NEW YEAR’S LOVE OF FASHION AND ARCHITECTURE

YENİ YILDA MODA VE MİMARİNİN AŞKI

Dünyanın önde gelen modacılarının etkileyici butiklerinin mimarilerinin görünüşleri sanki ilk görüşteki aşka neden olacak kadar etkileyici. Sonuç, mimari ve modanın aşkı bizi büyüledi. Bu sebeble yeni yıla gireceğimiz şu günlerde sizi, bu aşkı yaşayan ünlü modacılara ait butikleri keşfetmeye çağırıyoruz. Mimarinin öne çıkan detaylarıyla tasarlanan butikler bizi cazibeli görünüşleri ile  kendilerine çekiyor. Yeni yılda enerjimizi yükseltecek Dior’dan Hermès’e birçok ünlü modacının butiğini birlikte incelemeye ne dersiniz.

HERMES (Tokyo)

Hermes

Mimar Renzo Piano tarafından geleneksel Japon fenerlerinden esinlenilerek  tasarlanan  anıtsal kule, saydam plakalar sayesinde filtreli ve yoğun yansıyan ışığıyla Tokyo’nun ışıltılı kalbi olmaya güçlü bir aday. İtalyan mimar Renzo Pianonun, şeffaf cam bloklarla tasarladığı Maison Hermès 12 katlı bir gökdelen olmasına rağmen Tokyo gibi kalabalık kent dokusunda dikkat çekici varlığını sürdürmektedir. Asıl girişi yan cepheden olup  ışığı güçlü yansıtan şeffaf cam bloklarla, Japon başkentinin kalabalık merkezinin Chuo-ku ticaret bölgesinin sokağına imzasını atmayı başarmıştır.

Yakınındaki  gürültülü reklam panoların aksine Maison Hermès tüm sağduyulu, kararlı ve zarif görüntüsüyle  sanki  ciddiyet çağrıştıran ışık yayan gizli bir tapınak Mağazanın dış yüzeyleri gün ışığı  bir uyum halinde olmakla beraber, dış perde oluşturan cam blokların sağladığı cephe animasyonla oldukça etkileyici.

GIVENCHY (Seul)

Givenchy

Seul’de konumlanan ünlü marka Givenchy’nin  mağazası optik sanattan ilham aldığı grafiksel dış cephesinın yansıyan ışığı ile karşımızda. Givenchy 400 metrekarelik alanda lüks atmosferiyle minimalist yaklaşımının harmanlanmasıyla mimari ve moda aşkını ispat etmek istercesine dikkatleri üzerine çekiyor.

PRADA (Tokyo)

Prada

İsveçli mimarlar Herzog ve & Meuronun mimarisini üstlendiği Tokyo Prada’nın 6 katı var. Diagonal örgü şeklindeki yapısı ve yeşil camdan dış cephesiyle Tokyo’nun mimari açıdan minimal düz çizgilerdeki yüksek binalarına karşın dikkat çekici tasarımıyla dikkat çekiyor. Tokyo’nun zengin bölgesine yansıttığı ışığıyla akıllarda kalacağı şüphesiz.

CHRISTIAN DIOR (Seul)

Christian Dior

Seul’de açılan Christian Dior yeni butiği ile kışın yeni açmış bir çiçeği anımsatıyor. Christian de Portzamparrco ve Peter Marino tarafından tasarlanan bina diğer binalarından farkını hemen ortaya koyuyor. Binanın iç bölümlerinde mücevher, aksesuar, kadın, aksesuar, güzellik, giyim ve ayakkabı bölümlerinin yanı sıra VIP alanı, çatı katında ise kafesi var.

OUR ROUTE CHALETS IN WINTER

KIŞ MEVSİMİNDE ROTAMIZ DAĞ EVLERİ

Yeni yıla gireceğimiz şu günlerde herkes tatil programını yapmıştır. Yapmayanlara eğer yer bulurlarsa önerilerimiz yeni yıla gireceğimiz şu günlerde kayakseverlerin yanısıra tasarımcıların olmazsa olmazlarından olan şöminenin sıcak atmosferin yanısıra rahatlatıcı tasarımların olduğu dağ evleri. Dünyanın en iyi kayak merkezlerinden kabul edilen Aspen (Amerika), Cortina D’ampezzo (İtalya), St. Moritz (İsviçre), Chamonix (Fransa), Meribel (Fransa), Val D’isere (Fransa), Courchevel (Fransa), Kitzbühel (Avusturya), Borovets (Bulgaristan) arasından seyahatseverlerin zevkine hitap edebilecek tarzda tasarlanan  konumları gereği misafirlerine özel şef, şoför, masaj terapisti ve hizmeti sunan özel dağ evlerini tasarımlarıyla birlikte sizler için araştırdık.

Bu araştırmalar sonucu tasarımıyla gerek hizmetiyle Oberlich’den ve Couchevel’den seçimler yaptık.Bu modern dağ evleri dışarıdan biraz soğuk ve sade görünse de iç tasarımı oldukça çağdaş ve sıcak. Tercihinizl üks seçim ise sizlere özellikle önereceğimiz zarif tasarımı ve güzel çevresi ile Avusturya’ da konumlanan Chalet N Oberlich.Chalet N Oberlich dünyadaki en lüks dağ evlerinden biri.

