Posts

INSPIRATION DETAILS FROM LUX BATHROOMS

LÜKS BANYOLARDAN İLHAM VEREN DETAYLAR

Banyolarını yenilemek isteyenler sizin için seçtiğimiz lüks banyoların detaylarından banyolarınıza ilham kaynağı sağlayabilirsiniz.

Maison Valentina tarafından tasarlanan bu banyonun, çağdaş seçkin dekor ürünleri ile enfes bir şekilde yorumlandığı görülmektedir, Zamanla artan dekorasyon değerleri ile son derece kaliteli ve sürekli büyüyen modern vizyon arasındaki dengeyi koruyan bir banyo tasarımı ortaya çıkmıştır. Özellikle kendine özgü desen mermerle kaplanan bir duvar, tavandan sarkan şık bir aydınlatma ve tasarım küvet detayları ile her banyoyu zenginleştirebilir. Zarif ve güçlendirici bir atmosfer oluşturabilirsiniz

Bu çarpıcı banyodan ilham alacağınız detaylar dan en önemlisi küvetin üzerine konulmuş olan tasarım avize ve Fisher Weisman tarafından hazırlanmış lazerle kesilmiş pencere panolarıdır. Ayrıca dikkat çeken bir diğer detay metalik küvet ve lavabo aksesuarları antik dolap ve klasik kapı detayları ile oldukça şık bir eklektizm oluşturulmuştur.

Mimar Achille Salvagni tarafından tasarlanan Ralph Lauren firmasına ait çizgili duvar kağıdı kaplı banyoda küvet üzerinde kullanılan aydınlatma ve duvara asılı tablo ile banyo da klasik çizgilerin modern çizgilerle harmanlandığı rahatlıkla görülmektedir.

Lara ve Jeff Sanderson Mercer tarafından tasarlanan bu banyoda dikkat çeken en önemli detay oniks mermerin çeşitli renk ve dokuları ile cesaretle kaplanmış olup zengin bir atmosfer ortaya çıkarmış olmasıdır.

Donetalla Versace‘nin Milano’daki apartmanındaki banyosunun en önemli detay tüm duvarın aynayla kaplı oluşu ve antika mobilya aksesuarlarla döşenmiş olmasıdır

Özel tasarımlı bir Manhattan evinde mevcut bu banyo tasarımında metalik aksesuar ve döşeme de mermer kullanılmıştır. Zeminler ve duş da kullanılan özellikli fayans Mosaic House‘a aittir.

Notting Hill konağında olan bu banyonun ilham kaynağı tüm banyonun cesaretle siyah  mermer kaplı oluşu şüphesiz. Siyah kaplanan banyoda aynaların çerçeveleri altın metalik olup bit pazarından alınmış olan 1950’li İco Parisi beyaz kaplı koltuk, ve Ercole Barovier’nin 1950’lerin vazosu ile banyo ya şıklık kazandırılıyor.

 

İlham alınacak bir siyah beyaz olan modern lüks banyo tasarımın dada en dikkat çeken özellik ana banyoda bir Waterworks küveti üzerinde Sarfatti’nin ışık fikstürüne sahip oluşu. Yan masa Achille Salvagni tarafından ve duvarlar beyaz mermer ile kaplanmış.


Altın metalik yansımalı fayansla kaplı banyoda Ann Sacks tarafından parşömen kaplamalı makyaj aynaları özel olarak üretilmiştir. Lavabo ve  armatürler Waterworks tarafından yapılmıştır

İç mekan tasarımcısı Pierre Yovanovitch tarafından tasarlanan ana banyonun en önemli detayı şömineli oluşunun yanı sıra banyo ortasında yer alan Agape küvetinin oluşu. Armatürler ve havlu askısı Dornbracht tarafından hazırlanmıştır.Renk de ise klasik bej rengi ile beyaz renk kullanılmış.

THE RISE IN BLUE AT HOME!

EVİNİZDE MAVİ RENK İLE YÜKSELİN!

2016-2017 yılının Sonbahar/Kış trendleri arasında olan renklerden mavi, evinizde de vazgeçilmez renginiz ise bu yıl sizin yılınız! Bu yıl evinizdeki maviyle her sabah gökyüzüne bakmadan önce yükselmenin farkındalığını yaşayın!

İnsanlar üzerinde sakinleştirici bir etkisi bulunan mavi rengi, ruh ve bedene çok olumlu etkisi var. Aynı zamanda gökyüzünün ve denizin rengi olan mavi, serinletici bir özelliğe sahip olmasının yanı sıra sıcak bir etkisi olup kişiye huzur ve dinginlik verir. Bu yıl mavi rengin gece mavisi, turkuaz pastel tonlarının yanı sıra griyle olan beraberliği de gözlerden kaçmıyor. Mavinin gölgesi tonunda grinin hakim olduğu mekanlar özellikle dikkat çekiyor. Bu yazımızda sizin için bulunduğu mekana ferahlık hissi veren mavinin farklı odalarda kullanım şeklinde farklı örnekler seçtik. Seçim sizin.

Mavi renginin insan psikolojisi üzerinde sakinleştirici bir etkisi olduğu kanıtlanmıştır. Aynı zamanda bedenimizi dinlendirir. İletişim konusunda insanın kendisini ifade etmesi içinde daha duyarlı ve güvenli hissetmek için olumlu etkisi vardır. Tüm bu nedenlerden ötürü mavi rengi oturma odalarının ve de dinlenme odalarının, giyinme odalarının yanı sıra özellikle çocuk odası dekorasyonu içinde idealdir. Çünkü zihinsel rahatlık ve duygusal bakımdan dengeli olmak çocuk gelişimi için oldukça faydalıdır. İnsanlarla sağlıklı ilişkiler kurabilmeleri ve kendilerini daha iyi ifade etmeleri açısından pozitif bir etkiye sahip mavi rengini çocuk odasında rahatça kullanabilirsiniz.
Daha önce bahsettiğimiz gibi renklerin insan psikolojisi üzerinde olumlu özellikleri vardır. Sakinleştiren ve ferahlık hissi veren mavi de bu renklerden biridir. Her ne kadar ferahlatıcı bir etkiye sahip olsa da küçük mekanların her duvarında da mavi rengi tercih edilemeyebilir. Çünkü küçük bir odada beyaz dışında bir renk kullanmak alanı daha da dar gösterebilir. Böyle bir durumda yapacağınız şey seçtiğimiz örneklerde gördüğünüz şekilde yalnızca bir ya da en fazla 2 duvarı maviye boyamaktır. Duvarın mavisinde, açık gece mavisi tonunu ya da mavinin gölgesi olan mavi-gri tonlarını tercih edebilirsiniz Böylece mekanı daraltmadan duvarlarınızı renklendirebilirsiniz.

