen, Fırat Engin, Mariam Natroshvili & Detu Jintcharadze, Anthony Laurut ve Fred Farrow bu serginin sanatçıları arasında yer alıyor. ART ISTANBUL SANAT HAFTASI – 10-16 Kasım 2014 tarihlerinde sanata doyuyoruz 10-16 Kasım 2014 tarihlerinde İstanbul’da, yerleşik sanat kurumlarının, galerilerin, müzelerin ve kültür kurumlarının düzenlediği etkinlikleri ortak bir yapı içinde, Türkiye ve uluslararası alanda duyurdu. Art Istanbul Sanat Haftası; birçok kültürel aktivite, sanat etkinliği, çağdaş sanat sergileri, yeni kültürel sunular, tartışmalar ve eğitim programlarına erişim sağlayacak ve 2. Istanbul Tasarım Bienali ile aynı zamanda gerçekleşecek. SALT, Istanbul Modern, IKSV ve Sakıp Sabancı Müzesi, Borusan Contemporary ve Masumiyet Müzesi’nin de içinde bulunduğu 40’tan fazla kurumu ve Istanbul’daki galerileri aynı çatı altında topladı.    15. resim contemporary 2014 Kültür Bakanı Ömer Çelik (ortada), fuarı Ali Güreli (solda) ve Hasan Bülent Kahraman eşliğinde gezdi. Fuarın dünkü ön açılışına Kültür Bakanı Ömer Çelik de katıldı. Contemporary İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Ali Güreli, Contemporary Istanbul İcra Kurulu Üyesi Hasan Bülent Kahraman ve Akbank Yönetim Kurulu Başkanı Suzan Sabancı Dinçer’in karşıladığı Çelik, fuarı gezip Güreli ile Kahraman’dan bilgi aldı. Contemporary İstanbul’un çok başarılı bir organizasyon olduğunu söyleyen Çelik,  Burada gerçek dünya standardında işler yapılıyor. Uluslararası galeriler burada. Çok eski galerilerin yanısıra Genç sanatçılarda burada. Yerli ve yabancı sanatçılar bir arada İstanbul bu fuar sayesinde giderek çağdaş sanata yön veren bir şehir haline geldiğini bizlere gösterdi. Bir çok şeyi ilk defa burada görüyoruz. 2-3 yaşında galerilerin yanısıra 25 yaşındaki galerilerde. En klasik eserleri de görüyoruz, pop art diyebileceğimiz, dijital sanat diyeceğimiz eserleri de görüyoruz. Entelektüel açıdan da çok kışkırtıcı bir yer burası. Küresel ve yerli atölyeler burada. Koleksiyonerler burada. Halkımızın kitlesel halde katıldığı organizasyonlarından biri oldu” diye konuştu. Siyaset ve felsefeyle ilgili yaptığımı birçok okumanın burada aslında pek çok karşılığını görüyorum. Beni yeniden düşündüren eserler görüyorum. Benim açımdan bir beyin fırtınası oluyor” diyen Bakan Çelik sanatın yaşamımızda ki yüzleşmelerine dikkat çekti. GLASSTRESS – Dünyaca bilinen sergi 2015’te 10. Contemporary Istanbul’a geliyor Cam malzeme kullanılarak üretilmiş en iyi çağdaş sanat eserlerinden oluşan eşsiz bir sergi olan Glasstress, 53. Venedik Sanat Bienali’nin resmi etkinlikerinden biri olarak 2009 yılında hayata geçirildi. Venedik Grand Canale üzerindeki tarihi Palazzo Cavalli-Franchetti, Institute of Sciences and Letters binasında gerçekleştirilen proje 1950’li yıllardan günümüze kadar en önemli çağdaş sanatçılar üzerine odaklanıyor. Man Ray’den Rauschenberg’e ve Jan Fabre’den Mona Hatoum’a kadar birçok sanatçının eserleri projede yer alıyor Contemporary Istanbul seçici kurulu tarafından seçilen Türk çağdaş sanatçıları, Glasstress Istanbul 2015’e dahil olacak. Seçilmiş sanatçılar Murano’daki Berengo Studio’da eserlerin üretimi için misafir edilecek. 2015 yılında ilk defa İstanbul’a gelecek serginin katılımcıları arasında; Jaume Plensa, Vik Muniz, Jan Fabre, Seçkin Pirim, Javier Perez, Koen Vanmechelen, Jean Arp, Tracy Emin, Orlan, Erdağ Aksel, Murat Morova, Ardan Özmenoğlu..     Bir sonraki sanatı, mimariyi, tasarımı kucaklayan  yazımda buluşmak üzere, sevgilerimle, twitter @sevincormanci sevincormanci@superonline.com
profil giriş resmim ..artistik selfie bakış.. moda heryerde