Misafirleri için 10 suitinde 24 misafir ağırlayabileceği gibi kişiye özel şöförlerin yanısıra, emrinize amade 2 uşak, şık tasarımın yanı sıra misafirlerin rahatlığı için akla gelebilecek her türlü detay düşünülmüş. Tasarımda avizeler Swarovski’den. Dağ evini lüks yapan özelliklerdenbazıları; jakuzi, havuz, sinema, şarap mahzeni ve spa. Evin dışı tamamen ahşaptan ve doğal taşlardan yapılmış.

İç tasarımda da birçok ahşap element kullanılmış ve bu da tasarıma dağ evi havası katan en büyük özellik. Merdivenler, kolonlar, yerler ve bazı mobilyalar da ahşaptan yapılmış. Seçilen çağdaş tablolar ve Swarovski aydınlatmalarda da kiralayabileceğiniz dağevine oldukça şık bir görünüm katmış. Bu tasarım dışarıdan klasik bir dağ eviymiş gibi görünse de iç tasarımı oldukça çağdaş, şık ve rahat.Courchevel, 3 vadinin birleşmesi sonucu ortaya çıkan les tros valles Alplerin jet set kayak merkezlerinden biri.

Dünyanın en iyi kayak merkezlerinden kabul edilen Courchevel, 600 kilometrelik dünyanın en uzun ve en geniş pistleri, ufak, sıcak aile otelleri, şaleleri ve restoranlarıyla “apres-ski” yaşamdan bıkmış, kayak sonrası şıklık yapmayan, kürklerinden sıkılmış, rahatlık arayan ve çocuklu kayakçıların yeridir daha çok. Suni kar makineleriyle devamlı kar bulunsa da, geceleri ışıklar şıkırdasa da, nefis dağ manzarası olsa da Courchevel her tür kayakçının her kar sporunu yapacağı şekilde organize edilmiş yapay bir merkezdir.

Couchevel’de sizler için seçtiğimiz önereceğimiz Hotel Grandes Alpes Private Hotel.Courchevel’de otellerin çoğu aile işletmesi ve ev sıcaklığında dekore edilmiştir. Otel odaları ve restoranlar çok şıktır. Sizler için seçtiğimiz otel Courchevel Grande Alpes Private hotelin tasarımı oldukça şık ve sıcaktır.Bütün Fransız kayak merkezleri gibi bu oteldede kendine has bir ambiyans bulabilirsiniz. Bu tamamen Fransızlara has adeta “genetik” bir özelliktir.

İç mekanlarda patinaj için kapalı buz alanı, bridge, satranç, squash, sağlık merkezleri, yüzme havuzu, spor salonları, sauna, jakuzi, masaj, bowling, sergiler, sinema, bilardo, dil kursları. Dış mekanda ise paraşüt, uçak, ski jumping ve kayak kurslar ve kayak gezileri var.

 

What is on the rise at architectural projects in the years 2015 -2016

2015-2016 yılı mimari projelerinde neler yükselişte?1

Yeni yıla sayılı günlerin kaldığı şu günlerde son yıllarda yeni tasarımlarda öne çıkan detaylarda sadece mimaride değil yaşamımızın her alanında teknolojik gelişmeler dikkat çekiyor. Mimari ve iç mimari tasarımlarda; teknolojiyi takip eden detayların yanı sıra, doğadan faydalanılan doğal ışık enerjisi doğayla bütünleşmede tercih edilmektedir. Sanki teknolojinin yarattığı enerji kaybını doğayla bütünleştirerek dengelemek ister gibi… Tasarımda ise, telefon tasarımlarında da görüldüğü üzere mimaride de yatay – dikey ince kesit dizaynlar dikkat çekiyor. Mimariye yansıması ise minimal futuristik çizgilerin hakim olduğu detayların yanı sıra tasarımlarında konteyner, prefabrike, kubik, linear basit çizgilerin hakim olduğu çizgiler olarak karşımıza çıkıyor. Tasarımda en dikkat çeken özellik ise mobil hareketli bir yaşama doğru ilerliyor olmamız.2

Tasarımlarda daha çok pencere isteyenlere pencere duvarlar

Evinizde az pencere olduğu için şikayet mi ediyorsunuz? Yoksa daha şimdikinden daha fazla pencere mi istiyorsunuz? Son yıllarda mimaride genellikle dış cephede duvar yerine pencere (cam) kullanılmış. Bu tasarıma sahip olduğunuzda sabah güneşini derinden içinizde hissetmeniz mümkün. İyi bilinen ama son zamanlar da pek kullanılması tercih edilmeyen dış cephe kaplama modellerinden biri olan şerit perdeleme yönteminin, düzgün kullanıldığı zamanlarda ne denli olumlu sonuçlar verebildiğini görüyoruz son günlerde. Mimaride en büyük aksesuarınız doğa olduğu zaman mimari projenin etrafını çevreleyen doğa manzara sayesinde şehir gürültüsünden uzak, muhteşem günler geçirebilirsiniz. Gerek villaların gerek residential projelerin bodrom katlarında büyük bir spa, spor alaanı her zaman tercih sebebi.Mimaride dikdörtgen ve kare olacak diye bir kural yok, üçgenimsi tuğla evler de mümkünÇarpıcı ve güzellik harikası doğa olduğu zaman mimari projeler deniz ve yeşillik arasında kayboluyor. Kendinizi bu projelerde hayal ederken denizden gelen sesi ve ormandan gelen temiz orman kokusu sizi başka dünyalara götürebilir. Özellikle yaz aylarının başlaması ile işleriniz size daha sıkıcı ve boğucu geliyor olabilir. Evlerinizin bahçelerinde daha fazla dinlenmek isterseniz mimari tasarımınlarında doğanın gücünü tasarıma dahil etmek kaçınılmaz. Mimari tasarımda herşey dikdörtgen ve kare olacak diye bir kural yok. Üçgenimsi tuğla evlere de rastlamanız mümkün. Biraz alışılmadık bir yapıda ve görüntü de olan bu ev, el değmemiş bir doğanın yamacına kırmızı tuğla kullanılarak inşa edilebilir. Otantik ve sağlam görünüşünün gerçek nedeni ise, tuğlalarla olan birlikteğinde saklı.

