What is on the rise at architectural projects in the years 2015 -2016
2015-2016 yılı mimari projelerinde neler yükselişte?
Yeni yıla sayılı günlerin kaldığı şu günlerde son yıllarda yeni tasarımlarda öne çıkan detaylarda sadece mimaride değil yaşamımızın her alanında teknolojik gelişmeler dikkat çekiyor. Mimari ve iç mimari tasarımlarda; teknolojiyi takip eden detayların yanı sıra, doğadan faydalanılan doğal ışık enerjisi doğayla bütünleşmede tercih edilmektedir. Sanki teknolojinin yarattığı enerji kaybını doğayla bütünleştirerek dengelemek ister gibi… Tasarımda ise, telefon tasarımlarında da görüldüğü üzere mimaride de yatay – dikey ince kesit dizaynlar dikkat çekiyor. Mimariye yansıması ise minimal futuristik çizgilerin hakim olduğu detayların yanı sıra tasarımlarında konteyner, prefabrike, kubik, linear basit çizgilerin hakim olduğu çizgiler olarak karşımıza çıkıyor. Tasarımda en dikkat çeken özellik ise mobil hareketli bir yaşama doğru ilerliyor olmamız.
Tasarımlarda daha çok pencere isteyenlere pencere duvarlar
Evinizde az pencere olduğu için şikayet mi ediyorsunuz? Yoksa daha şimdikinden daha fazla pencere mi istiyorsunuz? Son yıllarda mimaride genellikle dış cephede duvar yerine pencere (cam) kullanılmış. Bu tasarıma sahip olduğunuzda sabah güneşini derinden içinizde hissetmeniz mümkün. İyi bilinen ama son zamanlar da pek kullanılması tercih edilmeyen dış cephe kaplama modellerinden biri olan şerit perdeleme yönteminin, düzgün kullanıldığı zamanlarda ne denli olumlu sonuçlar verebildiğini görüyoruz son günlerde. Mimaride en büyük aksesuarınız doğa olduğu zaman mimari projenin etrafını çevreleyen doğa manzara sayesinde şehir gürültüsünden uzak, muhteşem günler geçirebilirsiniz. Gerek villaların gerek residential projelerin bodrom katlarında büyük bir spa, spor alaanı her zaman tercih sebebi.Mimaride dikdörtgen ve kare olacak diye bir kural yok, üçgenimsi tuğla evler de mümkünÇarpıcı ve güzellik harikası doğa olduğu zaman mimari projeler deniz ve yeşillik arasında kayboluyor. Kendinizi bu projelerde hayal ederken denizden gelen sesi ve ormandan gelen temiz orman kokusu sizi başka dünyalara götürebilir. Özellikle yaz aylarının başlaması ile işleriniz size daha sıkıcı ve boğucu geliyor olabilir. Evlerinizin bahçelerinde daha fazla dinlenmek isterseniz mimari tasarımınlarında doğanın gücünü tasarıma dahil etmek kaçınılmaz. Mimari tasarımda herşey dikdörtgen ve kare olacak diye bir kural yok. Üçgenimsi tuğla evlere de rastlamanız mümkün. Biraz alışılmadık bir yapıda ve görüntü de olan bu ev, el değmemiş bir doğanın yamacına kırmızı tuğla kullanılarak inşa edilebilir. Otantik ve sağlam görünüşünün gerçek nedeni ise, tuğlalarla olan birlikteğinde saklı.
Çağdaş sanat galerisi evlerin yanı sıra, oto aile evleri de unutmayalım.
Günümüzde artık bir lüks olmaktan çıkan arabalar, hayatımız da özel bir statüye sahip olmuş durumdalar. Artık bir heves değil bir zorunluluk olan bu taşıma ve zevk aletlerine, hayatımız da yer almaya başlıyor. Avustralya, Sidney’de bu muhteşem yaşam alanlarına sıkça raslamak mümkün. Yakın gelecekte Türkiye’de rastlamamız da bence olası.
Genç ailelerin tercihi sanat galerisi evler
Özellikle genç ailelerin tercihi olan sanat galerisi evler ise son yıllarda tercih ediliyor. Bir sanat koleksiyonu tadında çizilip projelendirilmiş muhteşem görsellikte evlerden oluşan projeler insanı sanata doğru daha çok yaklaştırıyor. Çizimiyle ve inşaasıyla gerçekten eşsiz nitelikteki bu yapılar herkesin içini çektirecek cinsten. Bu yüzden fazla cümleye gerek duymadan yaşamımıza şimdiden kabul etmek de fayda var diye düşünüyorum. Gelişmiş mimari ve son teknoloji güneş, rüzgar enerji sistemlerinin muazzam kombinasyonuyla ortaya çıkmış görsel bir şölen ile birlikte yaşam içinde kendine bir alan yaratmış. Prefabrike yapılar ile, bu yenilikçi güneş enerjisi, yapının inşası tam bir test yatağı olmuş.