TRANSFER THE ART CREATED IN NATURE INTO YOUR SPACES < DOĞADA YARATILAN SANATI MEKANLARINIZA TAŞIYIN

DOĞADA YARATILAN SANATI MEKANLARINIZA TAŞIYIN. Sonbahara girdiğimiz, yeniliklerin en çok hissedildiği şu günlerde, sanat doğada yaratılırsa ve siz bu sanatı mekâ.nlarınıza taşırsanız; nasıl bir sonuç alırsınız, sorusunun cevabını sizler için araştırdım. Sonuçta muhteşem bir alternatif ile karşılaştım: Mermer. Mekân tasarımında kullanılan, insanda hayranlık uyandıran mermerin en önemli özelliği teknolojik olmasının ve ölçülerinin yanı sıra şıklığı ile de dikkat çekiyor olması. Bu malzemeler banyolar için üretilse bile siz, sınır tanımayarak salonlarınızda bile rahatlıkla kullanabilirsiniz. Seçiminiz salon değil; banyo ise ayrıca seçimlerde büyük ayna, çift lavabo ve trendy olan aligator deri görüntüsü size önerimiz. Doğa sanatı mermer malzemesini tanımak istediğimizde nasıl üretildiği, hangi ölçülerde olduğu, şaşırtan özellikleriyle bizi kendine hayran bırakıyor.

Aside from the beige, white, light grey shades we have chosen for you, enjoy creating a personalized and trendy space by transferring the most natural states of art in nature just like painted by the hands of an artist on a canvas. As we are entering fall, the season when change is most felt, I have researched for you the answer to the question what would the results be if art is created in nature and if you transfer this art into your spaces: Marble. The most important feature of marble used widely in design creating awe, is that it is technological, available in any desired size as well as being very stylish. Even though these materials are made for bathrooms, you are free to use them in your living rooms. If your preference is bathroom and not living room, then we are suggesting a large mirror, double sinks and the trendy alligator leather look. Marble, which is the artwork of nature, impresses us with the way it is produced, its sizes and amazing features.

a b

Özellikle teknolojik doğal taş ve mermer üretimi konusunda uzmanlaşmış bir fabrika olan FMG (Fabrika Marmie Graniti) doğanın yıllarca taşlar üzerinde yarattığı sanatın en çarpıcı örneği olan mermer dokusuna yeni teknoloji yöntemlerini uyguluyor. Day Yapı’da bulabileceğiniz, hem doğal mermer görünümlü, hem porselen teknolojisi ile üretilmiş ekolojik ve dayanıklı ürünler adeta sanat eseri niteliğinde. 150 x 300cm ve 100 x 200 cm gibi ebat ve 6 mm ile 3 mm kalınlık opsiyonlarıyla tasarımlarınızı güzelleştirmek, eşsiz bir bütünlük yaratmak teknolojik mermerler ile mümkün. Nefes kesen görüntü ve yüksek dayanıklılık, yaşam alanlarınızı size özel hale getiriyor. Sizin için seçtiğimiz bej; beyaz; açık gri tonların yanı sıra sanki bir ressamın tuvalinden çıkmış gibi boyanan doğadaki sanat eserlerinin en doğal halini mekânlarınıza taşıyarak hem trendy hem de size özel olan bir alan yaratmanın keyfini çıkarın.
FMG (Fabrika Marmi e Graniti), a factory specializing especially in technologic natural stone and marble production, applies new technology methods on marble texture, a striking example of the art created on stone by nature for many years. Ecological and durable products which both have natural marble looks and are produced with porcelain technology are like pieces of art. Making your designs more beautiful and creating a unique wholeness in your designs with sizes such as 150X300 cm and 100X200 cm and thickness of 6mm and 3mm options is possible with technological marble. A breathtaking look and maximum durability personalizes your living spaces.