Çağdaş sanat galerisi evlerin yanı sıra, oto aile evleri de unutmayalım.

Günümüzde artık bir lüks olmaktan çıkan arabalar, hayatımız da özel bir statüye sahip olmuş durumdalar. Artık bir heves değil bir zorunluluk olan bu taşıma ve zevk aletlerine, hayatımız da yer almaya başlıyor. Avustralya, Sidney’de bu muhteşem yaşam alanlarına sıkça raslamak mümkün. Yakın gelecekte Türkiye’de rastlamamız da bence olası.

Genç ailelerin tercihi sanat galerisi evler

Özellikle genç ailelerin tercihi olan sanat galerisi evler ise son yıllarda tercih ediliyor. Bir sanat koleksiyonu tadında çizilip projelendirilmiş muhteşem görsellikte evlerden oluşan projeler insanı sanata doğru daha çok yaklaştırıyor. Çizimiyle ve inşaasıyla gerçekten eşsiz nitelikteki bu yapılar herkesin içini çektirecek cinsten. Bu yüzden fazla cümleye gerek duymadan yaşamımıza şimdiden kabul etmek de fayda var diye düşünüyorum. Gelişmiş mimari ve son teknoloji güneş, rüzgar enerji sistemlerinin muazzam kombinasyonuyla ortaya çıkmış görsel bir şölen ile birlikte yaşam içinde kendine bir alan yaratmış. Prefabrike yapılar ile, bu yenilikçi güneş enerjisi, yapının inşası tam bir test yatağı olmuş.

3

Katlanan balkon, mimari için farklı bir ürün

İş yapma biçimimiz sebebiyle yakın zamana kadar bir masaya ve belli saatlere bağımlıydık. Ancak teknolojinin gelişmesiyle çalışanlar daha mobil hale gelirken “hareket temelli” tasarımlar tercih sebebi. Son yıllarda dikkat çeken tasarımlardan katlanan balkon, mimari için farklı bir ürün, yaklaşım diyebiliriz bu balkona. Hollanda merkezli bir şirket açılıp kapanabilen bir balkon yapmış. Konsept olarak oluşturulduktan 4 yıl sonra bu balkonu üretmeye karar vermiş. Belki de uygulanmaya başlamıştır bile…

Daha iyi bir yaşam için daha yeşil ve açık alanlar

Okullarda açık hava alanları ve yeşillikler ne kadar önemli? Okulunuzda sınıflar olmasaydı ne olurdu? Araştırmalara göre sınıf ortamı çocuğun akademik başarısı üzerinde büyük bir etkiye sahip. Peki doğanın gücü çoçuklar üzerinde nasıl etkiye sahip? Bir başka deyişle yaşamımızı iyileştiren biyofili mimariye ne demeli, temeli sevgi olan? Biyofili, yaşama ve yaşayan sistemlere karşı duyulan sevgi anlamına geliyor. İlk kez Erich Fromm tarafından kullanılmış olan terim, yaşamımızda var olan her elemente, canlıya, cansıza  sevgi duyarak yaşamımızı canlandırabiliriz. Rüzgar güneş enerjisi derken kendi enerjisini üreten evler de yakında yaşamımızda. Kendi enerjisini üreten aktif evler gelecekte hem enerji üretecek hem de bunu tasarruflu bir şekilde kullanabilecek. Dışarıdan herhangi bir enerji kaynağına ihtiyaç duymadan kendi enerjisini kendi üreten aktif binalar fena olmaz görünüyor. Mimarinin dışında son yıllarda iç mimaride de konfor tanımı yıllar içerisinde değişti. Yataktan kalkmadan odadaki tüm cihazları kumanda edebiliyor, banyoda ayna tasarımlı plazma televizyonlarla duşun keyfini sürebiliyoruz. Tasarım mimaride olduğu kadar iç mimaride de etkinliğini gösteriyor.

Tasarım ve tasarımcının markalaşma sürecinde etkisi büyük

Tasarım ve tasarımcının markalaşma üzerinde de çok büyük etkisi var. Tasarım olarak ikonlanmış birçok örnek proje saymak mümkün. Tiyatro sahnesi konseptiyle seyretme ve seyredilme kavramları tasarımın içine sokulmuş ve uygulanmıştı. Bugün moda değişmiş olsa da proje, kült olmuş bir tasarım oldu. Minimalizm teması, bembeyaz, zen konseptli atmosferleri hayatımıza soktu ve bu etkiyi bugün bile birçok projede görebiliyoruz. Tasarım ile otelin bulunduğu ülke, hedeflenen müşterinin profili, yaşı, yaşam tarzı gibi birçok değişken birebir alakalı. Bu nedenle de hedef kitlenin oteli tercih etmesinde tasarımın etkisi tartışılmaz.