Mavi rengini her zaman duvarlarda kullanmak zorunda değilsiniz. Mobilyalarda, perdelerde, aksesuarlarda halılarda da vs rahatlıkla kullanabilirsiniz. Özellikle duvarlarda kullanmak daha zordur. Eğer duvarlarınızı genel olarak krem tonuyla karıştırılmış beyaza boyayacaksanız 1 yada 2 duvarınızda mavi kullanmaktan kaçınmayın. Gece mavisinin açık tonunu de bu yıl örnek alabilirsiniz. Odanın merkezine yerleştirilen ikili kanepe canlı gece mavisi rengiyle odanın yıldızı haline gelebilir Kanepe ile uyumlu olarak iki duvara asılan mavi rengin hakim olduğu tablolarla şık bir mekan örneği oluşturabilirsininiz

Seçeceğiniz mavinin tonları pastelleştikçe mekanlarınız da mavi boyayacağınız duvarlarınızın sayısı artabilir! Mavi boyalı duvarları olan evinizde mobilyalarınızıda korkmadan hepsini mavi seçebilirsiniz. Tek şart mavi rengin açık pastel ve  ton sur ton larda uyum içinde olmasıdır.

Beyaz tavanla kontrasta boyadığınız mekanlarınız da maviyi duvarlarınız yerine koltuklarınızla da rahatlıkla da kullanabilirsiniz. Bu sene koltukların döşemesini değiştirecekseniz tercihiniz şık ve klasik bir tasarımsa, sizlere önerimiz pastel mavi – gece mavisi tonlarına bir yelpazede seçiminiz, mavinin tonlarında biri olan kadife  kumaş kullanmanız.



‘Mavi’li mekanlarınızda Huzur ve dingin bir sonbahar ve kış geçirmeniz dileğiyle.

Sevgiyle kalın

WARM ATMOSPHERE THAT MAKES YOU FEEL THE TROPICAL CLIMATE

TROPİKAL İKLİMİ HİSSETTİREN SICAK ORTAMLAR

 Bu yazımızda yaz bitmeden sizler için tropikal iklimi hissettiren mekan tasarımları nasıl olur sorusuna cevap vermek istedik. Bu soruya cevap vermeden önce tropikal iklim nedir sorusuna cevap verelim. Çünkü bu cevap size tropikal iklimi hissettiren mekanları daha kolay anlatacaktır.Tasarımda tropikal iklimi hissetmek istiyorsanız öncelikle mekanlarınız da gerçek olabildiği gibi gerek duvarda gerek gerçek yeşil bitkileri mekanlarınızda bulundurmalısınız. Ayrıca tropikal iklimde yaşayan aslan, zürafa gibi hayvanların yanı sıra papağan vs. gibi renkli kuşların da mekanlarınızın duvarlarınızdaki tropikal bitkilerin yanında yaşamasına  izin verin.

Ekvatoral kuşak ile çöller arasında bir geçiş iklimi olan tropikal ortamlarda yıllık ortalama sıcaklık 20°C dolayındadır.

* İsmini sıcak iklimlerde yetişen çayırlardan almaktadır.
* Sıcaklıklar tüm mevsimlere yayılır.
* Sıcak bir günde rahatlıkla yağış görülebilmektedir.
* Doğu, Güney ve Merkez Afrika ve Sudan platosunda daha sıklıkla görülmektedir.
* Bu iklim bölgesinde güneş ışınları yılda iki kez dik açıyla düşer.
* Güneş ışınlarının dik geldiği yaz dönemi yağışlı, kışlar kuraktır.
* Sıcaklık ortalaması bütün yıl 20 °C nin üstündedir.
* Yıllık yağış miktarı 1000-1200 mm arasındadır.
* Bitki örtüsü savandır. Savanlar uzun süre yeşil kalan, gür ve uzun boylu ot topluluklarıdır. Savan bitki örtüsü içinde yer altı sularının yüzeye çıktığı yerlerde ve akarsu boylarında ormanlar görülür.

Tropikal iklimin etkin olduğu ülkelerin başında Sudan, Çad, Nijerya, Mali, Moritanya, Brezilya, Venezuela, Kolombiya, Peru ve Bolivya vardır. 10˚-30˚ kuzey ve güney enlemlerinde görülür. Bütün yıl Sıcaklık ortalaması 20 °C’nin üstündedir. Güneş ışınlarının dik geldiği yaz dönemi yağışlı, kışlar kuraktır. Yıllık yağış miktarı 1000–1200 mm arasındadır. Bitki örtüsü Savan adı verilen otsu bitkilerden ve yer yer akasya ve baobap ağaçlarından oluşur. Savanlar uzun süre yeşil kalan, gür ve uzun boylu ot topluluklarıdır. Savan bitki örtüsü içinde yeraltı sularının yüzeye çıktığı yerlerde ve akarsu boylarında yağmur ormanları görülür.Tasarımda tropikal iklimi hissetmek istiyorsanız öncelikle mekanlarınız da tercihen tropikal bitkileri, ağaçları mekanlarınızda bulundurmanız şart. Tropikal iklimde yaşayan, özellikle papağan gibi yöreye ait renkli kuşların duvar kağıtlarınızdaki tropikal bitkilere, ağaçlara konmasına izin verin. Tropikal iklimin olduğu alanlarda yaşamıyorsanız yatak, oturma odalarının, atmosferinde tropikal etkiyi yaratmanın en etkili yolu gerçek tropikal yağmur ormanlarını hissedebileceğiniz duvar kağıtlarıdır.Tabii ki gerçekte tropikal ağaçların, çiçeklerin çerçevelediği bir alanda  evinizin olması çok daha etkileyici. Çünkü ne kadar gerçek, o kadar etkileyici mekanlar. Bu sebeple gerçekte tropikal iklimi hissettiğiniz ülkelerde yaşayanların evleri görsel açıdan bir şölen olmasının yanı sıra çok etkileyici ve dinlendirici. Hem gerçek yeşil tropikal ağaçları, hem de gerçek tropikal hayvanları ile.

SAIL TO BOAT DESIGNS IN THIS SUMMER!