c

d

174-175 (2) 174-175 (1)

SPACES DANCING WITH FASHION < MODA İLE DANS EDEN MEKANLAR

MODA İLE DANS EDEN MEKANLAR, Abartıya kaçarken renk ve detayların uyumuna özen gösterin. Ayrıca zıtlıklar üzerine oynayın. Gerçek üstücülük bu sezon da trendler arasında yerini aldı. Çılgın fikirler, uyumsuz detaylar ve absürt aksesuarlar kendini gösteriyor. Tasarımcılar bu kez de Dadaist ve Sürrealist sanatçıları referans alıyor.
Bu ay moda ile dans eden marka olarak seçimim Visionnaire. Koleksiyonda, değerli malzemelerden oluşan parçalarda pek çok renk ve ölçü alternatifi bulunuyor. Bilinen başarılı tasarımcıları; Samuele Mazza, Alesandro La Spada, Roberto Lazzeroni, Alvin Grassi, La Conca, Simone Micheli, Manuel Felisi, Nicola Bolla ve Philippe Montels. Tüm ürünler İtalya’da özenli el işçiliği ile üretilmekte. Tasarımlarda ipekli kadife kumaşlar, paslanmaz çelik, mermer ve cam en önde gelen malzemeler. Önemli olan birebir her desenin rengini, materyalini tamamlayacak kontrastı ve “ton in ton”u bulabilmek.

When you rush into extremes, try to consider the harmony of colors and details. Play also with contrasts. Surrealism has taken its place this season among the trends. Crazy ideas, clashing details and absurd accessories are on the forefront. Designers are referencing Dadaist and Surrealist artists this time.
This month, our choice of brand that is dancing with fashion is Visionnaire. The collection includes many colors and size alternatives made of valuable materials. Their most successful designers are Samuele Mazza, Alesandro La Spada, Roberto Lazzeroni, Alvin Grassi, La Conca, Simone Micheli, Manuel Felisi, Nicola Bolla and Philippe Montels. All items are made in Italy in fine craftsmanship.

1
Stillerde yükselen trendin en can alıcı noktası renkler: Siyah-beyazın dengesinin yanı sıra en dikkat çeken renk kobalt mavisi ile şarap bordosu. Ayrıca sıcak renklerden canlı kırmızılar, pembeler, parlak yeşillere, yine kontrast olan fuşya ve morun cömertçe kullanıldığı bir renk paletinde en çok ilgiyi altın varak- çelik gümüş çekiyor. Barok ve Bizans çizgisi arasında gidip gelen stiller ise en çok yükselişte olanlar. Salt sade minimal çizgide ise trend, pastel stil ve renkten yana… 1950’lerin naif siluetleriyle romantizmi yeniden keşfetme zamanı. Kürk de bir seçim ancak gerçek olmayanı benim seçimim… Minimal çizgileri de geçmiş dönemlerden bir dönemle harmanlayabilirsiniz. Klasik tasarımlarda ise gösteriş arasında gidip gelerek zamansızlığı yakalayın.