4

İç mimari ve mimari 5 duyuya hitap etmeli

İç mimari düzenlemelerin mimariye kattığı konfor nasıl olmalı sorusuna cevap ise mimaride bir kütle ile çalışılıyor. Mimarın o kütleyi daha estetik ve işlevsel kılma çabası var. İç mimaride ise biz 5 duyunuza birden hitap etmek durumundayız. Mekan hem gözünüzü okşamalı hem de temas ettiğinizde rahat hissetmelisiniz. Sizi karşılayan ve birbirine karışan kokulara varana kadar evde yaşayanların misafirinin etkileşim içerisinde olduğu her noktayı tasarlamak iç mimarın işi. Hissedilen konfor ise bunların toplamıdır. İşin ilginç yanı da konforsuz bulduğumuz alanlarda da bizi neyin rahatsız ettiğini çoğu zaman anlayamıyoruz. Olması gerekenden bir kaç cm yüksek bir masa, görüntüsüyle şıktır ama asla rahat edemeyiz. Bu ve benzer birçok detay iç mimari düzenlemede konforu belirler yaşamını kolaylaştırmak açısından etkilidir. İç mimari düzenlemeleri 2 açıdan ele almak gerekiyor. Birincisi işlevlerinin en doğru şekilde planlanması, ikincisi ise kendisine olduğu kadar misafirine temas ettiğiniz noktaların daha estetik hale getirilmesi. Salt tasarım odaklı çalışınca işlevden feragat etmiş oluyorsunuz. Bu yüzden estetik ve işlevi iyi dengelemek gerekiyor. Ambiyans, seçtiğiniz renkler, ışık, dokununca hissettikleri çok önemli… İşin tasarım kısmı sizin müşteriye vermek istediğiniz duyguyla ilgili… Bu aşamada da yatırımcının hedeflerini biliyor olması gerekiyor.

Through New Year new playgrounds of Designers

Yeni Yıla Doğru Tasarımcıların Yeni Oyun Alanları

Sonbaharın son günlerinde kışın gelmesiyle tasarımcılardan da yeni atılımlar ortaya çıkmaya başladı bile. Bakalım bu tasarımlar sizi hangi bilinmeyene götürecek. Geçmişin heyecan veren klasik çizgilerine mi, romantizmine mi yoksa günümüzün modern futuristik çizgilerine mi? Yoksa doğanın mekana taşınışına mı? Seçenek özgürlüktür. Çok seçenekse delilik. Nasıl mı?

Tasarımın her farklı yüzeyi rengi ve tonu sanki farklı bir malzeme görüntüsünde ve tasarımcıların yeni oyun alanları. Bu durumda tasarım salonlarınızın, oturma, çalışma, yatak odalarımızın duvarlarında, tavanlarında, döşemelerinde mekanların giysileri sanki. Bazen bir duvar kağıdı, bazen kumaşı bazende yer döşemesinde halı yada ahşap görünümünde. Sadece bir malzemeyle farklı malzemeler görünümünde mekanlara yepyeni bir hayat bir tarz veriyor. O zaman değişime doğru hazırlanın.

Bu durum gösteriyor ki sadece salonda değil yatağınızın başucunda yemek odanızın oturma odasının bir duvarında yaratacağınız farklı tasarımın yanısıra farklı desenlerle kumaş görünümünü sağlıyarak farklı atmosferler yaratabilirsiniz.Sizin için yaptığımız tasarımlar ın tasarımcıları,Ryan Korban,Charles Zara,Emporia,Jean louisdenoit  ve tarz olarakda genellikle seçimler art decodan yapılmışlardır.

ZENGİN DOKULAR, DOYMUŞ TONLAR

Kışın başlarında hala sonbaharın derin doymuş tonlarını içimize çekerken, insan çevresindeki bu değişimi doğanın zengin dokularını bazen canlı bazen sanki birer solmuş yaprak gibi, patlıcan moru, zeytin, lacivert ve yakut yeşili gibi derinden hissettiriyor insana.

MODERNİZME Mİ YOKSA KLASİĞE Mİ DÖNÜŞ?

Yeni yıla yaklaştığımız şu son yıllarda tasarımın hangi stilinde heyecanlısınız diye sorsalar zengin renk yelpazesinde moderniz memi yoksa klasiğe mi dönüşünüz olurdu? Saf tonlarla işlenen tasarım profillerine eklenen sonbahar kış renk paleti ile seçilen klasik ve modernizmin ikisinide destekliyen seçimler le mekanlar zengin görüntüsüyle karşınızda.

ORGANİK ETKİYLE KARIŞTIRILMIŞ GEOMETRİK DESENLER

Son yıllarda yükselişte olan, organik malzemeler ile karışmış siyah beyaz geometrik desenler. Kesilmiş elmas şekliyle ve geometrik deseni ile mekanlarda her yerde karşımızda. Zaman zaman Art deco etkisinde zaman zaman etnik pirinç , metal, altın çubuklar gibi malzemeler ile gücünü birleştiren ve dokunsal geometrik kumaşlar bu sezon ilham kaynağı olacak detaylardan en çok göze çarpanlardan.