BU YAZ TEKNE TASARIMLARA YELKEN AÇIN!

Yazı sıcağını hissettiğimiz şu günlerde lüks yaşam’dan seçtiğimiz farklı markalara ait yat tasarımlarından, farklı tasarım kesitlerini sizler için araştırdık. Bu yazıyı yazmamıza neden Mercedes markasının da diğer markalar gibi ürettikleri otomobillerin dışında tekne, motor üreteceğini açıklaması ile ‘yelken açmayan’ lüks otomobilcinin de kalmaması oldu. En önemlisi dünyaca ünlü lüks markaların yer aldığı bu alanda biz tasarımcıların her detayı, tasarımı yarattığını biliyor olması. Lüks yaşamda yer alan bu isimlerin tasarımları her tasarımcı gibi bizim de takibimizde. Sizinde yat tasarımları ilginizi çekiyorsa yazımız sizler için. Bu yaz ünlü markalardan Mercedes’in cigarette boat ve motor yatlar serisinden bazı modellerinin yanı sıra Porche’ın iç-dış tasarımlarını öncelikle mercek altına yatırdık. Mercedes ve Porsche’in yanısıra Rolls Royce, Maserati teknelere tasarım ve motor desteği verdikleri dünyanın en özel yatlarının malzemelerinin geri dönüştürülebiliyor olması yazımızın diğer marka kahramanları olmasına neden oldu. Bu özellik bu markaların neden exclusive olduğuna da en iyi açıklamayı getiriyor. Maserati, Rollsroys, Porche, Mercedes önemli markalar. Tasarladıkları yatların ileri teknik özelliklerinin yanı sıra iç tasarımları tahmin ettiğiniz gibi öncelikle detaylara ve kaliteye dikkat çekiyor.

Neden bu markaları seçtiniz diye soracak olursanız cevabı ise klasik, şık ve zamansız olmalarının yanı sıra spor görünümleri ve minimal çizgileriyle oldukça yalın ve az çoktur özelliğini vurguluyor olmaları. Tabii ki bu markaların dışında da gerek teknik özellikleriyle gerek iç ve dış tasarımlarımları ile çok etkileyici markalar mevcut. Bu nedenlerden ötürü tasarımları ile bizleri cezbeden bu markalara kısaca göz atalım istedik.

Dünyanın önde gelen lüks markaları çeşitli nedenlerle güç birliğine gidip ortak ürün ve hizmetlere adım atıyor. Çok özel ve sınırlı koleksiyonları satışa sunarak müşterileri için fark atmayı amaçlıyor. Lüks otomobil şirketleri de çok sık olmasa da bu tür işbirlikleri içine giriyor. Ancak söz konusu deniz olduğunda çoğunun ‘yelkenleri suya indirdiğini’ görüyoruz. Zira, dünyanın önde gelen lüks otomobil üreticileri birer birer özel tekneler üretmeye başladı. Bu zincire en son eklenen Mercedes Benz oldu. Mercedes-Benz, yatları Granturismo ile Silver Arrows Marine’i . 14 metre uzunluğundaki yat, ünlü tasarımcılar Martin Francis ve Tommaso Spadolini imzası taşıyor. Rolls Royce’un lüks yatında garaj bile var. Fransız tasarım şirketi Sylvain Viau Design da ise 69 metre uzunluğundaki yat yükset hızlı sürat tekneleri sınıfında sayılmasının yanı sıra isteğe göre 2 adet yada 4 adet denizaltı yat da yer alabilecek arka bölümüne helikopter yerleştirmek yatın sahibinin tercihi olabilecek. Buda gösteriyor ki yat tasarımında lüksün sınırı yok.

Dünyaca ünlü yat tasarım şirketi Strand Craft ile Rolls Royce işbirliğinden ortaya çıkan süper tasarımda 28 metrelik teknenin birçok özelliği var ama en ilgi çekici yanı otomobil garajının da olması. Yumuşak ve modern hatlara sahip bu özel tasarım suya indiğinde Rolls Royce motorları sayesinde 55 knot maksimum hıza sahip olması bekleniyor. Bu mega yatın öne çıkan kargosu otomobil olsa da satın aldığınızda yatla birlikte yine Rolls Royce motorlu son derece şık bir tender’ın da geldiğini belirtelim.Porsche Design gerek otomobil, gerek saat ya da aksesuar alanında birçok özel tasarıma imza atmış bir marka. ABD’li yat firması Fear less için tasarladığı muhteşem motor yatın ardından şimdi de Singapurlu Royal Falcon Fleet ile anlaşarak 40 metrelik katamaran’lar üretiyor. Gövdesi tamamlanan katamaran da Fearless gibi Porsche’nin karakteristik çizgilerini taşıyor.

Seçiminiz hangisi olursa olsun ister yelkenli ister yelkensiz bu yaz yelkenleri suya indirin! ve yazın keyfini çıkarın. Herkese gönlünce bir yaz diliyoruz…Sevgilerimizle,

THE BEST POINTS TO DESIGN YOUR BALCONY!

BALKONUNUZU TASARLAMANIN EN İYİ PÜF NOKTALARI!

Apartman dairelerinde hatta residanslarda oturup balkonu olup doğaya ,bahçeye özlem duyanlar yazımız sizler için. Çünkü hafta sonları açık havanın tadını çıkarmak için dairelerinizde kalmak zorunda kaldığınız zaman kaçılabilecek en iyi alanlarınız balkonlar oluyor. Kahvaltı yapmak, kahve içmek ve sohbet etmek için güneşi arayanlar balkonlarını yaza hazırlamaya başladı bile. Balkon dekorasyonlarında öncelikle insanlar rahat olmayı ön planda tutuyorlar. Bazen birkaç sandalye, bazen bir koltuk takımı hatta bazen bir hamakla bile balkonunuzda küçük bir bahçe havası yaratabilirsiniz. Bunun için birkaç püf noktaya dikkat etmeniz yeterli.

1) Küçük bir masa ve iki sandalye ile çok şık bir misafir ağırlama köşesi yapabilirsiniz. Dilerseniz sandalye minderleri ve yastıkları ile de renk katabilirsiniz. Birkaç minder, yastık ve küçük bir halı rahat bir oturma alanı oluşturmanızı sağlar.

2) Kullanmadığınız vintage sandalyeleri de balkonda rahatlıkla değerlendirebilirsiniz.

 

3) Saksılar ve içindeki çiçekler olmazsa olmazlardan.