Katlanan balkon, mimari için farklı bir ürün
İş yapma biçimimiz sebebiyle yakın zamana kadar bir masaya ve belli saatlere bağımlıydık. Ancak teknolojinin gelişmesiyle çalışanlar daha mobil hale gelirken “hareket temelli” tasarımlar tercih sebebi. Son yıllarda dikkat çeken tasarımlardan katlanan balkon, mimari için farklı bir ürün, yaklaşım diyebiliriz bu balkona. Hollanda merkezli bir şirket açılıp kapanabilen bir balkon yapmış. Konsept olarak oluşturulduktan 4 yıl sonra bu balkonu üretmeye karar vermiş. Belki de uygulanmaya başlamıştır bile…
Daha iyi bir yaşam için daha yeşil ve açık alanlar
Okullarda açık hava alanları ve yeşillikler ne kadar önemli? Okulunuzda sınıflar olmasaydı ne olurdu? Araştırmalara göre sınıf ortamı çocuğun akademik başarısı üzerinde büyük bir etkiye sahip. Peki doğanın gücü çoçuklar üzerinde nasıl etkiye sahip? Bir başka deyişle yaşamımızı iyileştiren biyofili mimariye ne demeli, temeli sevgi olan? Biyofili, yaşama ve yaşayan sistemlere karşı duyulan sevgi anlamına geliyor. İlk kez Erich Fromm tarafından kullanılmış olan terim, yaşamımızda var olan her elemente, canlıya, cansıza sevgi duyarak yaşamımızı canlandırabiliriz. Rüzgar güneş enerjisi derken kendi enerjisini üreten evler de yakında yaşamımızda. Kendi enerjisini üreten aktif evler gelecekte hem enerji üretecek hem de bunu tasarruflu bir şekilde kullanabilecek. Dışarıdan herhangi bir enerji kaynağına ihtiyaç duymadan kendi enerjisini kendi üreten aktif binalar fena olmaz görünüyor. Mimarinin dışında son yıllarda iç mimaride de konfor tanımı yıllar içerisinde değişti. Yataktan kalkmadan odadaki tüm cihazları kumanda edebiliyor, banyoda ayna tasarımlı plazma televizyonlarla duşun keyfini sürebiliyoruz. Tasarım mimaride olduğu kadar iç mimaride de etkinliğini gösteriyor.
Tasarım ve tasarımcının markalaşma sürecinde etkisi büyük
Tasarım ve tasarımcının markalaşma üzerinde de çok büyük etkisi var. Tasarım olarak ikonlanmış birçok örnek proje saymak mümkün. Tiyatro sahnesi konseptiyle seyretme ve seyredilme kavramları tasarımın içine sokulmuş ve uygulanmıştı. Bugün moda değişmiş olsa da proje, kült olmuş bir tasarım oldu. Minimalizm teması, bembeyaz, zen konseptli atmosferleri hayatımıza soktu ve bu etkiyi bugün bile birçok projede görebiliyoruz. Tasarım ile otelin bulunduğu ülke, hedeflenen müşterinin profili, yaşı, yaşam tarzı gibi birçok değişken birebir alakalı. Bu nedenle de hedef kitlenin oteli tercih etmesinde tasarımın etkisi tartışılmaz.
İç mimari ve mimari 5 duyuya hitap etmeli
İç mimari düzenlemelerin mimariye kattığı konfor nasıl olmalı sorusuna cevap ise mimaride bir kütle ile çalışılıyor. Mimarın o kütleyi daha estetik ve işlevsel kılma çabası var. İç mimaride ise biz 5 duyunuza birden hitap etmek durumundayız. Mekan hem gözünüzü okşamalı hem de temas ettiğinizde rahat hissetmelisiniz. Sizi karşılayan ve birbirine karışan kokulara varana kadar evde yaşayanların misafirinin etkileşim içerisinde olduğu her noktayı tasarlamak iç mimarın işi. Hissedilen konfor ise bunların toplamıdır. İşin ilginç yanı da konforsuz bulduğumuz alanlarda da bizi neyin rahatsız ettiğini çoğu zaman anlayamıyoruz. Olması gerekenden bir kaç cm yüksek bir masa, görüntüsüyle şıktır ama asla rahat edemeyiz. Bu ve benzer birçok detay iç mimari düzenlemede konforu belirler yaşamını kolaylaştırmak açısından etkilidir. İç mimari düzenlemeleri 2 açıdan ele almak gerekiyor. Birincisi işlevlerinin en doğru şekilde planlanması, ikincisi ise kendisine olduğu kadar misafirine temas ettiğiniz noktaların daha estetik hale getirilmesi. Salt tasarım odaklı çalışınca işlevden feragat etmiş oluyorsunuz. Bu yüzden estetik ve işlevi iyi dengelemek gerekiyor. Ambiyans, seçtiğiniz renkler, ışık, dokununca hissettikleri çok önemli… İşin tasarım kısmı sizin müşteriye vermek istediğiniz duyguyla ilgili… Bu aşamada da yatırımcının hedeflerini biliyor olması gerekiyor.