EL OYMALI VE DESENLİ OBJELER

Mekanlarda, duvar kağıtlarını kullanacağımız duvarların dışındaki yerleride bulmak gerek çünkü duvar kağıtlarının enerjisini her yere yansıtabilirsiniz. Tavanlarda lakeyle başlayan sürpriz ve büyük ölçekli blok baskılarla canlı blok baskılar, dolap içlerinin yanısıra, raflardada yerlerini alıyorlar. Duvar kağıtları ile mekanlara zaman zaman yalın zaman zaman el oymalı desenleri ile tasarıma ruhunuzda hissedeceğiniz dokunuşlar ekleyin.

KARIŞIK MALZEMELER

Farklı malzemelerin yan yana hem yaratıcı ve hem sanatsal bir kombinasyonla bir devrim olabilir. Özellikle soğuk metal mavi tonları ile ham ahşabın sıcaklığını bir araya renk ve dokularda mekanı, mobilyayı yeniden tasarlamak .

Jennifer Lopez Dream home

Jennifer Lopez’in Rüya Evi

Rüya evler seçimimizde Jennifer Lopez’in geçtiğimiz günlerde satışa çıkan evini mercek altına aldık. Konumu Hidden Hills’da olan 17.129 metrekarelik stil sahibi olan ev Michelle Workman tarafından tasarlanmış olan ev, şık detayları ve rahat iç tasarımı ile huzurlarınızda.

Lopez’e göre Los Angeles’in Hidden Hills de $17.000.000’lık fiyatıyla piyasaya satışa konan fiyatın $14.500.000 fiyata düşmesine rağmen, piyasaya göre hala yüksek. Bu rüya evi sattıktan sonra Lopez New York’a taşınacak.

Yetenekli şarkıcı, aktris, dansçı ve sanatçı Jennifer Lopez in eski kocası Marc Anthony ile $8.200.000’a satın aldıktan sonra 2010 yılında evlerine yerleşmişlerdi. Muhteşem ev dokuz yatak odası, 11 banyo ve tam iki buçuk banyoları, bir kayıt stüdyosu, sekiz şömineler, ıslak bir bar ve bir şarap mahzeni ile birlikte geliyor. Satılacak olan yıldızın evi belki de bizler görsellere bakarken satılmış olacak. Bu, eve daha yakından bakmak ve incelemek için son fırsatımız olabilir. Sotheby International Realty ve Veranda tarafından fotoğraflanan evi sizler için sayfamızda paylaştık. Tarz olarak klasik olan ev in renkleri pastel olup detaylar ise oldukça rahatlatıcı özelliklere sahip. Pastel renklerden ise özellikle şeftali, somon ve uçuk mavi tonlarıyla oldukça dikkat çekici.

Yazının devamı için www.archisections.com‘a bakabilirsiniz.

jlo_ev_01 jlo_ev_02 jlo_ev_03 jlo_ev_04 jlo_ev_05 jlo_ev_06 jlo_ev_07

Jennifer Lopez’in Rüya Evi

DURING UE ARCHITECTURE.

AB SÜRECİNDE MİMARLIK

Son yıllarda biz mimarların ve Türkiye’nin gündemi Avrupa Birliği. Bu zaman dilimi içerisinde ülkemizde mimariyi ilgilendiren düzenlemeleri yeniden yapılanmayı, proje üretmeyi biçimlendirmeyi aramızda konuşarak çözmeye çalışıyoruz. Ancak sorunları çözmeye çalışmak çözmek anlamına gelmiyor. Proje hizmetleri konusunda sıkıntılarımız var… Mesela tarihi eserleri yenileme koruma tasarımı okullarda iyi niyetle çalışmalar araştırmalar yapılmasına rağmen istenildiği gibi uygulanamıyor. Sebebi politik. ekonomik, mimari olarak gerekli bütünlüğü sağlayamamış olmamız. Bu önemli zincirler arasında kopukluklar söz konusu… Düşünün bir kez kentsel tasarım yenileme ve koru­manın mimariden restorasyondan ayrı düşünülmesi nasıl mümkün olabilir. Olursa sonuç ortada. Hepsi bir bütün ayrı düşünülemez. Bu durumda mimarların uzmanların belediyelerin politikaların birbirini destekleyici bir zincir içinde olması gereklidir. Hala ne yazık ki yabancı mimarlara ihtiyaç duyuyoruz. Bir bütünlük destek yeterli olmadığı için biz mimarlar bir araya gelseler bile mimaride kopukluklar yaşaması önlenemiyor. Biz mimarların politik ortamda desteklenmesi ve zincirin halkası olması şart. Düşünün bir kez; seçim sıralarında politik çevrelerce imarı olan arsalarla kentsel koruma yenileme tasarıma uygun projelerin birbiriyle paralel gitmesi gerek. Gitmediği zaman sonuç çarpık kentleşme… En basitinden depreme yönelik yapılandırmalarda bile projeler nasıl bir düzen içerisinde ve bütünlük içerisinde yapılacak karar verilemiyor. Deprem ile ilgili hazırlıklarda bile projelerin yazışmalarında bile Mimarlık yok ..! Mimari ne zaman devreye girecek karar verilemiyor. Bu detaylar bütünlüğü birbirine bağlayan önem­li detaylar… Kendi ülkemizin kendi kişiliğine uygun politikalarına uygun mimari projelere girmekten bahsediyoruz. Ama hala tam bir bütünlük söz konusu değil. Gerçek şu ki AB sürecinden önce tüm bu gelişmelerin olması gerekiyordu.AB süreciyle birlikte bu konulara çözüm getirmezsek bunların değişmesi mucize… AB Ülkelerinde önerilen standartlara ulaşmak için kentsel gelişiminden yola çıkarak Mimariyi düşünmenin dışında ta­rihi eserleri korumamız Türkiye’deki inşaatlardaki standartlardaki yapı güvenliğini sağlamamız kaçınılmaz. AB Sürecinde tüm bu kopuklukların toparlanması şart… Ancak bugüne kadar alışkanlıklarımızdan dolayı Avrupa Birliğinin sancılı geçmesi de kaçınılmaz Her devlet vatandaşlarını meslektaşlarını korumak, buna hazırlamak için destekleyici ortamlar hazırlamakla yükümlüdür. Aksi takdirde bu ülkenin mimarları olarak yeterli standartları sağlayan projelerde olmamız çok zordur. Bu da gösteriyor ki ekonomik, politik ve mimarinin bir bütünlük içinde olması gerekiyor. Mimarinin sadece barınmak olmadığını farkına varıp mimarinin gelişmesini engelleyen neden­leri ve yetersizliğin karmaşıklığını ve kalitesizliğini engellemeliyiz. Bu faktörler gelecekteki mimarimizi olumsuz etkilemesinin en başlı nedenlerindendir. Bunların gelişmesini engellemek, kaliteli bir yaşam standartına ulaşmak her vatandaş ve devletin her ferdi gibi görevimizdir. Aksi takdirde AB Süreci sancının dışında bizim için oldukça zor geçecektir…