3)Bir masa koymak için yeterli genişlikte bir balkonunuz yoksa sehpa ile de idare edebilirsiniz. Masaya ayıracağınız alanı da daha çok kişinin oturabileceği bir alan haline getirebilirsiniz.

4)Balkonlarda tercih edilen ferforje, hasır, ahşap vs malzemeli mobilyalar  sıklıkla tercih ediliyor.

5) Balkonun genişliğine göre uygun boyutlarda bir hazerean oturma takımını rahatlıkla temin edebilirsiniz.

6)Ahşap beyaz sandalyeler de yine balkonlarda en çok tercih edilen mobilyalar arasında. Farklı renk ahşap sandalye ve masası olanlar isteklerine göre sandalyelerini  beyaza, yeşile, pembeye vs. boyatabilirler.

7)Balkonlarını bahçeye çevirmek isteyenler yer döşemelerinde seçecekleri malzemelerden bahçelerde kullanılan seramiklerin yanısıra ahşap kaplatabilirler.

8)Sadece yeşil bitkiler olabildiği gibi rengarenk çiçeklerle de balkonuza canlılık katabilirsiniz.

8)Ferforje mobilyaları siyah ve beyaz dışında farklı renklere de boyatabilirsiniz.

9)Döşeme kumaşlarınızda çiçek desenlerin dışında çizgili desenleri de rahatlıkla kullanabilirsiniz.

10) Balkonunuz yeterli büyüklükdeyse güneşten korunmak için tente ya da şemsiye bile kullanabilirsiniz.

Son yıllarda sadece küçük ölçekli apartman dairelerinde değil, yüksek katlı binalarda, residanslardabile bina ne kadar yüksek olursa olsun kapatılan balkonlar açık bırakılmaya başlandı. Bu sebeble eskiden daire içine alan kazanmak içine katılan balkonlar tekrar açık bahçe alanlara çevrildi.Çünkü doğadan alacağımız bir nefes, yaşamımıza katacağımız bir yaşam olduğunun sadece mimarlar, tasarımcılar değil doğanın yaşamımıza kattığı değerin farkında olan herkes farkında!

THE LIVELY TRENDS BLOSSOMED IN DESIGN

TASARIMDA  EN CIVIL CIVIL TREND ÇİÇEK AÇTI!

Bu yazımızda sizin için, bu sezon tasarımda çiçek açan, içeriği doğa olan, iç mimaride, modada trend olan markaları mercek altına aldık.

Çiçekler, doğadan alınmış desenler, bahar-yaz aylarında kıyafetlerimizi, iç mekanlarımızı kişiselleştirmenin ve doğayı en güçlü hissetmenin en renkli yolu…

2016 yılı doğaya geri dönüş modasının yoğun olarak yaşandığı bir yıl. Özellikle pembe, lila, yeşil, mavi ve toprak renkleri ile doğadaki tüm canlı renkleri çiçeklerde form almış desenleri ile gördüğümüz bir yıl.

Sizin için modadan Dolce Gabbana, iç mimari tasarımda da Designers Guild, Homteks’den seçimler yaptık.

Son yıllarda biz tasarımcılar seçim yaparken dikkat ettiğimiz ikinci diğer önemli detay da kullandığımız ürünlerin desenleri kadar özelliklerinin de doğal, ekolojik ürün olmaları…

Sentetik malzemeden imal edilmiş bir döşemelik, plastik ile eşdeğerdir. Oturduğunuzda terletir ve rahatsız eder. Aynı zamanda statik elektrik ürettiği için havadaki tüm is, kir ve tozları üzerine çeker. Kendi kendini kirleten malzemelerdir. Ekolojik ürünler her ne kadar ülkemizde henüz ilgi görmese de, çevreye duyarlı üreticiler bu konulara duyarlı olduklarını göstermek adına, bu tarz ürünler üretiyorlar. Özel yetiştirilen ormanlardan gelen geri dönüşümlü materyalleri kullanıyorlar. Ayrıca akrilik polyester gibi doğada yok olması zor olan malzemeleri kullanmaktan mümkün olduğu kadar kaçınıyorlar.

Naturel ürünler doğallığın vermiş olduğu mekanın sıcaklığını yakaladığı her dönem revaçta olmuş ve olacak ürünlerdir. Pamuğun rahatlığı, ketenin ferahlığı, ipeğin ve at kılının kendine has parıltısı, viskonun yumuşaklığı evinize ve vücudunuza farklı bir hava ve tarz katmaktadır.

Desende, doğanın yansımasını katması için ışıltılı küçük aksesuarlar,  kıyafetlerimizde ve yastıklarda da kullanılabiliyor. Şu anda desen yerine çok güzel dokuları olan sofistike teknikler ile üretilmiş olan kumaş ve duvar kaplamalar tercih ediliyor. Mekanlarımızın duvarı ve giydiğimiz kıyafeti ışık ile yansıttığınız zaman bütün dokular ortaya çıkmakta ve desenin, ışıltının yanı sıra estetik bir görünüm elde edilmektedir.

İç mimaride dikkat edilmesi gereken en önemli diğer bir özellik, kullanılan kumaşların dünyanın en yüksek yanmazlık standardlarına sahip, solmayan, leke tutmayan ve akustik olmasıdır.

Kumaşların ve duvar kağıtlarının  renginin ve cinsinin doğru seçilmesi çok önemlidir. O odanın hangi amaca hizmet ettiği, odanın aldığı ışık hacmi, odanın büyüklüğü, bunların seçilmesinde en büyük etkenlerdir. Doğru seçimler harmoni, uyum içinde ortamlar yaratır, içinde yaşayan insanlara huzur verir. Yatak odalarında özellikle tavsiyemiz, duvar kağıdı olarak, duvar tekstilleridir ki bunlar aynı zamanda akustiktir. Yani ortamdaki çınlamaları ve uğultuları önler. Kumaş olarak tavsiyemiz ise natürel, yani sentetik içermeyen kumaşlardır. Duvar tekstilleri ve natürel kumaşlar, öncelikle sentetik içermediği için nefes alabilmekte ve statik elektrikte üretmediği için kir, is ve tozları üzerine çekmemektedir. Yani yağlı boyaların, plastik, polyester, PVC, akrilik ve vinillerin aksine kendi kendini kirletmemektedir.

