Latest News
Kitchen Chat and more…
Kitchen Chat and more…
öncelikle belirtmek istediğim, herkes tarafından elit bir mekan olarak kabul edilen “Le Cigar” a, bu sıfatı dolayısıyla duyduğum merakla gitmiş olduğum. Fakat bu sıfatın özellikle mekanın dekorasyonu için kullanılmadığının altını çizebilirim. Çünkü dekorasyon olarak çok daha başarılı olan mekanlar bu imajı kazanamayabiliyorlar. İsimle mekan arasındaki bağlantı olabilir mi diye düşündüğümde, evet olabilir, cevabını verdiğimi söyleyebilirim. Dekorasyonda altın kural, verilen isimle mekanların bir hikayesi olduğu sürece kişilik kazanmalarıdır.
Bu kural, Le Cigare’da mekanın renkleri ve atmosferiyle isminin bütünleştirilmesi şeklinde uygulanış, Burada, öğlen yemekleri verilmiyor. Ve bence bu iyi bir karar. Çünkü mekan gün ışında gerekli etkiyi yapamıyor. Bunun nedeni, dekorasyondaki yıpranma, detay eksiklikleri, yanlış seçilen mobilyalar olabilir. Le Cigare’ın dekorasyonundaki başarılı faktörlerden ikincisi, ışıklandırma. Gece ışık o kadar loş ve başarılı ki mekandaki detay eksikliklerini ve yanlışları görmenizi engelliyor. Dekorasyonda, alt kat için seçilen mobilyalar, üst kata göre çok daha başarılı… Kendilerine önerim, elit bir imaj kazanmış bir mekan olarak üst kattaki sandalyeleri, alt kattaki art deco mobilyalara göre seçselerdi, çok daha başarılı olabilirdi. Bu durumuyla mekanın üst katı spor kulüplerinin restoranlarını anımsatıyor.
Ayrıca duvara asılan resimlerde de daha seçici olunursa daha iyi sonuç alınabilir. Alt katta ise mobilyaların seçimi ve renkler üst kata göre çok daha başarılı az önce de belirttiğim gibi. Burada en başarılı bulduğum bölüm, tavandan yere yapılan pencereler. Önerim ise klima ve müzik hoparlörlerinin duvara gömüleceği…
Klasik çizgide yükselen trendler
Son yıllarda dekorasyonda ve modada herşey o kadar çabuk değişiyor ve de seçenekler o kadar fazla ki, klasik çizgide yükselen trendler ile muhafazakar kişilerin bile değişime ayak uydurması gerektiği vurgulanıyor.
Yukarıda da belirttiğimiz gibi herşey okadar hızla değişiyor ve tüketiliyor ki bazen insanı ürkütüyor. Çünkü zamanımızda üretmek o kadar zor, tükenmek de bir o kadar kolay. Hepimizin de bildiği gibi modern stilleri tercih eden kişiler, değişime daha çabuk uyum sağlarlar. Klasik stilleri tercih edenlerin daha muhafazakar oldukları ise bir gerçek. Zaman içinde klasik çizgide bile herşeyin günümüze uygun şekilde değişime uğradığını ve bazı klasik stillerin daha çok tercih edildiğini görüyoruz. Ancak bu tercihin uzun süreceğini düşünüyorsanız yanlıyorsunuz. Çünkü son günlerde klasik çizgide yükselen trendler ile muhafazakar kişilerin bile değişime ayak uydurması gerektiği vurgulanıyor. Klasik çizgide yükselen trendler ise leopar desenler, duvar ve örtülerde patchwork çalışmalar, duvarlarda, dolaplarda dantel gibi işlenmiş ince işçilikler, boncuk ve taş aksesuarlar, çiçekli ve kuş desenleriyle doğayı hissettiren son derece cesur ve ihtişamlı yaklaşımlar söz konusu.
Her detay başlı başına bir olay. Belli bir stilden ziyade eklektizm hakim. Eklektizmde seçilen stiller ise en ihtişamlı olanları; Rokoko, Barok, Biedermeir vb. Renkler ise klasik çizgide ama nerdeyse canlı olarak seçilen her renk… Resimler ise geçmişin romantizm izlerini günümüzde insanlar minimalist çizgilerle yok olmaya başlayan ihtişam, zenginlik ve romantizmi yeniden mekanlara taşınmak istiyorlar. Fakat bu sizi yanıltmasın. Son yıllarda insanlar herşeyi birarada istiyorlar.Sanki kaybolan değerleri moda ve dekorasyondaki değişimlerle var etmek istercesine… Daha düne kadar yalın çizgileri yaşatmak gündemdeyken şimdi ise son derece ihtişam söz konusu. Yazının başında da belirttiğimiz gibi insanlar herşeyi çabuk tüketip çabuk sıkılıyorlar. Yalın, doğal çizgiler bir dönem cazip gelirken birden ihtişamlı çizgilere karşı özlem duyabiliyorlar. İster doyumsuzluk, ister ihtiyaç olarak yorumlanabilir. Olaya nasıl baktığınıza bağlı. Tercih sizin.