AB sürecinde mimarlık

COLOR İSTANBUL

ISTANBULU RENKLENDİRİN. UIA MIMARLIK KONGRESİ İLE İSTANBUL’U renklendirenlerden 2005 UIA kongre başkanı SUHA OZKAN ile hoş bir sohbet gerçekleştirdik.
UIA 2005 MİMARLIK Kongresi Türkiye Mimarlar Odasının ev sahipliğinde dünyanın dört bir yanından ortalama 10,000 mimarı bir araya getirerek gerçekleşti. 1999 yılında Çin’in Pekin kentinde gerçekleşen UIA Kongresinin 2005 durağının dünya güzeli şehrimiz İstanbul’da olması biz mimarları çok mutlu etti. Bu sebepten bu ayki yazım da 3-7 Temmuz istanbul’da XXII Dünya Mimarlık Kongresinin 2005 başkanlığını yapan Suha Özkan’la gerçekleştirdiğim hoş ve keyifli sohbeti sizlerle paylaşmak istedim. Belki bu paylaşımla mimarlığa gösterilecek hassasiyetin artırılmasında benimde çorba da bir tuzum bulunur..
Özellikle öğrenmek istediğim, merak ettiğim mimarlık hassasiyetinizin özellikle bilinç altınızda neye dayanıyor olduğu?

-Onu bilemiyorum. Psikiyatrisin bulup çıkarması gerek Mimarlık eğitimine bilerek gitmedim. Ancak 1962 yılında ODTÜ’de 3 bölüm kazandım. Mimarlık mühendislik, şehircilik vs. araştırma sonucunda birdenbire mimarlığı sevdiğimi farkettim. Bunun sonucunda 3 bölümden mimarlığı seçtim. 1967’de üniversiteyi bitirdim… 1969-82’ye kadar olan zamanda uzun süre akademik kariyer yaptım. ODTÜ’de öğretim görevliliğim sırasında Üniversite konseyine seçildim. Ve dekan yardımcılığı yaptım. 1970 yıllarında ODTÜ Rektör yardımcısı Ağa Han mimarlık ödülleri yönetimine girdim. 23 yıldır yaptığım Ağa Han Mimarlık ödülleri ödül yönetimindeki görevimde eleştiri yerine pozitif perspektifden baktığımı güzellikleri bulmanın yanı sıra en önemli noktanın sevgi olduğunu fark ettim. Ayrıca Ağa Han mimarlık bana çok güzel olanaklar sağladı.. Görmediğim gitmediğim ülke kalmadı 2002 yılında Mimarlık odasından UIA Kongre başkanlığından teklif aldım. Bende kabul ettim. Hoşuma gitti. Kongre amacında hem Türkiye hem mimarlar hem de yüzyılı yakalamak vardı. Geçen yüzyılın başında politik çıkarlar yüzünden milyonlar birbirinden nefret etti birbirini öldürdü. Oysa 1968 yılında insanlığın sahip çıktığı çok güzel değerleri ret etmek aptallık olurdu. Çevreyi, doğayı, tarihi eserlere sahip çıkalım koruyalım. Mozaik gibi çalışsın her şey. Herşey de eşitlik olsun  20 Yüzyılın özlem duyulan değerlerini kongrenin içinde olsun İstanbul’a özgü bir kavram entelektüel bir kapalı çarşı yaratalım içinde. Pazar yeri, evrensel tüm renkler olsun… Bu fikri belediyeler de çok sempatik buldu. Kongrede 105 sergi, 46 ulusal sergi, dünyanın çeşitli yerlerinden 28 ünlü mimar Tado altın madalya alan bir mimar ve konuşmasında insanların mimarlığa olan açlığını göreceksiniz. Bu kongreyi birçok firma destekledi şansımız yaver gitti.