Uluslararası firmaların özgün koleksiyonlarını mekanlarınızda duvar kağıtları ve bordürleriyle, uygulayabilirsiniz. Çiçekli desenlerin yanı sıra ekolojik koleksiyonlar da ister hazır isterse de istenilen tarzda üretilebilmeleriyle duvarlara kişisellik katıyor. Yaşam alanlarıyla doğa arasındaki sınırları ortadan kaldıran tasarımlar, baharın yüksek enerjisini iç mekanlarda hissetmek isteyenler için ideal.

Çağdaş olduğu kadar doğa desenleri ve panoramik bordürleriyle büyük ilgi gören tasarımlar, perdeler, döşemelik kumaşlar, hazırlanan duvar kağıtları ve bordürler kolay uygulanabilmeleriyle de pratik çözümler sunuyor.

trend çiçek açıyor

Son yıllarda duvar kağıtları ve bordürler, kusursuz tasarımın yanı sıra mükemmel teknik özellikleriyle de uzun ömürlü bir kullanım sağlıyor. Günümüzde yüksek teknik özelliklere sahip tasarımlar klasik kağıtlara göre yırtılmalara karşı çok daha fazla dayanıklılık gösteriyor. Yüksek suya dayanıklılığı sayesinde ıslakken de ölçülerini muhafaza eden tasarımlar, yumuşak sünger ve suyla silinebilme özelliğine sahip. Boyut özelliklerinden ötürü üst üste bindirmeden kenar kenara yapıştırma özellikleriyle duvar kağıtları, çok karışık tekrar eden desenler ve fotoğraf baskılı modellerde bile kolayca uygulanabiliyor. Doğayı her yere güzellikleriyle yansıtabilen mekanlarda sevgiyle kalın…

 

FASHION-DESIGN-TREND-CHANDELIER-EARRINGS!

  MODA -TASARIM-TREND-AVİZE-KÜPELER!

Avize küpeleri severlere müjde! Bu yazımızda 2015- 2016 yılında yükselen trendlerdeki avizeleri, sarkık aydınlatmaları mercek altına alacağız. Hem modada hem de mekanlarımızda yükselişte olan avize modellerinden ve modada bize ilham veren ünlülerden bahsedeceğiz.

Avize küpeleriyle ilham olan ünlüler.

Geçen yıldan başlayan bu moda trendi mekanlarda da devam ediyor. Yüzünüze olduğu kadar mekanlarınıza ışık, yıldız yansıtmak isteyenler yazımız sizler için. En seçkin moda markaları, Cartier, Harry Winston, Ralph Lauren ve Chanel sofistike ve zarif bir kıyafeti tamamlamak için bu trendi başlatan modacılardan. Bize ilham veren ünlü isimlerden Amal Clooney, Harry Winston avize küpesiyle, Keira Knightley, David Morris avize küpesiyle dikkat çekiyor. Bize ilham veren diğer ünlüleri yazımızı okumaya devam ettikçe takip edebilirsiniz. Mekanlarınız için ise yeni tasarım markalarından Gia, NYMPH, Eternity farklı tasarımlarıyla dikkat çekiyor.

164e88ae12b485d94e6b745eaedf9df1
Avizeler evlerimizi aydınlatan ve şık bir görünüme bürünmesini sağlayan, aydınlatma ürünleri olarak bilinir. Elektrik enerjisi ile çalışırlar ve geçmişten günümüze gelmeyi başaran ürünlerdendir. Geçmişte sadece misafir odalarında ve büyük salonlarda en gösterişlisi kullanılsa da günümüzde oturma odalarında, mutfaklarda hatta banyolarda bile tercih edilmeye başlanmıştır. Koltuk takımlarınız ile kombin haline getirilecek, çeşit çeşit avizeler bulmanız mümkün. İhtişam ve gösterişi seven bir yapınız varsa, zevkinize uygun olacak eskitme tipi, bol süslü, şamdanlı ve taşlı olan avizelerin yanı sıra tasarımı ile dikkat çeken avizeleri de mekanlarınız için seçebilirsiniz. Her evin odası için bambaşka bir dünya yaratan avizeler özel tasarımlarla, usta ellerden geçerek evinizi ışıltılı hale getirir.

YATAK ODASI Avize

Gelişen teknoloji sayesinde avizeler önceki kadar elektrik harcamaz. Bu yenilik ise led teknolojisi sayesindedir. Artık bu led teknolojisine uygun avize modelleri üretilmeye başlanmış olup, tamamen sizin zevkinize göre tasarlanmaya devam edilmiştir.

NYMPH Avize

Özellikle eskiden saraylarda, hanlarda, şatolarda ve buna benzer büyük mekanlarda kullanılan avizeler göz doldurur. Her bir oda normal bir evin odasına göre onlarca kat daha büyük olduğu için, burada kullanılan avizeler genelde şamdanlı, altın kaplama, metal süslü ve oldukça ihtişamlı olmuştur.

Avizenin tarihçesi çok eskilere dayanmaktadır. Kullanılan ilk avizeler bir Anglosakson kilisesine aittir ve bu avizeler ışıklandırma işlemini mumlar sayesinde tamamlamıştır.

Günümüzde avizeler ise, gösterişli oldukları kadar, tasarımcılar sayesinde daha sade modeller olarak değişim gösterseler de mekanlarımızın havasını zenginleştirmeye devam etmektedirler.

Eternity Avize

Avize küpeleriyle ilham olan ünlüler.
GettyImages-488430949-tatler-2July15-getty-b_400x600
Cara Delevigne Cartier Avize Küpesiyle
Chanel küpesiyle Diane Kruger
Chanel küpesiyle Diane Kruger
NYMPH Avize
Eternity Avize
Yatak Odası Avize
Gia Avize

 

CHRISTIES’ S SENSATIONAL NIGHT ‘EAGERLY WAIT HISTORY’.