Klasik çizgide yükselen bu trendlere ayak uydurmak isteyen, klasik çizgide mekana sahip bir kişilikseniz işe perdelerinizi çiçek, duvar kağıtlarınızı patchwork desenlerle değiştirmekle işe başlayabilirsiniz. Eğer elinizde geçmişi yansıtan mobilyalar mevcutsa bunların döşemeliklerinin kumaşını da leopar deseni kumaşlarla değiştirebilirsiniz. Size bahsettiğimiz bu desenler son yıllarda oldukça revaçta. Ayrıca yatak ve masa örtüleriniz, perdeleriniz için Çin ve Hint işi kumaşları tercih edebilirsiniz. Aydınlatmada ise şamdanlar, aplik ve abajurlar öncelikle tercih edilenler arasında. Bizden söylemesi, sizden uygulaması…
HOLLYWOOD RÜZGARI..
Biliyorsunuz geçmişin farklı yorumları bugün dekorasyonun yükselen trendi. Ve biz de bu yazımızda geçmişi en güzel anlatan Hollywood yıldızlarının evlerinin dekorasyonunu ve günümüze yansımasını inceledik.
2001 yılına girdiğimiz şu günlerde Hollywood yıldızlarını yansıtan evlerin nasıl olduğuna ve günümüze kadar nasıl değişime uğradığına tanık olacağız. Hepimizi oldukça ilgilendiren geçmişten gelen Hollywood yıldızlarının çoğu ölümsüzleşmiş , efsaneleşmiş duruma. Son günlerde geçmişten günümüze esen rüzgarda en çok efsaneleşmiş Hollywood yıldızlarının yaşam tarzlarından, evlerini nasıl dekore ettiklerine, nasıl giyindiklerine kadar her şey gündemde… Geçmişi en güzel onların anlatması buna neden olabilir. Ayrıca dekorasyonda yükselen trend geçmişte Hollywood yıldızlarının yanı sıra renkli çekilmiş mekanlarından örnekler göreceksiniz. Geçmişteki farklı dönemleri bu mekanlarda rahatlıkla görebilirsiniz. Bu mekanları dönemlerine göre incelerken efsaneleşmiş yıldızların filmlerini seyreder gibi bile olabilirsiniz. Uzun lafın kısası geçmişi Hollywood yıldızlarının evleriyle anlatmak oldukça keyifli olacak. örneğin geçen ayki yazımızda Mickey Rourke’ın eviyle altının ne kadar revaçta olduğuna tanık olduk. Ayrıca altının geçmişin dönemlerini anlatan mobilyalarla nasıl kullanıldığını gördük. Hollywood yıldızları ile yılların yanı sıra, 1890’ların Napolyon dönemlerine kaar geriye gidebilirsiniz. Mekanları Hollywood yıldızları ile anlatmamızdaki en büyük sebep geçmişi en güzel onların anlatmalarının yanı sıra Hollywood yıldızlarının nasıl evlerde yaşadıklarını merak etmemiz.
Bu şekilde yıldızların yaşamlarına daha yakın olup, onları daha yakından tanıma fırsatını yakalamış olacağız. Ayrıca Hollywood yıldızları evlerinin dekorasyonunda en çok rağbet edilen çizgileri göreceğiz. Hangi yıldızların hangi tarz evi tercih ettiğine tanık olacağız. Öreğin , Nathalie Wood, Elvis Presley, Frank Sinatra v.s 50’li yılları tercih etmişler. Doris Day ‘in evi geçmişi çağrıştıran konservatif mobilyalarla döşenmiş. Clark Gable‘in evi Venedik stilinin etkisinde. Glenn Ford ve eşinin tercihi ise Uzakdoğu İngiliz Country stili. Günümüz yıldızlarından Clarie Danes ‘in Manattan’ daki evi 50’li yılları çağrıştırıyor. Ayrıca Ronald Reagan ‘ın Pasific Palicades’deki evinden görüntüler 40’lı yıllardan. Günümüz yıldızlarından Uma Thurman’ın görüntülendiği ev tamamen altın varağın etkisinde. Ayrıca bu yıldızlardan Marlyn Monroe’nun heykelini de evlerde rahatlıkla kullanabilirsiniz.
Bu ay sevilen Hollywood yıldızlarından bazılarını sayfalarımıza konuk ettik. Görülen şu ki onlardan bazıları sade yaşamayı tercih ediyorlar. Yaşamlarının getirdiği ihtişamı evlerine taşımıyorlar. Sanki normal aileler gibi. Tabii aralarında ihtişamı evlerine taşıyanlar var. Fakat sizin için seçtiğimiz evin çoğunda klasiklik hakim olsa bile hakimiyet sadelikte. Örnek Ronald Reagan bir zamanların Amerikan Başkanı. Ve bu Hollywood yıldızının evi sanki normal bir ailenin evi. Bu da insanın evinin dekorasyonunun yaşamına paralellikten ziyada karakterine paralel gittiğini gösteriyor. Gerçi geçmişteki Hollywood yıldızlarının evleri günümüzdeki yıldızlara göre , karşılaştırılırsa oldukça sade. Günümüzdeki yıldızlar nedense ihtişamı daha çok seviyorlar. Yazıdaki Hollywood yıldızlarını incelerseniz, geçmişteki Hollywood yıldızlarının evlerinin, günümüz yıldızlarının evlerine göre , klasik çizgilerde bile olsa oldukça sade olduklarını görürsünüz. Bunun nedeni olarak bu yıldızların evleriyle kendilerini ispatlamak yerine, filmlerinde oyunculuk yönüyle ispatlamak olduğunu düşünebiliriz.