Siz, bu kongreden sonra İstanbul’da nasıl bir değişim bekliyorsunuz.?

-Çok şey hemen değişmeyecektir. Her amaç uzun yolculukta bir adımla başlar Nereye adım atacağınız önemlidir. Kongrenin böyle bir bilinç getireceğini bekliyoruz. İstanbul’un % 75’i mimarsız gerisi ise kötü inşaattan oluşmuştur. Bu kongreyle birlikte sorumluluğu mimarlardan bekliyoruz. Çirkinleşen İstanbul yalnız değil. Kahire, Bombay, vs. hatta onlara göre iyi durumdayız. İstanbul’un sorunu kötü niyetle değil ancak ekonomik imkansızlıklardan ötürü sahipsizliktir. Beyrut, Tunus Kahire’de olduğu gibi ..

Kongredeki “Türk mimari ofislere giremedi” spekülasyonları için yorumunuz nedir?

– Bu uluslar arası bir kongre bizim kontrolümüzde değildi. Kongre mimarları kapılarda polis gibiydi.

Türk mimarlarının yabancı mimarlara gerek yok düşüncesine karşın İnşaat firmalarının yabancı mimar seçimi hakkındaki düşünceleriniz neler?

– Türkiye’de Türk mimarlık büroları Kompleks binaları tasarlayacak noktaya gelmediği için büyük uluslaarası firmalarla beraber çalışıyor. Önemli olan doğru firmalarla beraber çalışmak. 1940-50 yıllarında Hindistan Le Corbusier ile çalıştı bu sebepten mimarlık düzeyi Hindistan’ın yüksek.

UIA için Türkiye’ye gelen mimarların objektifinden İstanbul’a ortak çözüm nedir?

– Bu kongrenin amacı İstanbul’a çözüm değildi. Kongrenin amacı kentleri genel olarak incelemek tartışmak sorunlara çözüm üretmekti. 100’lerce çözüm arasında İstanbul’a uygun olanını bulmak.

Bu kadar çok mimar tanımak nasıl bir duygu.?

-Buraya gelenler dostum olduğu ve aynı zamanda işimden dolayı onlarla beraber çalıştığım için çok güzel bir duygu. Herkesin onun kadar mimariye hassasiyet göstermesi ve çalışma yapması İstanbul kadar Türkiye’nin mimari kişiliğini kazanması ve korunması adına çok önemli olduğu için. Bu yazımın sonunda Süha Özkan beye mimariye gösterdiği hassasiyetten ve çalışmalardan dolayı ve bu hoş sohbet için tekrar teşekkür etmek istiyorum. Söylediği ve temenni ettiği gibi inşaatlarda mimarlara verilen sorumluluğun artması biz mimarların temennisi …

ss aqwq

THE SPECIAL BEDROOM CHOICES FOR PARTNERS

ÇİFTLERE  EN ÖZEL YATAK ODASI SEÇİMLERİ

Yaşamımızda,yatak odaları, özel hayatın en özel alanlarıdır. Mobilya seçiminde bazen mobilya mağazaları’ndaki teşhir ürünleri, bazen markalı fabrikasyon mobilya modelleri tercih edilen yatak Odası Mobilyaları, son yıllarda özel tasarım çalışmaları ile sadece kişiye özel olarak  üretilmeye başlanmıştır.

Kişisel beğeniler ve tercihler  sorgulanarak hazırlanan yatak odası dekorasyon çalışmalarında, iç mimarlar zaman zaman hayal ettiklerinden bile güzellikte tasarımlar hazırlayarak, mobilya dekorasyon dünyasına yepyeni tasarımlar kazandırdılar. Bu özel tasarım çalışmalarında, takımı oluşturan parçalar genellikle birbirine uyumlu hazırlanarak dekorasyonda bütünlük sağlansada, kimi zaman farklı çizgileri de barındırabilmektedir. Tamamı doğal kaplama üzerine mat veya parlak vernik ya da, çeşitli renklerde lake ile hazırlanan komodin,şifonyer ve gardropun aksine, yatak odası karyolası tamamen deri kaplamalı olabilmektedir.

Her ne kadar farklı dizayn ve malzemelerle üretimi yapılsada, yatak odası mobilyası  stillerine göre çiftlerin seçimlerine özel evlerimizin olmazsa olmazını  oluşturan vazgeçilmez ürünleridir.Yeni yıla doğru ise vazgeçmediğimiz tek şey rahatlığımıza hizmet veren klasik çizgilerdir. Sizler için bu yazımızda yatak odası seçimlerinize fikir olabilecek önerilerde bulunmak istiyoruz. Yatak odalarında özellikle tercih edilen dramatik tonların yanısıra doğal ahşabın, beyaz rengin tercih edilmesi de mekanda istenilen ambiansa göre değişir.