CHRISTIES IN SANSASYONEL GECESİ ‘GEÇMİŞİ HEYECANLA BEKLEMEK ‘ 

11 Mayıs Çarşamba akşamı, Christie’s’in New York, Rockefeller Center’daki ana müzayede salonunu dolduranlar, yaklaşık bir buçuk saat sürecek sansasyonel bir geceye tanıklık edeceklerdi. Christie’s’in amiral gemisi niteliğinde olan ve rekorları alt üst eden Savaş Sonrası-Çağdaş Sanat Müzayedesi’ne daha iki gün vardı. Yalnızca 35 lotun alıcıların ilgisine sunulduğu “Looking Forward to the Past” [Geçmişi Heyecanla Beklemek] başlıklı bu müzayede ise bu yıl ilk kez gerçekleştirilecek özel kategorilerden biriydi. Küratörlüğünü, Christie’s’in Savaş Sonrası ve Çağdaş Sanat Bölümü’nün uluslararası uzmanlarından biri olan otuz dört yaşındaki Loic Gouzer’in yaptığı “Geçmişi Heyecanla Beklemek”, müzayedeyi yönetecek olan Jussi Pylkkänen’i de heyecanlandırmıştı. Christie’s’in küresel düzeydeki başkanı olan Pylkkänen, yine kendisinin yöneteceği müzayededen birkaç gün önce yaptığı basın toplantısında, son yirmi sekiz yıl içinde çalıştığı en önemli yapıt grubunun bu müzayedede bir araya geldiğini ve rekorlar kırılacağını belirtmişti.[1]

KEMAL İZ

Hâlihazırda her iki dönem de özel müzayede kategorileri olsa da “Geçmişi Heyecanla Beklemek”, modern ve çağdaş sanat yapıtlarının bir arada sunulduğu, deyim yerindeyse melez bir kategori öneriyordu. Claude Monet’nin 1901 tarihli “Gün Batımında Parlamento Binası” [Le Parlement, soleil couchant] adlı resminden, İsviçreli sanatçı Urs Fischer’in 2011 yılında balmumundan yaptığı Rudolf Stingel heykeline kadar, yaklaşık yüz yıllık bir dönemden otuz beş yapıtın yer aldığı müzayedede, bir yandan yeni alıcılara ulaşmak; diğer yandan da temel ilgisi çağdaş sanat olan alıcılara daha önceki dönemlere ait yapıtların tanıtılması hedefleniyordu. Farklı dönemlere ilgi duyan alıcıların, farklı dönemlere ait yapıtlarla buluşturulması yönündeki çaprazlama hamlesinin ne ölçüde verimli olduğunu, gecenin sonunda elde edilen yaklaşık 706 milyon dolarlık satış rakamı gösterecekti.[2]

KEMAL İZ

Sıra, müzayedenin –Picasso imzalı– sekizinci lotuna geldiğinde, salonda nefesler tutulmuştu. Yapıt için önerilen ve kendisi de rekor düzeyde olan 140 milyon dolarlık tahmini fiyat kırılması, olası bir rekorun sinyallerini veriyordu. Pablo Picasso’nun 14 Şubat 1955’te tamamladığı “Cezayirli Kadınlar, ‘O’ Versiyonu” [Les femmes d’Alger (Version ‘O’)],  sanatçının, Eugène Delacroix’ya ait “Cezayirli Kadınlar, Odalarında” (1834) başlıklı resminden esinlenerek yaptığı ve on beş resimden oluşan dizinin sonuncusuydu. Delacroix’nın resmi, 1874’ten beri Louvre’da sergileniyordu. Picasso’nun on beş resimden oluşan dizisinin tamamıysa Victor ve Sally Ganz çifti tarafından, Daniel-Henry Kahnweiler’in galerisi Galerie Louise Leiris’ten 1956 yılında, yaklaşık 212 bin dolara satın alınmıştı. Ganz çifti tarafından 10 Kasım 1997’de, Christie’s aracılığıyla satışa çıkarılan yapıt, o dönemde 31,9 milyon dolara alıcı bulmuştu. Aradan geçen on sekiz yılın ardından “Cezayirli Kadınlar”ın son versiyonu yine Christie’s’in New York’taki müzayede salonunda; fakat bu kez rekor bir fiyata alıcısını bekliyordu. [3]

KEMAL İZ2

Müzayede başlayalı yirmi dakika olmuş; sonunda sıra, gecenin magnum opus’una gelmişti. “Cezayirli Kadınlar” için Christie’s tarafından belirlenen tahmini fiyat 140 milyon dolar; başlangıç teklifiyse 100 milyon dolardı. 120 milyon dolara kadar beşer milyonluk tekliflerle ilerleyen müzayedede tüm dikkatler, birer milyonluk tekliflerle fiyatı giderek arttıran, telefondaki dört alıcıya yöneltildi. Birbirini izleyen on bir dakikanın sonuna doğru tekliflerini sürdüren yalnızca iki alıcı kalmıştı: Biri, Christie’s’in Savaş Sonrası ve Çağdaş Sanat Bölümü’nün başındaki isim olan Brett Gorvy’nin telefonunun ucunda; diğeri de müzayedenin küratörü olan Loic Gouzer’in hattındaydı. Karşılarındaysa, elindeki tokmağı indirmekte pek de aceleci olmayan ve telefondaki alıcıların düşünmesine zaman tanıyan Jussi Pylkkänen bulunuyordu. Pylkkänen, geçtiğimiz yıl yönettiği müzayedelerle Christie’s’in toplamda 2 milyar dolarlık bir satış hacmine ulaşmasını sağlamıştı. Heyecan dolu geçen on bir buçuk dakikanın sonunda, Pylkkänen tokmağını kürsüye indirmiş ve Brett Gorvy’nin telefonun diğer ucunda bulunan alıcı, Picasso’nun 1955 tarihli tablosuna tam 160 milyon dolar vermişti. Alıcının primiyle birlikte, 179,4 milyon dolara ulaşan “Cezayirli Kadınlar, ‘O’ Versiyonu”, bir müzayedede satılan en pahalı sanat yapıtı olmuştu.

Bu dalda bir önceki rekor, yine Christie’s’in, 12 Kasım 2013’te gerçekleştirilen Savaş Sonrası-Çağdaş Sanat müzayedesinde kırılmıştı. Francis Bacon’ın 1969 tarihli “Lucian Freud’un Üç Eskizi” [Three Studies of Lucian Freud] adlı triptiği, Elaine Wynn tarafından 142,4 milyon dolara alınmıştı.[4] Picasso’ya ait bir önceki rekor ise 2010 yılına aitti. Picasso’nun 1932 tarihli “Çıplak, Yeşil Yapraklar ve Büst” adlı tablosu, yine Christie’s’de gerçekleştirilen müzayedede 106,5 milyon dolara satılmıştı.