Silk velvet fabrics, stainless steel, marble and glass are the leading materials. The important thing is to find the contrast and “tone on tone” that will complement the color and material of every design.
Colors are the vital aspects of the rising trend in styles: Aside from the balance of black and white, the most striking colors are cobalt blue and wine red. Also, on the color pallet where vibrant reds, pinks, bright greens and again contrasting fuchsia and purple are used generously, golden plating and steel silver attracts the most attention. Styles that come and go between Baroque and Byzantine lines are very in trend. The trend on simple plain minimal lines is in favor of pastel styles and colors… It is time to reinvent romance with the naïve silhouettes of the 1950s. Fur is also an option but my preference is faux fur… You can also blend minimal lines with a period from the past. With classical design, find timeless examples with going between extravagant examples.

2

Sonbahara girdiğimiz şu günlerde moda ile dans eden tasarımlarla sınırlarınızı zorlayın. Aşırı uçlarda enerjik olmaktan korkmayın.
As we are entering fall, push your limits with designs that dance with fashion. Don’t be afraid of being energetic at extreme ends.

178-179 (2)178-179 (1)

2016 TIME TO CLEANSE YOUR BAODY AND YOUR SOUL < 2016 HEM RUHUN HEM BEDENİN ARINMA ZAMANI

2016 HEM RUHUN HEM BEDENİN ARINMA ZAMANI, 2016 yılı ile altın çağa girdiğimiz şu günlerde seçimimin banyo olmasının sebebi, hem bedenin hem ruhun arınmasının önemidir. Beden kadar ruhun arınmasını temsil eden banyonun tarihçesinin, nereye kadar uzandığına öncelikle dikkat çekelim. Banyonun tarihçesi, insanlığın tarihi kadar eski olan hamamlara dayanır. Hintlilerde, Asurlularda ve Mısırlılarda temizlenmek için nehirlerde yıkanılırdı. Bu şekilde bedenin olduğu kadar ruhun kötülüklerden arınıldığına inanılırdı. Türk hamamlarında ise stil olarak, Osmanlı öncesi Anadolu Türk mimarisinin etkisi altında olduğu görülür. Bizans hamamlarının hepsinde havuz vardır.

As we are entering the golden era with 2012, the reason why I chose the bathroom is the importance of cleansing both our bodies and our souls. Let’s have a look where the history of bathrooms, which represents the cleansing of both the body and the soul, start. The history of bathrooms goes back to ancient bathhouses, which are as old as the history of mankind. Indians, Assyrians and Egyptians would bathe in rivers to clean themselves. They believed that this way, as they were cleaning their bodies, their souls also was cleansed from the bad. On Turkish hamams, on the other hand, the effects of pre-Ottoman Anatolian Turkish architecture can be seen as their styles.

1

2

Türkler ise havuz yerine kaplıcalara önem verirler. Zamanla konak, kervansaray ve saraylarda özel hamamlar yapılır. Sıcak suyun aktığı gümüş veya altın musluklar ince oymalarla estetik olarak da dikkat çeker. Romalılar ve Yunanlılarda banyo küvetlerinin ahşaptan mermerden ve gümüşten yapıldığı görülür. Sıcak tutması için iç kısımları dantelle kaplanır. Günümüzde ise banyo küvetleri bakır sac yerine seramikten yapılmaya başladı.
 All Byzantine bathhouses have a pool. But Turks give importance to spas instead of pools. In time, mansions, caravanserai’s (roadside inns) and palaces also had special hamams made. Golden or silver taps for warm water attract attention aesthetically with their engravings. 

3

4

Tabii kişilerin özel isteklerine göre geçmişten etkiler taşıyabilir. Aynı zamanda artık kondisyon aletleri, müziğin yanı sıra hidro masajlı küvetlerde tercih ediliyor. Ayrıca yukarıda bahsettiğim kültürlerin yanı sıra İngiliz ve Fransızların banyo kültürlerinin etkisiyle ayaklı küvetler, kıvrımlı armatürler hala günümüzde de tercih edilmektedir. Son yıllarda karşımıza çıkan minimalist banyolarda görülen sadeliği de atlamamak gerekir. Günümüzde tercih edilen malzemeler genellikle seramiklerden mozaiğe kadar bir yelpazeye sahiptir. Sizin için yapmış olduğum seçimlerle banyoda estetiğin ötesinde ev rahatlığını yaşamak da mümkün. Tercih sizin…