Beyazın ve dramatik loş renklerin yanısıra özellikle seçilen yatak odası boyaları mekana yatıştırıcı sakinlik veren hafif blues,huzurlu , sessiz mercan tonlarıdır.Eğer minimalist seçimse tercihiniz, ya da sanatçı kişiliğinde oluşturulmuş bir loft’a ait yatak odasıysa ya rahatlığıyla ya da seçeceğiniz sanat tabloları ile mekana istediğiniz çağdaş sanat etkiyi verebilirsiniz.

YATAK ODASI ZEMİNLERİNDE SICAKLIĞI YAKALAMAK..

Sabah yatakdan kalkarken yatak odasınızın zeminleri buzlu soğuk zeminler ise yatağınızın her iki tarafına koyacağınız suni koyun postları işinize yarayabilir.  Başka bir seçenek ise yumuşak tüylü halılar olabilir.

AYDINLATMANIN ÖNEMİ 

Yatak odanızı dekore ederken en dikkat etmeniz gereken unsurlardan biri de aydınlatmadır. Yanlış aydınlatma odanızı olduğundan küçük ve kasvetli gösterebilir. Doğru seçilmiş bir aydınlatma ise odanız küçük dahi olsa daha ferah gösterecek ve şık duracaktır. Tavanda duran büyük bir aydınlatma yerine yatak başlarında duran, nispeten daha hafif bir ışık sağlayan bir aydınlatmayı tercih edebilirsiniz böylelikle evinizin en çok zaman geçirilen odasında rahat bir ortam oluşturmuş olursunuz.

TTHE BEST BAR DESIGNS IN THE WORLD

İç Mekan Tasarımlarında Dünyanın En İyi Barları..

Dünyanın en iyi barlarından iç mekan ödülü kazananlar belli oldu.. Bar, sosyal amaç ile bir araya gelme yeri ve iş temasların oluşturulduğu resmi olamayan bir yerdir. Çoğunlukla kokteyllerin sunulmasından dolayı onları kokteyl barları olarak adlandırabiliriz. Günümüzde bar, alkollü ve alkolsüz içeceklerin sunulduğu her yeri, örneğin; diskoları, gece kulüplerini, pubları, kulüpleri ve restoranları içermektedir. iç mekan tasarımı oluşturma basit bir şey ama dengelemek için belirli faktörler vardır bazı sorulara cevap bulmalı- Ne barı nasıl bir konsepte sahip  yada  tarzı nasıl olacak? Nasıl hem dekoratif olarak hemde personelinin iş akışını aksatmadan bir düzen sağlayabilir?Bu sorulara cevap bulmasının yanısıra güvenlik düzenlemeleri bile nasıl dekoratif ve kullanışlı bir biçimde sağlanmalı.Sizler için araştırdık.

HR Giger Müzesi Bar, Gruyères, İsviçre

  Tasarım:  HR Giger

Bicycle Bar, Bucharest, Romania

Tasarım:  Open Space Tasarım

 

Joben Bistro, Cluj-Napoca, Romanya

Tasarım:  6 Sense

The Design Bar, Stockholm, Sweden

Tasarım: Jens Fager

 

Electric Bar, Paris, France

Tasarım: Mathieu Lehanneur

 

Blue Frog Lounge, Mumbai, India

Tasarım: Serie

Chocolate Bar, Opole, Poland

Tasarım:Bro.Kat.

 

Ozone Bar, Hong Kong, China

Tasarım: Wonderwall

 

Her Majesty’s Pleasure , Kanada + tongtong Amerika Barı

Tasting Room, İsrail Studio OPA Orta Doğu & Afrika Barı

Le Bar du Plaza Athenee, Fransa Joun Manku Avrupa Barı

The best designed restaurants which won awards in the world.

Ödül Kazanan Dünyanın En İyi Restaurant İç Mekan Tasarımları..

Dünyanın en iyi restoran iç mekan tasarımları belli oldu ve çoğu iç mekan ödülü kazandı.

İngilizce bir kelime olan “restaurant” Türkçe’de;İsim olarak kullanıldığında; “restoran, lokanta” anlamına gelmektedir. Restoranlarda açık büfe ve alakart sistemi olmak üzere farklı servis şekilleri kullanılabilmektedir.

Restaurantlarda Inanılmaz bir iç mekan tasarımı oluşturma basit bir şey gibi görünsede  dengelemek için önemli faktörler vardır. BoredPanda personal tarafından yapılan  dünyanın en iyi restaurantları seçimler de kriterler neye göre yapıldı sorusuna en iyi cevap.

İyi bir restoran için sadece iyi yiyecek ve içecekler yeterli olmayabilir. Ne restoranı, konsepti, tarzı nasıl olacak? Nasıl hem dekoratif olarak hem de personelinin iş akışını aksatmadan bir düzen sağlayabilir? Güvenlik düzenlemeleri bile dekoratif ve kullanışlı bir biçimde nasıl  sağlanmalı. (Yenilenmiş bir kilisede Jane Restaurant, Antwerp, Belçika)


Tasarım:  Piet Boon

What Happens When Restaurant, New York, USA

Tasarım: Elle Kunnos de Voss of the Metrics

Ammo Restaurant, Hong Kong, China

Bangalore Express Restaurant, London, Great Britain

Tasarım: Joyce Wang

Le Pain Frances Restaurant, Gothenburg, Sweden

Tasarım: Sanjay Puri Architects

Pakta Restaurant, Barcelona, Spain

Tasarım: El Equipo Creativo