Bu noktada belirtmekte yarar var; “Cezayirli Kadınlar”, 179,4 milyon dolarlık fiyatıyla “bir müzayedede satılan en pahalı sanat yapıtı” olsa da “en yüksek fiyata alıcı bulan sanat yapıtı” rekoru, Paul Gauguin’in “Ne Zaman Evleneceksin?” [Nafea faa ipoipo] başlıklı tablosuna ait. Fransız sanatçının 1892 yılında tamamladığı bu yağlı boya resim, geçtiğimiz şubat ayında yaklaşık 300 milyon dolara satılmıştı.[5] Kesinlik kazanmış olmasa da bu yapıtın Katar Devleti tarafından satın alındığı düşünülüyor. Nitekim Gauguin’in tablosundan önce, “en yüksek fiyata satılan yapıt” rekorunu kıran ve Paul Cézanne’a ait “Kağıt Oyuncuları” [The Card Players] adlı yapıt da 259 milyon dolardan daha yüksek bir fiyata yine Katar kraliyet ailesi tarafından satın alınmıştı.[6]

Peki, geçtiğimiz mayıs ayında sanat piyasası açısından büyük bir heyecan yaratan, “Cezayirli Kadınlar, ‘O’ Versiyonu” adlı tabloyu kim satın almış olabilir? Söylentiler yine Katar’ı işaret ediyor. New York Post’ta yer alan bir habere göre, Picasso’nun tablosuna 179,4 milyon dolar veren isim, Katar’ın en güçlü politik figürlerinden biri olan Hamad bin Casim bin Cabir El Tani.[7] 2007-2013 yılları arasında Katar’ın başbakanlığını, 1992-2013 yılları arasında da dışişleri bakanlığını yürüten El Tani, Volkswagen ve Porsche gibi otomotiv devlerinin yanı sıra Fransız futbol kulübü Paris Saint-Germain’in de önemli hissedarlarından. Ne var ki bu haberin yayınlanmasından bir gün sonra, Christie’s tarafından bir basın açıklaması yapıldı. Haberin yer aldığı yayın organıyla herhangi bir temasları olmadığını belirten kurum yetkilileri, müşteri bilgilerini gizli tuttuklarını ve müşterilerin kimlikleri konusunda herhangi bir yorumda bulunmayacakları ifade ettiler.[8] Bu çerçevede, spekülasyonlar ve benzeri tarzdaki geçmiş alımlar, her ne kadar Katar’ı işaret etse de  “Cezayirli Kadınlar”ın alıcısının kim olduğu halen belirsiz.

11 Mayıs’a geri dönecek olursak, gecenin diğer bir yıldızı da İsviçreli heykeltıraş Alberto Giacometti’nin “İşaret eden Adam” [L’homme au doigt] adlı heykeliydi. 1947 tarihinde tamamlanmış ve yaklaşık 180cm yüksekliğindeki bu bronz heykelin tahmini fiyatı 130 milyon olarak belirlenmişti. Yalnızca dört dakika süren teklif sürecinin sonunda, gecenin 29 numaralı lotu, 141,3 milyon dolara satılarak, bugüne kadar bir müzayedede alıcı bulan en pahalı heykel olacaktı. Bir ölçü olması açısından bu sonuç, Picasso’dan önceki rekorun sahibi olan Bacon’un triptiğinin (142,4 milyon dolar) yalnızca 1,1 milyon dolar gerisinde olduğunu belirtmekte yarar var. “İşaret eden Adam”dan önceki, “bir müzayedede alıcı bulan en pahalı heykel” rekoru yine, İsviçreli sanatçının yaptığı bir heykel olan “Yürüyen Adam I” [L’Homme qui marche I] adlı heykele aitti. 2 Şubat 2010 tarihinde Londra’da gerçekleştirilen Sotheby’s müzayedesinde bu heykel, 104,3 milyon dolara satılmıştı.

Giacometti’nin “İşaret eden Adam”ına 141,3 milyon dolar veren kişininse Amerikalı serbest yatırım fonu [hedge fund] milyarderi Steven Cohen olduğu düşünülüyor.[9] Söz konusu ismin birden çok kaynakça doğrulanması ve Christie’s’in aksi yönde herhangi bir açıklama yapmaması, bu heykelin yeni sahibinin, yaklaşık 11,4 milyar dolarlık bir servetin de sahibi olan Steve Cohen olması olasılığını yükseltiyor. Söz konusu haber doğruysa, “İşaret eden Adam”, Cohen’in koleksiyonuna eklediği ilk Giacometti heykeli değil. Amerikalı milyarder, Sotheby’s’in geçtiğimiz yılın kasım ayında gerçekleştirdiği müzayedede de, İsviçreli sanatçının 1952 tarihli “Araba” [The Chariot] adlı heykeline 101 milyon dolar vermişti.

Picasso ve Giacometti’nin yapıtlarının ulaştığı sonuçların gölgesinde kalmış olsalar da 11 Mayıs’ta Rockefeller Center’da yaşanan sansasyonel gecede, Cady Noland, Jean Dubuffet, Diane Arbus, Chaim Soutine ve Peter Doig gibi isimlerin yapıtları da rekor sonuçlara ulaştı. Bu rekorlar da dâhil olmak üzere Christie’s, “Geçmişi Heyecanla Beklemek” [Looking Forward to the Past] başlıklı müzayedesini 705,8 milyon dolarlık bir satış hacmiyle sonuçlandırdı. Bu, yalnızca 35 lotun satışa sunulduğu bir müzayede için beklentinin (607,5 milyon dolar) oldukça üzerinde bir sonuçtu. Christie’s’in 12 Kasım 2014 tarihli Savaş Sonrası ve Çağdaş Sanat müzayedesi akşam seansında elde edilen 853 milyon dolarlık rekorla karşılaştırıldığında, “Geçmişi Heyecanla Beklemek” başlıklı müzayedenin başarısı daha görünür hale gelebilir: 2014 Kasım ayında 75 lotluk satışla elde edilen 853 milyon dolar ve 2015 yılı Mayıs ayında 35 lotluk satışla elde edilen 705,8 milyon dolar.