Romans and Greek would make their bathtubs from wood, marble or silver. The insides would be covered in lace for insulation. Today, however, bathtubs are made from ceramics instead of copper. Of course, they can qualities from the past according to the preferences of the clients. At the same time, bathtubs with fitness equipment, music as well as hydro massage are preferred. Apart from the cultures mentioned before, with the effects of British and French cultures, clawfoot bathtubs and engraved fixtures are still preferred. We should also take into consideration the clean lines that can be seen in the minimalist bathrooms recently. The materials used today vary from ceramics to mosaic. With the bathrooms I have selected for you, it is possible to enjoy the comfort of home apart from aesthetics. The choice is yours…

5

182-183 (1) 182-183 (2)

Hamamda modern tasarımlar / Modern desıgns ın the hamam

Bu ayki yazımda sizlere Ortaköy’de Mimar Sinan’ın eseri Hüsrev Kethüda Hamamı’nda sergilenen modern tasarımlardan bahsedeceğim. Modern tasarım koleksiyon Alp Nuhoğlu, Arif Özden, Aziz Sarıyer, Defne Koz, Koral Erat ve Tanju Özelgin’in özgün tasarımlarından oluşuyor. Tarihi eser niteliğinde olan hamamda sergilenen mobilyalar, özel tasarımcılarla tasarlandığı için ayrıca ilgi çekici.

In this month’s column, I would like to talk about the modern designs exhibited at the Hüsrev Kethüda Hamam of Mimar Sinan in Ortaköy. The modern design collection consists of unique pieces of Alp Nuhoğlu, Arif Özden, Aziz Sarıyer, Defne Koz, Koral Erat and Tanju Özelgin. The furniture exhibited at the hamam which is considered to be a historical building, are at the same time very interesting since they were designed by special designers.

a

b
Nedenine gelince son yıllarda oldukça revaçta olan tarihsel mekanlarla harmanlanan modern tasarımlar zıt ama hoş bir armoni yakalıyor. Zıtlıkların bir arada tasarlandığı bu mekanlardaki stili eklektik diye adlandırabiliriz. Son yıllarda tasarımcıların kullandığı bu stil geçmişten tarihsel özellik taşıyan bir hamamda yapılırsa gerçekten etkileyici olabiliyor. Ayrıca sergilenen tasarımlar canlı renklerde olursa da zıtlıkla, çarpıcılık artıyor. Bu stili; mağazalarda, otellerde, restoranlarda; hatta eviniz tarihsel özellikteyse, rahatlıkla uygulayabiliriz. Bu stili hamamda uygulayan Delta Mobilya’nın bu mağazadaki hedefi ülkenin tasarımcılarıyla birlikte kendilerini geliştirebilecekleri bir tasarım merkezi yaratmak.
And for the reason why; modern designs blended with historical locations which is very popular in the last years, catch a clashing but nice harmony. We can call the style of these locations where contradictions are designed together as eclectic. When this style so frequently used in the last years is applied in a hamam from the past, the results can be really striking. Also, when the exhibited pieces are in vivid colors the striking effect increases with this contradiction. You can use this style in stores, in hotels, restaurants, even at your home if it has a historical element. The aim of Delta Furniture who used this style in the hamam is to create a design center where they can improve themselves together with the country’s designers.

c

Mekan, tarihsel özelliğinin yanı sıra tasarımcıları ve tasarım sevenleri buluşturan bir sosyal etkinlik alanı da olacak şekilde planlandığı için ve workshopların düzenleneceği, tasarımcıların periyodik olarak konuşma yapacakları, çeşitli sanatsal sergilere yer verdiği için de ilgi çekici.
Since the location is designed to turn into a social events venue to host designers and design fans, aside from its historical being, it is very appealing because of the workshops to be held and presentations by designers as well as various artistic exhibitions.

d

206-207 206-2072