Günün sonunda, geçtiğimiz mayıs ayı boyunca yaklaşık on gün süren müzayede maratonunun sonucunda Christie’s müzayede evi, toplamda 2,6 milyar dolarlık bir sonuç elde etti. Ulaşılan yüksek fiyatları, enderliğin ve artan talebin ortak bir yansıması olarak değerlendiren Jussi Pylkkänen, rekorlara imza atılan müzayedelerin başarısında son dönemlerde giderek daha etkin olan Asyalı koleksiyoncuların katkısının da büyük olduğunun altını çiziyor.[10]

Kaynakça

[1] B. Herman, “Christie’s Picasso Gets Record $179.3 Million Bid At Auction; Giacometti, Dubuffet And Others Break Records”, International Business Times, 11.05.2015

[2] M. Maneker, “Christie’s ‘Experiment’ in Market Building a Huge Success”, Art Market Monitor, 12.05.2015

[3] Christie’s – Sale 8770 – Lot 33

[4] C. Vogel, “Buyer of $142.4 Million Bacon Triptych Identified as Elaine Wynn”, New York Times, 15.01.2014

[5] S. Reyburn, Scott, “Gauguin Painting Is Said to Fetch Nearly $300 Million”, New York Times, 05.02.2015

[6] A. Peers, “Qatar Purchases Cézanne’s The Card Players for More Than $250 Million, Highest Price Ever for a Work of Art”, QuatarSale, Ocak 2012

[7] E. Smith, “Buyer of record-setting Picasso painting revealed”, nypost.com, 20.05.2015

[8] http://www.christies.com/about/press-center/releases/pressrelease.aspx?pressreleaseid=7930

[9] E. Smith, “Man who bought the world’s most expensive sculpture revealed”, nypost.com, 08.06.2015

[10] B. Dusseau, “New York’s spring art auctions have raked in $2.6 billion”, Business Insider,  16.05.2015

 

Resimaltı

1-Alberto Giacometti, “İşaret eden Adam”,1947, bronz heykel, 177.5 cm. Christies’in izniyle.

2- Francis Bacon, “Lucian Freud’un Üç Eskizi”, 1969, tuval üzerine yağlıboya. 198 x 147.5 cm. Christies’in izniyle.

3-Pablo Picasso – “Cezayirli Kadınlar, ‘O’ Versiyonu”, 1955, tuval üzerine yağlıboya,114 x 146.4 cm. Christies’in izniyle.

FAMOUS ARCHITECT ZAHA HADID WEARS BRAND..

ÜNLÜ MİMAR ZAHA HADİD MİLANO DA MARKA GİYER

Bu yazımızda biz kadınların zaafı olan ayakkabılardan bahsetmeyeceğiz. Ayakkabının biz kadınları cezbeden detaylarındaki hassasiyeti ile sunulduğu mağaza tasarımıyla kurulan ilişkiden bahsedeceğiz. Sizler için mercek altına aldığımız ayakkabının akışkan görüntüsüyle bir bütünlük içinde olan Londra merkezli dünyaca ünlü mimar Zaha Hadid tarafından tasarlanan Milano’daki 100. konsept ayakkabı mağazası.

Bu yazımızda biz kadınların zaafı olan ayakkabılardan bahsetmeyeceğiz. Ayakkabının biz kadınları cezbeden detaylarındaki hassasiyeti ile sunulduğu mağaza tasarımıyla kurulan ilişkiden bahsedeceğiz. Sizler için mercek altına aldığımız ayakkabının akışkan görüntüsüyle bir bütünlük içinde olan Londra merkezli dünyaca ünlü mimar Zaha Hadid tarafından tasarlanan Milano’daki 100. konsept ayakkabı mağazası.

ZAHA HADİD 2 copy

Ayakkabı tasarımcısı Stuart Weitzman’a ait mağazanın organic formların, sert beton malzemeyle oluşturduğu zıtlığın yarattığı armoni oldukça dikkat çekici. Biz kadınların ayakkabı tutkumuzu bir kez daha güçlendiren mağazadaki en önemli detay geometrik formlarla akışkan organik formların oluşturduğu dialog. Gül tonunun hakim olduğu altın modüler birimlerden oluşan mağaza  tasarımın fiber glass çerçevesindeki  oturma elemanları ile vitrindeki ayakkabıların kurduğu mağaza müşteri ilişkisini geliştiren bir sistem. Altı pencereli butik mağazada tasarımın genel görüntüsü amiral gemisinden bir yansıma sanki.

ZAHA HADİD 3 copy

Milano moda haftasında Design boom Sant Andrea aracılığıyla edinilen bu görüntüler biz kadınların ayakkabıya olan ilgisini daha çok artırıyor. Mağaza tasarımını yapan mimarının da kadın olup yarattığı mağaza konseptinde ayakkabılarla müşterisi ile kurduğu ilişki şık olduğu kadar dikkat çekici ve oldukça seksi. Dünyaca ünlü mimar Zaha Hadidi tasarladığı kentsel projelerin yanısıra  tasarladığı bu ayakkabı mağaza ile kadın olarak tutkularımızı birkez daha güçlendirdiği için kutluyoruz.

Yazının devamı için www.archisections.com‘a bakabilirsiniz.

Zaha Hadid5 copy

Ünlü Mimar Zaha Hadid Milano’da Marka Giyer

PALM SPRINGS MODERN WEEK

PALM SPRINGS MODERNİZM HAFTASI. Siz de Güney Kaliforniya’nın gizli definesi Palm Springs’i ziyaret etmek için bahane arayanlardansanız işte size kaçırılmayacak bir fırsat! 11-21 Şubat tarihleri arasında onbirincisi düzenlenecek olan Palm Springs Modernizm Haftası 1950 ve 60’lardan günümüze taşınan retro tasarım estetiğinin basit ve sade hatlarını yansıtırken geçtiğimiz yüzyılın mimari eğilimlerinden birine de ışık tutuyor. Hafta boyunca düzenlenen çeşitli mimari sempozyumlar, film gösterimleri, dersler, sergiler, ev ve proje gezileriyle desteklenen günlük programlar, sanatseverler ve modernizm akımı tutkunları için dolu dolu bir program vaad ediyor..

 

 

IMG_0827IMG_0829IMG_0833IMG_0835IMG_0840
Tabi Palm Springs’e gitmişken çölün incisi Joshua Tree Milli Park’ı da gezilmesi gereken başka bir bölge.. 3200 kilometrekarelik bir alanı kaplayan park dünyanın en değerli koruma alanlarından ve milli parklarından biri olma özelliğiyle ayrı bir ilgiyi hak ediyor.

IMG_0860IMG_0861IMG_0862IMG_0863IMG_0864Palm Springs’de kalmak için ise Ace Hotel veya Avalon Hotel seçilebilir. THY’nin İstanbul’dan direk Los Angeles uçuşları da Palm Springs geziniz için tercih edilebilir..

IMG_0844IMG_0845IMG_0846IMG_0847IMG_0849

IMG_0853IMG_0854

Yazının devamı için www.popvizyon.com a bakabilirsiniz